~6~

5.5K 418 212
                                    

Ayakkabılarımı bağlamak için yere eğildiğimde duyduğum şeyle kafamı korku filmlerindeki gibi yavaşça Yoongi'ye çevirdim.

"Günaydın Kyung Rim."

O bana günaydın mı demişti? Yoksa ben hala rüya mı görüyordum?

"A-anlamadım." Dediğimde bana tuhafça baktı ve adımlarını yavaşça mutfağa yönlendirdi.

"Günaydının neresini anlamadın?"

Cidden neresini anlamamıştım?

"Ah şey-"

"Söylemedim say Kyung Rim." Deyip mutfak kapısına yaslandı ve beni izledi.

Dağılmış saçları, bol gri eşofmanı ve elindeki kahve ile uykudan yeni uyanmış bir adet Min Yoongi karşımda duruyordu.

Yutkunup ayakkabı bağlama işime geri döndüm.

Az önce gördüğüm Yoongi miydi?

Kafamı kaldırdığımda gözlerimiz buluşmuştu hemen kafamı yere sabitledim ve bağlanmış olan ayakkabı bacıklarıma baktım.

Tanrım! Neden bugün sersem gibiydim?!

Ayağı kalkıp üstümü düzelttim ve "Görüşürüz." Deyip evden çıktım.

Neden yanaklarım alev almışçasına yanıyordu?

Kesinlikle güneştendi, evet evet kesin güneştendi.

Yolda yürürken aklıma gelen Yoongi'yi silmeye çalışıyordum.

Neden böyle olmuştum şimdi?

"Young-Ra ile konuşa konuşa iyice çıldırdın bence sen." Diyen iç sesime onay verdim.

Hep o Yoongi- hayır Young-Ra ile konuşmam yüzünden olmuştu bunlar.

Kafamı iki yana sallayıp düşüncelerimden ayrıldım ve çoktan vardığım okulun bahçesini süzdüm.

"UNNİ!" Diye bir bağırma duyduğumda kafamı aşağı eğdim ve duymuyormuş gibi yaptım.

"UNNİ! KYUNG RİM UNNİ!" Kafamı duvarlara vurmak istiyordum.

Yavaşça sese doğru dönüp göz devirdim.

Bana el sallayıp koşarak yanıma gelen Young-Ra'ya baktım.

Önündeki taşa takılıp kendini toparladı ve yanıma geldi.

"Önüne bakmıyor musun sen?"

"Bana aldırma! Sakarlığım hep tutar. Nasılsın?"

"Seni görmeden önce iyiydim-"

"Ama beni görünce daha iyi oldun değil mi? Ah böyleyimdir işte hep mutlu ederim."

Gökyüzüne bakıp sabır dilendim. Tanrı beni büyük ihtimalle Young-Ra ile sınıyordu.

"Ne istiyorsun?" Dediğimde "Telefon numaranı versene." Demişti. Kocaman gözlerle ona bakıp "Evet vereyim sende her gün beni çıldırt." Dediğimde şaşkınca bana baktı.

"OMO! Yoksa seni sıkıyor muyum?"

Evet

"Evet."

"Söylemen yeterdi üzgünüm." Deyip yanımdan ayrıldığında ona baktım. Baştan beni sıkıyorsun desem gidecek miydi yani?

Derin bir nefes verip binaya girdim. O da diğerleri gibiydi. Gitmişti...

***
Çantamı sırtıma takıp sınıftan çıktım ve çıkmamla yerimde sıçramam bir olmuştu.

"Ne işin var senin burada?"

Life Swap//Min YOONGİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin