4

65 15 1
                                    

"Bir sorun mu var Bay Hemmings?"

Luke kafasını duyduğu sinir bozucu sesle sıradan kaldırdı. Sesin sahibi Bayan Cloud'ı ortaokuldan beri tanırdı. Luke öğretmenlere kaba davranmamaya dikkat ederdi, lakin karşıdaki öğretmen Laura Cloud olunca işler değişiyordu.

Laura Cloud yirmili yaşlarında istemeyerek evlenmiş, tüm hayatını mutsuz geciren, içindeki öfkeyi öğrencilerine kusan ve kimse tarafından sevilmeyen yaşlı bir kadındı. Eskiden öğrencilerine sürekli şiddet uygulardı ve kimse buna karşı çıkmazdı ama Luke sağolsun artık sadece rencide ediyordu. Luke' un okulda tanınmasının en büyük nedeni buydu. Bayan Cloud'a karşı çıkan tek öğrenci...

"Üzgünüm Bayan Cloud, uykumu pek alamadım da.."

Her ne kadar Luke göremese de iki arka sıradaki Michael gülümsemişti.

"E tabi, sen böyle gelmeye alışık olmadığın için normal bunlar."

Ne kadar da klasik..

"E tabi, dersinizin sıkıcı olmasının da büyük bir payı var"
Ve sınıftan sessizce kahkahalar...

"Sen genç adam, çabuk dışarı çık."
Luke tam konuşacakken arkadan bir sesin duyulmasıyla cümlesini yuttu.

"Üzgünüm Bayan Cloud ama daha önce yalan söyleyenlere kızardınız. Şimdi ise doğruyu söyleyen birisi karşınızda ama yine sinirlisiniz. Biz size yaranamıyoruz."
Luke Michael'a baktığı sırada gözleri buluştu. Luke bunun çok klişe olduğunu düşünse de hoşuna gitmişti. Michael göz kırpınca yüzündeki gülümseme iki katına çıktı ve utançla başını öne eğdi.

Bu sefer sınıftaki kahkahalar daha çok yükselirken Bayan Cloud bunu böldü
"Yeter! Eğer dersimden memnun değilseniz kapı orada."
Sınıftaki gürültü kesildi.
"Peki o zaman," Michael çantasını omzuna alırken Luke da aynısını yapıyordu. Michael yeriden kalktığında Luke'un omzuna dokundu ve cümlesini bitirdi.
"hadi dostum, gidelim."
"Evet mükemmel fikir"

Ve kapıdan çıktılar...

"Mükemmeldik" kırmızı saçlı çocuk duvara yaslanırken konuştu. Luke'a baktığında daha önce üstünde görmediği ama ona yakışan bir gülümseme vardı.
"Ahh, evet kesinlikle öyleydik." mavi gözlü kırmızılıya baktığında ise daha önce kimsede görmediği bir bakış görmüştü.

Kısa bir sessizlik süresince Luke Michael'ı inceledi. Yeşil gözleri ve derin bakışları vardı. Boş baktıklarını düşünemiyordu. Kirpikleri çok tatlıydı. Burnu minikti ve yüzüne mükemmel uyum sağlıyordu. Saçları o kadar pofuduk gözüküyordu ki, bir an elini kaldırıp dokunmak istese de içindeki dürtüyü engelleyebildi. Ve dudakları... Dolgun ve kırmızıydı. Eğer kız olsaydı şuanda büyük ihtimalle onu öpüyor olurdu, ama kız değildi.

Michael'ın sevgilisi çok şanslı olmalıydı.

"Luke?"
Luke duyduğu sesle arkasına döndü ve gördüğü kişiye pek de şaşırmamıştı. Michael kızı görmesiyle yüzünü buruşturmuştu ve Luke Arzaylea'nın da Michael'a attığı bakışları farketmişti.   

Arz, Luke'un ilk sevgilisiydi. Okulun en sürtük insanıydı ve bu Luke'un popülaritesinin başka bir sebebiydi. En başta ikisi de birbirinden hoşlanıyor olsa da, daha sonrasında ikisi de bu özelliklerini kaybetmişti. Yine de Arzaylea popülerliğini korumak için, Luke ise hem cinsel ihtiyaçlarını gidermek, hem de okula geldiği zamanlar yabancılık çekmemek için onunla birlikteydi.

Tabii bu birliktelik ayda birkaç kereydi.

"Vay vay vay, kırmızı saçlı ucubemiz de buradaymış. Nasıl gidiyor Mike, sıkıcı ve sefil hayatın seni çok yoruyor mu?"
"Ahh sevgili Arzayılan, beni kendin ile bir tutmazsan sevinirim canım. Hem senin altında inlemen gereken kişiler yok mu?"
"Dostum, ağır ol lütfen."
Michael Luke'un sözleri üzerine kendini frenledi.
"Sen yanımdaki mavi gözlüye dua et"
Elindeki çantasını koluna takarken Luke'a döndü.
"Sonra görüşürüz." 
Luke eliyle işaret yaparken Arzaylea onun dudaklarını sömürmeye başlamıştı ve kendini ona doğru yaslıyordu.

Ama Luke'un aklı garip bir şekilde giden Michael'daydı.

Run Run Run // Muke ClemmingsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin