Karne Günü

7 1 0
                                    

sabah babaannemin yumuşak sesiyle uyanmadım tabiki de bunlar hep dizi veya hayaller de olur.peki nasıl uyandığımı biliyor musunuz?tabiki de bilmiyorsunuz çünkü ben söylemedim.evet çok zekiyim dimi?bende öyle düşünmüştüm.tamam tamam kızmayın söylüyorum.şuan sırıl sıklam yatağım da yatıyorum.evet doğru tahmin ettiniz.babaannem beni uyandırmak için her sabah bir kova buzlu suyu üstüme boşaltarak uyandırdı.ne iyi babaanne dimi?

niye okula gitmiyorum diye sorarsanız çünkü bugün okulun en berbat günü olan karne günü.karne günü olduğu için de okula biraz geç gidiliyor.

dışarı da bulutlar bile ağlıyor.ben yağmur yağdığı zaman hep huysuz olurum.kitaplarda ki gibi yağmuru seven kızlardan değilimdir.ben daha çok güneşin tenime değdiği zamanı severim.o zaman bana sıcak bir güven verir.

tıpkı annem ve babam gibi.onları beş yıl önce abimle beraber trafik kazasın da kaybettik.iki yıl boyunca kendime gelemedim.derslerim daha da kötüleşti (zaten kötüydü :D).

bunları kafamdan atıp ne giyeceğime karar vermeye başladım.siyah bir sporcu atleti ve onun üstüne beyaz gömleğimi geçirip önünü bağladım.altına ise siyah bir tayt giydim.

aşağıya indiğim de babaannemin yerine bir not vardı.not da:

canım torunum kahvaltı hazır.ben halime teyzenlere gidiyorum (sıla'nın annesi).kahvaltı bittiğin de sofrayı toplamazsan seni oklavayla döverim.seni seviyorum.

bir tanecik babaannen...

halis mulis kokunun gelmesiyle mutfağa ışınlanmam bir oldu.tabiki de gece babaanneme yalvararak yaptırdığım o eşsiz o muhteşem böreklerden vardı.bir hışımla masaya oturdum ve bilmediğim ama çok kısa süren bir zaman dilimin de böreklerin hepsini bitirmiştim.

size söyledim mi bilmiyorum ama benim özelliklerimden de biri olan her kızın nefret ettiği açlık sorunum var.bunlardan birini söylersem,bir günde en az üç tane karam yemezsem sinir krizine girebiliyorum.

hemen buz dolabından soğuk karamı aldım.bir taraftan yerken diğer taraftan da bulaşıkları yıkıyordum.işim bittiğin de direk beyaz nike ayakkabımı ve elmas taşlı çantamı alıp kendimi dışarı attım (kendimi nasıl dışarı atabilirim ki espriyi anladınız mı? :D)

sılayla adanın evine doğru doğru yürümeye başladım.sılayla ada kardeş.ada babasına sıla da annesine benziyor.

kapının önüne geldiğim de kapıyı çalmamla açılması bir oldu.adanın rimel gözyaşlarını gördüğüm anda ne olduğunu anladım.yine ege ile kavga etmişler.bu sefer ki hepsinden daha kötü gibi gözüküyordu.

hemen onu alıp sılanın odasına çıkardım.askılı mavi bir elbise aldım ve adaya gözlerimle banyoyu gösterdim.o da gözünü devirip tamam dercesine kafasını salladı.

giyindikten sonra adaya mavi eyeliner ve mavi rimel sürdüm.ardından toz pembe ruju ona uzattım.ruju sürdüğün de sıla da hazırdı.o ise siyah eyeliner ve siyah rimel sürmüş dudaklarına ise nar kırmızısı bir ruj sürmüştü.yan kollu kırmızı bir elbise giymiş.ayağına ise beyaz sandeletlerini giymişti.

hepimiz hazır olduğumuz da metenin evine doğru yola koyulduk.tabiki grubumuzun aynı zaman da metenin kardeşi olan selini de alıcaktık.selin grubumuzun komik kızıydı.belki bugün biraz morelimizi düzeltebilirdi.

onların evinin önüne geldiğimiz de bizi bekleyen mete ve selini gördük.yine her zaman ki gibi mete selini sinir ediyordu.

selinin üstünde bazı siyah yazıları olan beyaz bir tişört altına da siyah kısa kot giymişti.saçını da topuz yapmıştı.mete ise siyah pantolon ve beyaz tişörtün üstüne de siyah gömlek giymişti.gözüne de siyah gözlüğünü takmıştı.

herkes metenin arabasına bindi.tabiki de ben öne geçmiştim.arkada kızları sıkış sıkış görmek çok eğlenceliydi.

okula vardığımız da okulun sürtüğüyle karşılaşmıştım.karşılaşmamla morersizlik yerine sinir gelmişti.

SU-okulumuzun eziği de gelmiş bakıyorum.

DERİN-okulumuzun sürtüğü benden önce davranmış.

suyun yanımdan sinirle geçmesini görünce bir an kahkaha patlattım.gülmem bittiğinde ise iki çift gözle karşılaşmıştım ve buna şaşırmamıştım.bu demirdi.alaycı bakışlarıyla bana bakıyordu.sonra da gülüp önüne döndü.

bu çocuğa gerçekten sinir oluyordum.aslında bize bir zararları yoktu ama bizden daha ezik olanlara çok kötü davranmaları beni çileden çıkartıyordu.tabiki de bu konuşmanın ilk başlangıcında "kötü davranmadılar da" yer almıyor çünkü her fırsatta beni rezil ediyordu.

hemen sınıfıma yöneldim.orada arkadaşlarımla biraz fotoğraf çekildikten sonra bahçeye sıraya indik.müdür biraz konuştuktan sonra dikkatimi çeken bir şey söyledi.bu sene en sonun da bir yaz kampı olacağından bahsediyordu.hemen kızlarla ufacık bir çığlık attık.

karneler verildikten sonra bizim gruba tek başıma yürümek istediğimi ve bensiz gitmelerini söyledim.zaten ben söyleyeceğim sıra onlar gidiyordu.

hemen koşarak karşıdaki bakkaldan bir karam aldım.tam o eşsiz anları yaşıyordum ki bir hödüğe çarptım ve yere düştüm.ben karamımı sonra hallederim dedikten sonra demire korku dolu bakışlarımı yolladım.

DEMİR-ooo karamcımız da gelmiş bakıyorum.

DERİN-ne istiyorsun?

DEMİR-eğer o karamdan ilk ben sonra sen bir ısırık alırsan sana birşey yapmam.

DERİN- senden nefret ediyorum pis sapık ama birşey yapmazsan son çağre olarak bana da kabul etmek kalır.

karamı açtım ve ona uzattım.o da hemen karamdan bir ısırık aldı.ondan sonra bende aynı şekilde yaptıktan sonra:

DEMİR-inşallah ilk öpücüğün değildir çünkü bunu öpüştük diye sayıyorum.

DERİN-pislik ama ben saymıyorum!

hemen eve geçtim.babaannem evdeydi.oturma odasında oturuyordu.babaanneme "merhaba" dedikten sonra odama çıktım.

hemen pandalı pijamalarımı giydim.bugün baya yorgundum.erken yatıyordum.aslında erken değildi ama geçte değildi.ama benim uykum gelmişti ve ben iflasss...


MEDYA DA DERİN VAR.

ARKADAŞLAR BÖLÜM GÜZELMİYDİ?VOTE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM.

Günlerden AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin