"Bazı anlar vardır zaman dışarda ,dünya dışarda. Sanki kendimizi dünyaya kapatmışız gibi. Sanki bütün kötü anılarım silinmiş sadece sen varmışsın gibi.."
"Bir gün sana doğru yola çıktım hava karlıymış , buzluymuş. Yürümeye başladım. Sadece gelip san...
Hazer kolundan tutan doktoru geri itti. Farahın kalbinin durduğunu söylüyorlardı her şeyden öte birde buna inanmasını. Farahın baş ucuna geldi Hazer.
-Nolur Farah nolur böyle gitme.Buz tutmuş kalbim ısınmaya başlamışken bırakma beni.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hazer başını Farahın göğsüne gömmüş ağlıyordu. Halen Farahın o çok sevdiği kokusu geliyordu burnuna. Hazer umudunu yitirdiği anda Farahın boynunda olan parmaklarının altında kıpırtı hissetti. Çok zayıf ve güçsüz bir kıpırdayıştı bu.
-Doktor, buraya bak nabzı atıyor
-Hazer bey siz üzüntüden öyle hissediyorsunuz
-Bana bak çabuk bir şeyler yap yaşıyor Farah
-Hemşire hanım hastayı tekrar monitöre bağlayın
Doktor ,Hazerin yanıldığından o kadar emindiki monitöre bakmamıştı ancak monitörden gelen ritim sesleri tüm gözleri Faraha döndürdü. Hazerin yalvarışlarımı yoksa Zoloy Ağanın sessiz yakarışımıdır bilinmez Farahı geri döndürmüştü.
-Yaşıyor mu Farah bir şey söyle doktor artık
-İnanılmaz. Karınız yaşıyor Hazer Bey.
Hazer o sevinçle yoğun bakım odasından çıktı. Dışarda herkes gelecek iyi bir haberi bekliyordu. Hazer Farahın iyileşeceği haberini verdiğinde yüzlerinde ki sevinç görülmeye değerdi.
Saatler sonra herkes biraz dinlenmek için bir taraflara dağılmıştı. Hazer ise camın önünden ayrılmıyordu. Farah uyandığında ilk onu görmesini istiyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Boran camın önünde bekleyen kardeşinin yanına gittiğinde elindeki çayı uzattı.
