Dengesiz Hergele

49 6 1
                                    

Irmak:

"Zeynep hadi kalk, Zeynep bir şeyler yapalım hadi bugün. Yatmak yok."

Zeynep kafasını kaldırıp bana baktıktan sonra beni de yatağa çekmişti.

"Ya kızım ne bir şeyler yapması, uyumak varken burada. Hadi bakayım sende uyu."

Zeynep'in kolları arasından kurtulmaya çalışırken olanca gücümle çaba sarf ediyordum.

"Zeynep daha nereye gideceğimizi bile duymadın ama?"

"Cennet bile olsa kalkamam şuracıktan."

"Peki lunapark olsa?" Dediğimde Zeynep'in gözler saniyesinde açılmıştı.

"Sen az önce lunapark mı dedin? Hani atlı karınca ve pamuk şeker diyarı olan lunaparkı mı kastettin?"

"Aynen öyle, pamuk şekerler de benden." Birkaç saniye içinde yataktan düşüp yere yapışmıştım.

Yuh resmen beni yataktan itti.

"Yavaş be kafamı çarptım."

"Bir şey olmaz merak etme ben hep çarpıyorum."

"İşte fark da bu, senin aksine ben beynimi kullanıyorum. Sen pek gereksinim duymuyorsun."

"Sonuçta hala hayattayım." Diyerek dolabına yöneldiğinde gülmeye başlamıştım.

"Çünkü benimle arkadaşsın."

"Sen çok konuşma. Hem gidip kahvaltı hazırlayın siz Doruk'la hadi. Ben daha giyineceğim."

"Emir kipi ile konuşma benle! Aman neyse ben gidip Doruk'u uyandırayım bari."

Zaten canıma minnetti. Aceleyle odadan çıkıp doğruca Doruk'un yanına gitmiştim.

Yavaşça odasının kapısını açtım ve kapıyı ardımdan kapatıp yatakta öylece uzanan Doruk'a doğru yaklaşmaya başladım.

"Doruk uyan hadi, sevgili kardeşin acıkmış ve bizden kahvaltı istiyor."

Birkaç mırıldanmanın ardından yastığına daha sıkı sarılmıştı.

"Doruk beni duyuyor musun?"

Ona daha da yaklaştığımda aniden beni tutup yatağa çekmişti. Neredeyse ağzımdan çığlık kaçacaktı.

"Ne kahvaltısı ya, uyuyorum ben." Gözlerini yine kapadığında onu üstümden itmeye çalışmıştım.

"Tamam sen yine hobi olarak uyu ama şu an beni eziyorsun. Hee amacın beni öldürmekse az sonra bunu başaracaksın."

"Amacım sana sarılıp uyumak."

"Evde Zeynep olduğunu unutma."

"Eminim bizi böyle görse tuhaf karşılamaz."

"Sorun da bu zaten, ondan yeterince şey saklıyorum ve buna bir yenisini eklemek gibi bir niyetim de yok. Zaten bugün ona her şeyi anlatacağım."

Doruk aniden gözlerini açıp zor da olsa gözlerimin içine bakmıştı. Yalnız böyle bakınca içim böyle bir tuhaf oldu.

"Cidden anlatacak mısın?"

"Ondan saklamak yeterince zor."

"Ona ne diyeceksin peki? Biz abinle bir şeyler yaşıyoruz ama ikimiz de daha ne olduğunu bilmiyoruz mu?"

"Şu an hiç yardımcı olmuyorsun ama..."

"Ne yalan söyleyeyim şu haldeyken kendime de hiç yardımcı olmadığımı fark ettim." Dedi durduğumuz pozisyonu göstererek. Sinirle onu üstümden ittiğimde gülmeye başlamıştı.

Yıldızları SayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin