kayıp | hunhan

KAYIP

Sehun elini tuttuğu küçük çocuğa baktı. Kahverengi saçları yavaştan uzamaya başlamış ve rüzgarda dalgalanıyordu. Kendi teniyle uyumlu beyaz teninde çocukluğun verdiği bir yumuşaklık vardı. Küçük, kırmızı dudakları, her zaman sulu gözleri ve minik fındık burnu ile kesinlikle çok güzeldi.

Bahçeye çıktıklarında diğerlerininde yanlarındaki küçükler ile oynadığını gördü. Küçük, aralarına katılamayan kardeşine üzülsede yap-boz panosunu görünce heyecanla zıplamaya başladı.

"Hunnie, onu yapalım. Beni sırtına al." Sehun onun bu haline güldükten sonra önüne eğildi. Küçük bacakların omzundan sarktığını görünce elleri işe bacakları tutarak ayağa kalktı. Küçük çocuk buna sevinç çığlıkları atarken Lay sevgilisinin kolları arasında onlara bağırdı.

"Sehun-ah, dikkat et düşürme. Luhan'ın ceketi nerde? Yine terleyip hasta olacak!"

"Endişelenme, sırtına bez koydum, ayrıca ceketi giymemek için ağlayınca kıyamadım." Sehun cevapladıktan sonra panonun önüne gitti.

Luhan el çırpıp puzzle parçalarını kendine çekmeye başladı. Üzerindeki resimlere hiç bakmadan ters bir şekilde dizmeye başladı. Sehun buna alışsa bile her gördüğünde şaşırmadan yapamıyordu. Luhan ise gülerek işini yapmaya devam ediyordu.

Kısa süre sonra puzzle bitmek üzereyken havada kalan parçalar ile herkes onlara döndü. Luhan ise endişeli bir şekilde çevresine bakınıyordu.

"Hannie, neyin var?" Sehun endişe ile sorarken herkes başlarına toplanmıştı.

"Minnie, Minnie ağlıyor, kardeşim ağlıyor!"

"Hayır ağlamıyor, sen yanlış duyuyorsun. Ses yok Luhan." Sehun miniği sakinleştirmek için omzundan indirerek kıcağına aldı ve sarıldı.

"Onun yanına gidelim, beni kardeşime götür Hunnie." Sehun başını sallayatak binaya doğru yürümeye başladı.

İçeri girdiğinde her yer aydınlıktı ve Sehun çıkmadan önce sadece duvardaki aydınlatmaları açık bıraktığına emindi. Hızlı adımlarla odaya gitmeye başladığında koridorda ayak kendilerine ait ayak sesleri yankılanıyordu. Odanın önüne geldiğinde derin bir nefes aldı ve kapının kolunu yavaşça indirdi. Belki bunların hepsi bir yanılmaydı ve Xiumin içeride mışıl mışıl uyuyordu.

İçeri girdiklerinde Luhan çığlık atarak ağlamaya başlamıştı ve diğerleri sorumlu olduğu çocukları çıkarırken Lay ve Suho Luhan'ı sakinleştirmek için Sehun'a yardım ediyordu. Luhan ise çığlıklar atarak ağlıyordu. Sehun bunu gördükçe içinden bir parça kopuyor ve ölmek istiyordu. Ölmek ve Luhan'ın acı çekmediğini görmek.

~~Eveeeetttt, bir hikaye ile bir daha karşınızdayım. Bu hikayeyi gördüğüm rüyadan esinlenerek yazıyorum. Innocent and Naughty nasıl kurtadam temalı bir hikaye ise bu da özel güçler ve ölümsüzlük ile ilgili bir hikaye. Yine büyük olan Sehun ve bu sefer Luhan'ın karşısına küçük yaştan çıkıyor. ^^ Bu hikayede smut olacağını pek sanmıyorum, smut sevmeyenler rahatlıkla okuyabilirsiniz. Çoklu çiftlerde yok. Bildiğiniz gibi Innocent and Naughty HunHan olduğu gibi son bölümde karşınıza KaiLu çıktı. Bunda öyle olmayacak. Endişeye gerek yok. ^^ sadece HunHan... ^^ Immm, umarım bu hikayemide beğenirsiniz. ^^~~