"Neden korkayım ki"derken biraz kafamı geri çekip onu baştan aşağı süzdüm."İndan gibi görünüyorsun"diyerek sözlerimi devam ettirdim.Ama içim onun ağaç lisesi kalas bölümü odun başkanı olarak görüyordu.Tabi bunları dile getirirsem 3 ay daha kestirme olurdu.Beni baştan aşagı-tıpkı yaptığım gibi-süzdü.
Yineşu tanıştığımızdan beri ün salmış soğuk ve sinirli bakışları beni buldu. "Sen mazoşist misin?"diye bildiğin içindeki dağ ayısı havasıyla kükredi. ""Ah tabiki hayır kim dayak yemeyi severkii"dedim ii leri niye uzattıysam.Tek kaşını kaldırdı "O zaman neden hala yanımdasın."sesi yüksek çıksada en azından kükremiyordu."Sana dayak yemeyi sevmediğimi zaten ima ettim.Ama tabiki bir sadistten korkuyorum gibi birşeyde söylemedim."dediğimde yine garip bir şekilde bana bakmayı sürdürüyordu.-sinirle-
"Ne var?Ne bakıyorsun?"dedim
"GİT" dedi.
"Ne"
"Sana git dedim yoksa elimden bir kaza çıkacak."dedi.Şöyle bir düşünürsekheyecan,macera oturup bekleyince gelmiyor değil mi?Okuduğum hikayeler,izlediğim filmler ... Hepsinde mantığın tam tersi yapıyorlardı.Tıpkı şimdi benim yaptığım gibi...
DENİZ...
"Sana git dedim yoksa elimden bir kaza çıkacak."dediğimde bir an durdu .Kısa bir düşünmeden sonra
"Hayr olmaz.Gidemem "dedi.Bu kız resmen benim sabrımı sınıyordu.Eğer anneme o "aptal" söz vermiş olmasaydım,bu kız şuan muhtemelen ağzı yüzü kan olmuş yerde yatıyor olurdu.bana resmen ZAVVALLI demişti.Bana demişti hemde.Sinirlerime hakim olmaya çalışarak ayağa kaltım ve ilerlemeye başladım.Arkamdan adım sesleri duydum ve yanımda belirdi.Yan yana yürüyorduk.Bu kız beni deli edecek.Durdum ama yüzüne bakmadım.Oysa durduğumu fark etmemiş yürüyordu, bir iki adım attı yanına bakıp beni göremeyince arkasını döndü. Yüz ifadesi görülmeye değerdi.Çok amaçok komikti.Biran gülme isteği gelsede onu bastırıp ciddiyetimi korudum.Yanıma gelip kaşlarını çatarak bana bakmaya başladı "Gitmiyor musun?"dedim.Birden gözleri parladı. O.Evet o gerçekten saftı.Fazlasıyla saf.Kafasını "hayır" anlamında bir sağa bir solasalladı.
"Sen başına belamı açmak istiyorsun?diye sordum.Verdiği cevap iyice şaşkınlık etkisi yarattı.Cevabı "evet"anlamında başını aşağı yukarı sallamak...
Hayır anlamıyorum bu kız .. salak mı yoksa taklit mi yapıyor? "Hayır salak değilim "dedi.Seslimi düşünmüştüm.Hiç farkında değilim. hayır sesli düşünmedim ya."Evet sesli düşünmedin."dediğinde gözlerim istem dışı açıldı.bu kız normal mi? "Evet normalim"dediğinde ise artık gözlerim pörtlemişti."Gözlerini pörtletme büyücü veya müneccim değilim sadece düşüncelerin bir kısmını duyuyorum."dedi sesini kısıp gizem katmaya çalışarak.Bu ne söylüyor diye düşünmeye korkuyordum ki
"Düşün düşün kendi beynin gibi rahat kullan." dedi bu kez sanırım deliriyorum. "Of saçamalma delirdiğin falan yok merak etme "dedi bu kez .Ona döndüm
"Sen kimsin??"dedim sesimi soğuk tutarak.
"Eğer dinleseydin anlardın.Ben Yeşim."
"Bunu nasıl yapıyorsun?"dedim aynı umursamazlıkla.
"Empati.Dur bir dakika sen anlamzsın boşver."dediğinde boş boş ona baktım.Sessizliği tabiki o yine bozdu.
"Evet bay sadist nereye gidiyoruz."dedi bu kez
"Sen gelmiyorsun "dedim dudaklarını büzdü.
"Neden ama ya off"dedi .Sonra ellerini birbirine bağlayıp çenesinin altına götürdü.
"Lütfen lütfen lütfen."demeye başladı.
"Olacaklardan sorumlu değilim."dedim.Başını hızla yukarı aşşağı salladı.Başımı önüme çevirip yürümeye başladım.Oda yanımda yürüyordu.Çok garip bir kızdı.Benden korkmadığını söylerken gayet ciddiydi.En ciddi anlarda bile saf saf konuşuyordu.Ayrıca yüzsüzdüde.Ona onca şeyy söyleyip kovduğuma rağmen hala peşimden geliyordu.kafamı dağıtmak amacıyla bara gidecektim.
Ve yanımda bu kızı taşıyordum.Yanımda benimle gelirken barın önüne geldiğimizde kapıdaki korumalar beni başıyla selamladılar.mekanıma girdim.Mekanım diyorum çünkü buranın en saygın ve en çok uğrayan kişisi şüphesiz bendim.İçeri geçtim,deri koltuklara baktım.Kimsenin oturmaya cesaret etmediği köşeme geçtim.Yanıma geçip oturdu.Ona döndüğümde her ne kadar rahat görünmeye çalışsada üzerinde yeni farkettiğim eteği çekiştiriyordu.Yüzünüburuşturup etrafı incelemeye başladı.O sırada garson gelmişti.
"Ne istersiniz Deniz Bey?"dediğinde bilekorkuyla önümde dikiliyordu.
yanımda adını dahi unuttuğum.. Sahi neydi Yelda mıydı?Neyse ona baktım.Hala etrafa bakıyordu.
"Bir bira birde portakal su-"derken sözümü kesti.
"2 bira"dedi.Ah inanmıyorum şimdide sarhoş olup başıma kalacaktı.Garson çoktan siparişi almış toz olmuştu.
"Daha önce hiç içtin mi?"dedim bana "şaka mısın?"der gibi bir bakış attı.Bu bakışıyla deneyimli alışık olacağını sanıyordum ki söyledikleriyle bu fikri çöpe attım.
"Tabiki içmedim ama ne demişler herşeyin bir ilki vardır."dedikten sonra başını dans eden çiftlere bakmak için kaldırdı.Bir an daldığını anlamıştım.Garson siparişleri getirdiğinde başını masaya çevirdi.Sırıtıyordu,bardağı eline aldı.Önce bir kokladıyüzünü buruşturdu.Tadına baktığındaysa bir "IYK" nidası yükseldi.Yüzünü iyice burusturmuştu.Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.
Bir süre sonra alışmıstı.Pardon alıştı dedim bu 5. bardağıydı.İyice sarhoşluğa doğru gidiyordu.Karşımızda oturan iki serseri Yeşim in bacaklarını edepsizce süzüyorlardı.Adını sorasanız şükürler olsun aklımda kalmıştı sarhoşken bana kendini tanıttıda -sadece isim bakımndan-.Ona döndüğümde içmeye devam ediyordu.Eteği toplanmış ve bunun farkında bile değildi.Serseriler gelip masada durdu.
"Deniz bir gecelik ödünç verir misin?"derken parmağıyla Yeşimi gösterdi.Yeşimse bakışlarını bana dikmiş merakla cevabımı bekliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Nefeste Sen
RomanceAlacağım her nefeste olabilir miydi? Ya da ben onun varlığında nefes almaya devam edebilir miydim? Aşk herşeydir derler peki aldığım nefes olabilir miydi? *** Bir karar vermiştim ya da üç aylık hayat felsefesi demek daha doğru olurdu. 1-Korkma 2-Çe...