Loncada sıradan bir gün. Aniden Master Makarov bizi göreve çağırana dek. Ben, Natsu, Erza ve Gray. Usta'nın odasına geçtik.
"Bugün size çok gizli ve önemli bir görev vereceğim. Görev ise verdiğim adrese gidin." Sesini alçalttı. "Daha detaylı anlatamam yoksa örgüt bana çok kötü şeyler yaptırabilir. Sizin dışınızda kimse bilmemeli. Detayları o bina da anlatacaklar. Gizli kelime..." öksürdü ve daha da kısık konuştu. "İtanimulli." Ses tonunu normale çevirdi. "Kesinlikle harfi harfine aynısını söyleyin."
"İtalililulilu. Tamam usta o iş ben de." Dedi Natsu.
"Natsu sen sakın orada ağzını açayım deme. İşin ciddiyetini ben çok iyi anladım." Dedi Erza.
"Neyse, oraya trenle kesinlikle gidemezsiniz. Özel bir araç gelecek ve onda gideceksiniz. Merak etme Natsu, mide bulantısı asla yapmaz. Az sonra araç gelir. İşte en önemli kısım da burası. Kesinlikle görevi harika yapmalısınız. Size güveniyorum zaten. Natsu kimlere tek atmış kişi. Eğer görevi başaramazsanız ölürsünüz. Arkadaşlarım için-pup falan alırız yine yaşarız falan düşünmeyin bu iş Acno işi falan gibi değil. Şimdi Lucy elinde tuttuğun adrese git, araba oraya gelir zaten." Dedi. Biz de çıktık.
"Eh, gidelim." Dedim ve adrese doğru yürüdük. Vardığımızdan 30 saniye sonra siyah bir araba geldi. Hepimiz içeriye bindik. Arabanın içinden dışarıyı hiç bir türlü göremiyoruz. Saatleri sayamadım ama uzun bir süre sonra vardır. Yerden bir bina çıktı ve hepimiz oranın içine girdik.
"Şifre?"
"İtanimulli." Dedim.
"Sizi çok kudretli efendimizin kızıyla tanıştıracağım." Dedi ve bir odaya soktu. Ne oda ama. Şimdi bizim loncanın bi 10 katı falandır. Belki de daha fazla. Orda bir tane sarışın bir kız gördüm. Böyle robota falan benziyor. İlginç ama insanları dış görünüşüne göre yargılamamalıyım eminim ki iyi bir kızdır.
"Şimdi ne yapmamız gerek?" Diye sordu Gray o adama.
"Çekimlerinde ve işlerinde yardımcı olun. Çok fanları var ve şu an biraz riskte." dedi ve gitti.
"Bence kötü biri değil." yanına gittim. "Merhaba."
"Im Poppy."
"Im Lucy Heartfilia."
"Yandım kesecekler beni benim İngilizcem yok." dedi Natsu.
"Şu an İlkokul İngilizcesi konuştu Natsu." dedi Gray
"Buz Beyin biz okula mı gittik?"
"Natsu alt tarafı 'Ben Poppy' dedi. Poppy adı olmalı." dedim.
"I Natsu Fire Ejderi."
"Sen konuşma..." dedi Gray.
"Çeviremedin mi? Bir de bana artistlik yapıyor."
"Olum Fire Ejderi nedir?"
"Ateş Ejderi demek buz beyin."
"Harbi senle konuşan kanser olur. Nasıl bir geri İngilizcen var çözemedim."
"Kesin ikinizde." dedi Erza ve sustular. Poppy'nin yanına yaklaşıp. "Bir isteğin var mı?" diye İngilizce sordu.
"Im Poppy."
"Sanırım ünlü biri olduğun için çekim yapmalıyız." dedim.
"Im Poppy."
"Kızın dediklerini çok iyi anlıyorum."
"Çünkü hep aynı şeyleri diyor Natsu." dedim.
"Im Poppy." Odaya o adam girdi.
"Hadi sallanmayın da video çekin yoksa sizi sallarım. Nereye olduğunu düşünmeyin bence." dedi ve gitti.
"Ne hakkında çekelim Poppy?" diye sordum.
"Im Poppy."
Gray o sırada Youtube hesabına girip videoları inceledi.
"Videoların çoğunda 'Im Poppy' diyor."
Eh, biz de kameraları falan getirdik. Ben Poppy'i süsledim. Gray mikt