Life Swap//Min YOONGİ

~5~

Burnuma dolan hastahane kokusu ile yüzümü buruşturdum, kısık gözlerle odayı süzdüm ve kafamı tuttum.

Hafifçe inleyip elimi kafamdan çektim.
Kapı açılıp içeri doktorun girdiğini görünce gözlerimi tamamiyle açtım.

"Ah uyanmışsınız Bayan Lee, kendinizi nasıl hissediyorsunuz?"

"Ölü gibi." Dediğim şeyle doktor gülmüştü.

Bence pek gülünecek bir yanı yoktu ama neyse...

"Ben sevgilinizi çağırayım." Dediğinde doktora kocaman gözlerle baktım.
"O-o sevgilim değil."

"Ah peki."

Birkaç dakika sonra odaya giren Yoongi'ye baktım.

"Kendini nasıl hissediyorsun Kyung Rim?"

"Ölü gibi."

"Normalde de öylesin zaten, demek ki iyisin."

"Laf mı soktun sen bana?"

"Olabilir." Dediğinde dudak içimi dişledim. "Ben bayılalı dünya tersine mi döndü? Normalde tam tersi olurdu."

Kafasını olumsuz anlamda salladığında gülümsedim.

"Her neyse ne zaman çıkabiliriz?"

"İstersen hemen şimdi?"

Kafamı hızlıca salladım.

Yataktan kalkmama yardım etti ve kafasını kapıdan çıkarıp etrafta kimse var mı diye baktı.

"Ne yani kaçacak mıyız?" Diye fısıldadım.

"Tabiki." Deyip beni kolumdan çekiştirdi ve hızla asansöre bindirdi.

"Ya kafamı çok kötü çarptıysam ve hafızam gitmişse."

"Beni hatırlıyorsun ya o yeter." Dediği şey ikilemde kalmama sebep oluyordu.

Romantik ve bir o kadarda şifreli konuşuyordu.

Belki de romantik konuşmuyordu, sadece beynim öyle algılamak istiyordu.

Hafifçe kıkırdayıp "Eee sevgilim?" Dediğinde kocaman gözlerle ona baktım.

"Hı?"

"Doktor sana sevgilin olduğumu söylemiş, ve inkar etmişsin. Yerinde bir başkası olsaydı onaylayacağına yemin bile ederdim, ama sen değişiksin Kyung Rim, ve nedense bu benim hoşuma gidiyor."

Dediği şeylerin anlaşılması mı zordu? Yoksa ben mi anlayamıyordum bilmiyorum. Ama sanırsam iyi bir şey söylemişti.

"Senin gibi deliyle ne işim olur be benim!" Deyip duran asansörden indik.

Cebinden çıkardığı sigarasına baktım.

(Y/N Umarım şuan gördüğünüz şeyle ölmezsiniz. Unni umarım ölmezsin~)

Ona dönüp tuhafça baktım. "Sigara içtiğini bilmiyordum?!"

"Benim hakkında ne biliyorsun ki?"

Haklıydı onun hakkında ne biliyordum ki?

"Sanki sen benim hakkımda çok şey biliyorsun Min Yoongi." Deyip önünden geçtim.

Ağzındaki sigarasıyla "hah" dedi.

"Emin ol Lee Kyung Rim, senin hakkında,senin düşündüğünden daha çok şey biliyorum, mesela yanında sigara içilmesini sevmiyorsun." Dediği şeyle gözlerim büyümüştü. Ama çaktırmamaya çalışmıştım.

"O zaman sen neden içiyorsun?"

"Senin kurallarına uymak zorunda değilim çünkü."

"Sen bana uymuyorsan ben sana ayak uydururum." Deyip elindeki paketten bir tane sigara aldım.

"Ciddi misin?" Dediğinde ona döndüm.

Ağzındaki sigarayı aldım ve elimdekiyle beraber yandaki çöp kutusuna attım.

"Asıl sen ciddi misin?" Deyip yürümeye devam ettim.

"Her neyse bende paket var." Dediğinde güldüm. Paketi havada sallayarak "Bu paket mi?" Dedim.

Eminim ki şok olmuştu. Zavallı Yoongi. Çok dikkatsizdi.

"Beni şaşırtıyorsun Kyung Rim, ne o yoksa büyü yapmayı felan mı öğrendin?"

"Keşke öğrenip seni sonsuza kadar lanetlesem Yoongi ama maalesef hayır.
Sadece sen fazla dikkatsizsin."

Gülümsedi  ve önümüzdeki siyah arabanın kapsını açtı. "Hadi bin."

Arabaya bindiğimde kapıyı kapatıp, koltuğa oturdu.

"Umarım kaza felan yapmayız." Deyip göz devirdim. "O kadar kötü sürmüyorum."

"Sana güvenebilir miyim bilmiyorum?" Dediğimde "Neredeyse iki yıldır benimlesin, artık güvenmelisin." Deyip arabayı çalıştırdı.

***

Arabadan inip, kafamı tuttum. Birazcık sızlıyordu. Yüzümü buruşturup, Yoongi'nin anahtarı çıkarmasını bekledim.

"Nasıl aldın?" Dediğinde ona döndüm. "Anlamadım?"

"Paketi, sigara paketini nasıl aldın?"

"Fazla dikkatsizsin Yoongi, ben senden bir tane sigara aldığımda paketi çoktan ceketine koymuştun, benim elimdeki ise kenarda bulduğum boş bir paketti."

Alayla gülümsedi "Zeki kız."

"İltifat mı ettin sen?"

"Bilmem." Deyip içeri adımladı. Hemen arkasından girdiğim gibi önümdeki mermere takılmıştım.

Belimden tutup bana baktı. Ve yüzüme doğru eğildi.

"Acaba hangimiz dikkatsiziz? İki yıldır şuradaki mermeri bir türlü takılmadan geçemeyen sen mi? Yoksa bir kereliğine sigara paketinin boş olduğunu fark etmeyen ben mi?"