Lanet olsun!!! Ben tam bir salağım, aptalım, şizofren ve aynı zamanda sipastik bir kızım.Ne bok vardı da Emma'nın sözünü dinledim ki? Çok salak bir arkadaşa sahibim.Tam bir malım.Yok ciddi ciddi ben bir MALIM.Şimdi ben ve benim bu salak arkadaşım saçma sapan dövüşlerin yapıldığı, hani şu yer altında olan ter, rutubet ve kurumuş kan kokan olan bir yerde saçma sapan kavgaları izliyoruz.Neymiş efendim; Emma hanımın sevgilisi burda olacakmış.Pardon 3 günlük bir sevgilisi.Buarada arada ben Marie Stewart.19 yaşında, uzun kahverengi saçlara, yeşilin tüm tonlarını barındıran yemyeşil gözlere, uzun ve ince bir yapıya, VS meleklerine taş çıkartacak bir inceliğe sahibim.Ben diğer kızların aksine kendimi beğenirim, överim ve bazen aşırı ukala olabilirim.Şimdi ise benim salak arkadaşımla oturmuş, dövüşlerin başlamasını bekliyoruz.Buraya gelirken bembeyaz kısa elbisemin altına giydim süperge ayakkabılarla oturdum.Ama bu kadar kısa giydiğim için kendimi bir kere daha sövdüm.Çünkü buradaki tüm seyirci erkekler bana bakıp sanki bunun burda ne işi var der gibi bakışlar atıp atıp duruyorlar.Ayrıca burdaki herkes sanki anlaşmalı gibi simsiyah giymiş, nerdeyse her erkeğin kucağında bir kız oturuyordu.Bu iğrenç ben asla öyle birşey yapamazdım.Ayrıca da yapmam.Ve Emma gibi salak bir kızın sözüne nasıl kararım inanın bilmiyorum.Neyse bir yola çıktık ve devam etmeliyiz.
Ringe ilk olarak sarı saçları olan benim gibi yeşil gözlü, ama aynı bir camış vücudu olan biri vardı ve bence çok iticiydi.Ayrıca etrafa bakıp bakıp gülüyor, aptal aptal sırıtıyordu.Bu çocuğu daha görür görmez kanım ısınmaması sanırım normal.Ve sanırım bu camış vücudu olanın karşısına gelen rakip ise onun aksine simsiyah asi bir şekilde dağınık duran, buz mavisi gözleri olan ve o camışı n sahip olduğu vücudun yarısına sahipti.Bu çocuk diğerinin aksine hic gülmüyor, aksine daha sert bakıp, kendini tehlikeli gösteriyor ve bence bunu başarıyordu.Çocuğun gözleri bütün salonu taradı ve en son benim oturduğum yerde gözleri takılı kaldı.Bana dik dik bakıp durdu ki bu hem çok hoş hem de çok tehlikeli duruyordu.Daha sonra kafasını aniden çevirdi ve maç başladı.Umarım mavi göz kazanır çünkü nedensiz yere onu tutuyorum...
**1saat sonra**
Tam dediğim gibi olmuş ve camış gibi olan çocuğu bizim mavi gözlü yarım saatte yerlebir etmişti. Maç artık bitmişti ama Emma gelcekmiş.Ya ben size diyorum bu kız aptal diye.Kuş beyinli beni hem getiriyor,hem de geri götürmüyor.Bu tam bir satıcılık düpedüz kandırmaca orospu kız ne olacak???Herneyse hemen eve gidip uyumak ve bu lanet günü unutup monoton hayatıma devam edeceğim.
Dışarı çıkmamla soğuk havanın üzerime sert bir rüzgar esmesiyle birdenbire irkildim.Sert rüzgar saçımı bir oyanan bir buyana savurup duruyordu, buna normalde çok gıcık olurdum ama şu anda nedense çok hoşuma gidiyor.Ben kapkaranlık gecede yavaşça ilerliyordum,ay ışığı vuran sokağı boydan boya inceleyip yavaş adımlarıma devam ettim.Ta ki bir kolun beni sıkıca kavrayıp bir ara sokağa çekene kadar, nefesimi tutmuş beni tutan çocuğa bakıyor ama gecenin alacakaranlığında pek bir şey secemedim.Çocuk bana yavaşça yaklaştı ve önce kulağıma nefesini yavaşça üfledi ve daha sonra bana "Seninle tanıştığıma memnun oldum bebeğim, bu yüzü sakın unutma, çünkü bundan sonra hep yanında olacağım.Ben Erik Night, sen benimsin masum bebek" dedi ve dudaklarını kulağımdan uzaklaştırıp bir iki saniye bana baktığında o masmavi gözleri tekrar gördüm.Aman tanrım!!!!!! Daha sonra adının Erik olduğunu öğrendiğim çocuk koşar adımlarla sokaktan çıkıp gitti ve tanrım o da neydi öyle??