Fırtınanın şiddeti ne olursa olsun;
martı sevdiği denizden asla vazgeçmez.****
Herkes bir şeyler isteyerek yaşar hayatını. Belki küçücük bi sevgi,aşk belki kocaman bir ev,araba.. Sevgiyi elde etmek daha kolay gözükse de değil işte. Evi paranla alırsın; bugün alamazsan yarın alırsın. Sevgi öyle mi? Sevgiyi bi yerde kaybettin mi geri yeşermiyor o solmuş bağları.. Yada yeniden eski gürlüğünde olmuyor. Olsaydı da eski gürlüğünde olmasaydı, ona da razıyım. Sadece gelip içimde bi yerlerde hala bizim için umudum var deseydi. Hatta biraz zaman isteseydi, aylar senin olsun Karlosum derdim. Ama o sadece susmayı seçti. Sorduğum zaman ya geçiştirdi, ya sustu. Bağır, kavgalar edelim ama susma geçiştirme..
Aldım elime telefonu tüm cesaretimle mesaj attım Karlosuma. "Buluşabilir miyiz? Sadece senle.." beklemeye başladım. Ekranı kapatmadan.. Gördü.. Hala bekliyorum hadi lütfen.. Çıktı.. "Ben sahilde her zamanki yerimizde beklerim seni gelirsin belki görüşürüz, iyi bak kendine.." yazdım gördü.. gelir belki hı Yaren. Bakalım yaşayalım görelim..
Gittim her zamanki yerimize oturdum taşlarımızın üstüne..
FLASHBACK
"Yaren! Dur kız düşeceksin. Otur bak kurban olduğum bir şey olacak diye ödüm kopuyor!"
"Olmaz bi şey Karlosum sen elimi çekip dengemi bozma yeter"
"Bi daha söyle bakıyım"
"Hı?"
"Karlosum de bi daha ne güzel diyorsun sen öyle"
"Ama şimdi öyle bi anda- dur dur diyorum :) Karlosum"
"Bi daha"
"Ya Karlos sen de illa sulanacaks- Ayy! Napıyorsun ya her geçen bize bakıyor"
"Ne var sevgilim ayaktaydı yamacıma aldım"
"Sevgilin sana kurban olur"
"Ben ondan bi duduş alıyım o zaman :)"
"Al o zaman :)"******
Ben susayım bu taşlar konuşsun valla. Ne güzel anlatırlar bizi. Bi saniye gözlerim doldu şimdi Karlosum gelirse böyle görmesin beni. Sildim gözlerimi. Beklemeye devam ederken iki tane pamuk şeker aldım.. Biri bana biri gelirse karlosuma.. Yemedim tabi birlikte yeriz..
FLASHBACK
"Ne saklıyorsun sen arkanda? Karlos göster."
"Göstericem tamam kapat sen gözlerini"
"Valla bi gittin bekle dedin ne o merak ediyorum"
"Aç demeden açma.. Aç..
"Ayy! Sen bize pamuk şeker mi aldın?:) Karlos, çok seviyorum ya ben pamuk şekeri. Sorsana bana ben mi pamuk şeker mi diye?"
"Ben mi pamuk şeker mi?"
"O nasıl soru tabi sen Karlosum tabi sen"
"Sende sor sor diyorsun sonra tabi sen diyorsun bildiğim şeyleri duyup duruyorum burda"
"Yaahahahağahağ :)"******
Hadi gel Karlos yoksa ben burda şu güzel hatıralarımızın içinde boğulup gidicem. Pamuk şekerleri arkama sakladım gelme ihtimalinden dolayı. Bi sağa bakıyorum bi sola ne taraftan geliceksin acaba?
Eğer şimdi ölmezsem bana bi daha bir şey olmaz herhalde. Kalbim ne kadar hızlı atıyor, yerinden çıkıp sol taraftan görünen Karlosumun kalbiyle birleşmek istercesine. Allahım o nasıl güzel yürümektir. Gözlüğüne kurban olurum ben senin. Ayaklandım taşların üstünde. "Karloos!!" Gel Karlos gel bu sana kaçıncı haykırışım sayamadım. Peki sen kaçını duydun azdır belki sayabilmişsindir. Söyle sevdiğim..
Geldi yanıma durdu. İndim taşlardan, pamuk şekerlerinin çubuklarını elime saplarcasına sıkarak. "G-g-geldin.." "Geldim" Hoşgeldin canımı verdiğim, hoşgeldin nefesim, hoşgeldin Yareninin yanına.. Saate baktım.. "38 saattir eve gelmedin de nereye gitmiştin?" "Ceren'de kaldım." "Hıhı... Üstün açık kalmadı dimi uyurken sen hasta oluyorsun hemen bi üstüne esince?" "Ceren örtmüştür. Bilmiyorum." "Hıhı... Ceren o dimi?" "Evet."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çok Sevme [Kar&Yar]
FanficKarlosum, tek sevdiğim, burdan sana sesleniyorum. Şuan nerdesin bilmiyorum ama içinde bi yerlerde bu seslenişlerimi duy, hisset. Lütfen. Çok ihtiyacım var. Yareninin sana çok ihtiyacı var karlos çok ihtiyacı var. Gel de bi sarıp sarmala Yarenini. Ol...