(Dilba)
"Senin yüzünden oldu. Bebeğimi daha kucağıma alamadan senin yüzünden onu kaybetim ben azat. Bana acımadın, beni sevmedin bari kendi öz çocuğunu sevseydin be adam. Hiç mi değer vermedin bana? Hiçmi sevmedin azat?"
Sesim bir fısıltıdan farksızdı. bağırnanında bir faydasının olmadığını 'azat yardım et! Kurtar bebeğimi azat ne olur.' diye avaz avaz bağırdığımda en acı şekilde öğrendim. Şuan ise hastane odasında ben hasta yatağında hissiz yatarken azat yatağın karşısındaki duvar dibine çökmüş başınıda ellerininin arasına almış bir çocuk gibi hüngür hüngür ağlıyordu. Ona acımalımıydım? ASLA! O benim bebeğimin katiliydi. O benim geleceğimin katiliydi.
"Yapma dilbam! Yapma! Canımı daha fazla yakma. Ben istermiydim öyle olmasını. Ben istermiydim ki kendi öz oğlumu kaybetmeyi. Yapma cennetim! Biliyorum suçluyum. Ama yüzüme vurupta yaramı daha fazla deşme be kadınım."
"Git!"
"Dilbam yapma kurbanın olayım beni kendinden mahrum etme. Affet demiyorum ama bırak yaralarını açtığım gibi yine ben sarayım gülüm."
"GİTTT!"
VE adam gitti kadın bitti...
İyi okumalar arkadaşlar. ☺
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUMA
Ficção Geralkısacık bir anda azat ağa ile göz göze geldik. mavi okyanusları beni sanki dibe çekmek ister gibi bakıyor. o kadar öfkeli bakıyorki beni öldürmek ister gibi. ama benim bir suçum yokki. hatta aralarında en masumu benim. ben istemedim kuma olmayı. ben...