BURAK
İki gün önce Mete ile gece kulübüne gitmiştik kafa dağıtmak için, ama kafa dağıtmak yerine Mete bey benim kafamı duvarlara vurup patlatmamı sağlamaya neden olacak birşey yapmıştı.
İki gün önce gündüz vakti Brezilya sokaklarında dolaşırken bir kız ile çarpıştığını ve ona deli gibi tutulduğunu söyledi. Kızla çarpmış sonra da kızı bir kafeye kahve içmeye davet etmiş ve tüm günü beraber geçirmişler ve kızı o gün gideceğimiz gece kulübüne davet etmiş buraya kadar herşey iyi güzel hoş ama burdan sonrası benim için tam bir facia olmuştu.
Gece kulübüne gidip tam iki saat o kızı beklemiştik. Saatler hızla akıp giderken, biz de ufak ufak içkilerimiz içmeye başladık. Tam 3 saat kulüpde Mete ile içki içip kızı bekledik, bu sırada tabi bizim küçük bey hafiften Çakır keyif olmuştu. Vel hasıl asıl konuya gelecek olursak kız yanında 3 tane erkekle mekana giriş yapıp hemen bizim masanın karşısında ki bir masaya oturup, yanındaki çoçuklar dan biri ile aşırı samimi hareketlerde bulununca bizim Mete bey hızla ayağa kalkıp kızın masasına gidip, yüksek sesle konuşarak; " Sara neden geleceğini haber vermedin tam 3 saatir seni burada bekliyorum." Dedi ve çok şükür kızın adını o zaman öğrenebildim.
Kız yani Sara şok olmuş bir şekilde ayağa kalkarak Bizimkine bağırmaya başladı. " Ben seninle daha bugün tanıştım, kahve teklifini sırf sana kabalık olmasın, kendini suçlu hissetme diye kabul ettim. Ne yani sende hemen seninle iletişim kurup gece kulübüne gelmemi mi bekledin. Cidden mi yani. Gerçekten şaka gibisin." dedi ve Mete ye omuz atarak yanından geçip gitti. Kızın arkadaşları ne olduğunu anlamadan bizim Mete nin üzerine yürümeye başlayınca bende abilik görevini yerine getirmek için olaya dahil oldum ve gece kulübünü bir birine kattık.
Güvenlikler tarafından yaka paça dışarı atılınca, üzerime binen tonluk sinir ile mecburen eve döndük. Tam bir kabus gecesiydi. Neyse ki karakolluk olmamıştık.
Bugün günlerden salı ayın ise on üçüydü yani evimize,İstanbula kesin dönüş yapacağımız gündü. Erkek adam heyecanlanırmı lan! Nedense ben heyecanlı hissediyordum. Tabi üç yıldır gitmediğim, görmediğim şehire gidiyordum normal tabi birazcık heyecan olması. Bakalım ben yokken neler değişmiş oralarda.
Ailemi ve arkadaşlarımı, istanbulu çok özlemiştim. Hele annem kokusu hâlâ yanımdaymışçaşına burnumda tütüyordu. Heyecandan kaynaklımıdır nedir sabaha kadar uyuyamamıştım. Şu an istanbul da saat 14:00'dı. Brezilya ve ıstanbul arasında tam 6 saat zaman farkı vardı. Şu an burda saat 19:00'dı. Sabaha kadar uyuyamadığım için valizlerimi hazırlamış ve geriye kalan işlerimi halletmiştim.Mete bey mi ahh o tam bir baş belası iki gündür depresyonda beyefendi. Gece kulübünde yaşadığımız olaydan sonra kendini odasına kapattı. Allahtan bugün gidiyoruz da zar zor da odasından çıkarabildik beyefendiyi.Bu çocuk ne zaman büyüyüp adam olacak gerçekten merak konusuydu. Gidip şuna baksam iyi olur umarım eşyalarını toplamıştır. Merdivenlerden çıkıp metenin odasının önünde durdum içeriden sesler geliyordu. Kapıyı çalmadan bodoslama odasına daldım.
"Oha abi ohaa kırsaydın kapıyı hulk gücümü var sende mübarek, napıyon sen yaa özel hayata saygı lütfen ya çıplak olsaydım çok ayıp kınıyorum seni! "
Ohoooo mete bey karı gibi cırlamaya başladıysa depresyondan çıkmış demektir."Kes lan! Kes, ne yapıyon hâlâ sen burada kalk hazırlan çabuk valizlerini de aşağıya indir on dakikaya evden ayrılacağız anca gideriz hava limanına birde seninle uğraşamam" diyip odama geçtim.
En iyisi evden çıkmadan kısa bir duş almaktı uzun ve yorucu bir yolculuk olacak çünkü. Odadaki banyoya girip Küveti ılık su ile doldurdum. Uzerimi çıkarıp kendimi ılık suyun içine bıraktım. Umarım istanbula döndüğüm zaman yüzünü dahi görmek istemediğim şahıslarla karşılaşmam ve onlarla aynı okulda olmam gerçi kendi lisemizde okuyacaktik onların orada okuyacağını pek sanmıyorum. O şerefsiz herifler çok belalı tiplerdir. Değil benim yanıma, tanıdıklarımın yanlarına yaklaşırlarsa onlara cehennem hayatı yaşatırım. Daha çok bilgisiz yeni yetme biriyken beni kandırıp uyuşturucu bağımlısı ve satıcısı yapmaya kalktılar. Babam daha da kötü şeyler olmaması için bizi brezilya ya göndermişti allahtan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UÇUK KAÇIK HAYATLAR
Teen FictionBurak," Neden bu kadar acı dolu bakıyor gözlerin, çokmu yaktılar canını." Diye sordu bana. Sessiz kaldım uzunca bir süre. Nasıl der ki bir insan; öldürdüler beni, diri diri yaktılar, yetmezmiş gibi çürümekte olan cesetime can verip hiç acımadan en s...