2

129 12 3
                                    

Genç adam telefonuna ard arda gelen bildirim sesleriyle gözlerini araladı.

Bilinmeyen Numara: Ash

Bilinmeyen Numara: Ashley?

Bilinmeyen Numara: Ashley!

Bilinmeyen Numara: Ashley.

Bilinmeyen Numara: A

Bilinmeyen Numara: S

Bilinmeyen Numara: H

Bilinmeyen Numara: L

Bilinmeyen Numara: E

Bilinmeyen Numara: Y

Bilinmeyen Numara: Ashley 4 dakika geçti ve sen gelmedin

Bilinmeyen Numara: Ve şimdi 5 dakika oldu

Bilinmeyen Numara: 6 olmadan gelebilir misin??

Bilinmeyen Numara: ASHLEY

Bilinmeyen Numara: Barıştığımızı sanmıştım ama demek ki sadece burada amele gibi dikileyim diye bana yalan söylemişsin

Bilinmeyen Numara: Çok sinirliyim 😡

Bilinmeyen Numara: Ve mutsuz ☹☹☹

Bilinmeyen Numara: Neden sana inandıysam..

Bilinmeyen Numara: Bekliyorum birkaç dakika daha

Bilinmeyen Numara: Eğer gelmezsen suratına bir daha bakacağımı sanmıyorum

Genç adamın kaşları çatıldı.

Ashley Benson onun çoğu kusurunu örtmüş ve ona iyi davranan insanlardan biriydi.

Dün gece gerçek kimliğini şu Hails denen kıza açıklamayarak büyük bir hata yapmıştı ve telafi etmesi gerekiyordu.

Ayağı kalkıp üstüne özenle geçen hafta almış olduğu kıyafetlerini geçirdi. Düşünmeye başladı.

Eğer o kızın yanına gidip Ashley'nin sabah işi olduğu için onu gönderdiğiyle ilgili küçük bir yalan uydursa belki de Ashley'nin üstündeki yükü hafifletebilirdi? Zaten zorundaydı.

Daha fazla gecikmek istemedi, kızın attığı mesajları hatırladı.

Bir şeyin anlaşılmaması için telefonunu sessize aldı, her zaman önlem alan zeki bir gençti Justin Drew Bieber.

Arabasına seri adımlarla ilerledi, normalin aksine.

Anahtarı soktuğunda karışık cd'sinden bir parça çalıyordu. 70, 80 ve 90ların şarkılarını dinlemeyi severdi. Tanılan eski şarkıları dinlemek her zaman birinci tercihiydi. Yeni zaman müzikleri ona fazla acemice gelirdi, birkaç hoşuna giden şarkıcılar dışında.

Güzel bir dönüş yaparak şarkıya eşlik etti.

I'm just a telephone call away
You can pick it up and call me any day
And Ima listen to all you got to say
Cause I'm the type of man that never turn a woman away

Biraz daha eşlik ettiğinde okula gelmişti. Eviyle olan arası uzak bir yer değildi.

Arabasını her yıl park ettiği, onun yeri olarak tarihe geçmiş yere tekrardan park etti.

Kapısını açıp yavaş hareketlerle arabasından indi. Arabasına yaslanıp Hails'i nerede bulabileceğini düşündü.

Eğer yüzünü bir kere görse bulması daha kolay olabilirdi, tabi her yerde kızın ismini bağırarak aramak istemiyorsa.

Whatsappa girip kişilere ekleden rehberine 'Hails' olarak kaydetti. Hakkında bildiği iki tane şey vardı. Lakabının veya isminin 'Hails' olması ve Ashley Benson'ın arkadaşı olmasıydı.

Sıkıntıyla nefesini verdi.

Umarım güzel bir yüzü yoktur diye düşünmeden edemedi. Ondan etkilenmezse her şey daha kolay ilerleyebilirdi.

Sabırla profil fotoğrafının yüklenmesini bekledi..

Güneş gözlüğünden dolayı tam bir karara varamadı ama nedensizce merak duygusu artmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Güneş gözlüğünden dolayı tam bir karara varamadı ama nedensizce merak duygusu artmıştı.

Son kez gözlerini fotoğrafın üzerinde gezdirip telefonunu cebine soktu.

Otoparktan çıkıp okulun bahçesine ilerlemeye karar verdi. Otoparkın çıkışında arkası dönük sarışın bir kızı fark etti.

Acaba Hails olabilir mi diye düşünmeden edemedi. Kıza doğru yavşça ilerlemeye başladı. Birkaç adım kala kız adım seslerini fark etmiş olacak ki arkasını döndü ve Justin Drew Bieber'la karşılaştı.

Şu yıllardır hoşlandığı çocuk.

Kız heyecanını belli etmek istemiyordu havalı tavırlarını devam ettirdi. Eliyle şapkasının önünü düzelterek Justin'e döndü.

"Selam, Ashley'i gördün mü?" sonlara doğru sesi kısılmıştı.

İlk kez gördüğü bu kıza samimi gülümsemesini gönderdi.

Hailey karşılaştığı gülümsemeyi hiç beklemiyordu. Justin her zaman gülen bir tip değildi. Onu havalı buluyordu ve küçük düşmemek için kendine içinden iltifatlar ederek özgüvenini arttırdı.

"Acelem var, cevap vermeyi bu sene düşünüyor musun?" dedi Hailey.

Justin kendine gelip yaptığı aptallığın farkına vardı. Hemen kendine gelip konuşmaya başladı.

"Ashley'nin sabah işi olduğundan dolayı seninle benim ilgilenmemi istedi."

Kız ilk başta inanmadı. Bu çocuğun onu tanıyor olması bile onu şaşırtmıştı. Dalga geçtiğini düşündü ama sonra Ashley'nin arkadaşı olduğunu ve böyle bir şeyin mümkün olabileceği aklına geldi.

"Aslında sorun yok, biz sonra aramızda bu konuyu halledebiliriz." Justin'in bakışları sertleşti. Ashley'e giderse o numaranın Justin'in olduğunu anlayacağını biliyordu. Rezil olmak istemezdi.

"Hadi ama bu şehirde buraları benden daha iyi tanıyacak birini bulamazsın. Bana katılsan yararına olur." Kız uzun süre düşündü en sonunda kabul etmeye karar verdi.

"Sen öyle diyorsan."

Müzik Çalar // jaileyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin