Bölüm geç geldiği için sorry canlarım. Aslında bölüm defterimde hazırdı yalnız yazmaya üşendim. Bende kurulu bir robot değilim siz ı harfini yazmak için parmağınızı bir saat i harfinin üzerinde tutmak nedir biliyor musunuz? Ben üşenmeden yazdım aslında üşenerek yazdım ama takmayın sonuçta yeni bölümünüz geldi no problem siz de bir zahmet okuyun. Size şimdiden iyi okumalar...
Multide: DorkiEve gidince yatağıma övgüler yağdırdım.
"Canım yatağım senin yerini kimse tutamaz." Tam uyuyordum ki telefon çaldı. Arayan Doruktu. Şaşırdık mı? Hayır. Aslında şaşırdık gece gece Doruk beni aramaz ki aslında normalde de aramaz. Telefonu açtım.
"Ne lan ne? uykum var kapa telefonu." Dedim.
"Relax sakin ol sadece seni kızdırmak için aradım."
"Sakin ol seni kızdırmak için aradım diyorsun bunu türkçe hocaları duysa seni linç ederler çelişkili cümle kurmaktan seni tutukluyorum(napiyim türkçeye takıntım var.) şimdi git uyu. Kapatmazsan inşallah seni türkçe hocaları linç eder,inşallah önemli sınavlarında ishal olursun da sıra beklemekten altına yaparsın,inşallah Aleyne TİLKİ müstakbel eşin olur. "
"Hop yavaş gel sonuncusu ağır oldu."
"Ayı,öküz,beyinsiz,su katılmamış odun kapat lan." Dedim ve kapattım. Sahi ben neden bunu daha önce düşünmedim ki? Siz de yürü gidin artık. On dakika sonra zil çaldı. 'Allahım azrailim mi geldi.' Kapıyı açtım dadadadan bana iğreniyle bakan Doruk. Ayy hiç kusura bakma Doruk makyajla felan yatmıyorum şuna bak ya bir de iğreniyle bakıyor hem suçlu hem güçlü. Hem insan bir korkar kaçar yani şahsen ben olsam tabanları yağlayıp üstüne bir taraflarıma motor takıp vınlardım.
"De git lo. Bu saatte burada ne işin var senin. Seni kovuyorum hadi bay bay." Kapıyı kapamaya çalıştığımda kapının arasına ayağını koydu ve kapamamı engelledi.
"Beni içeriye davet etmiyecek misin?"
"Haydaa çattık ya ben uyuyorum evine gitsene salak mısın ya bu saatte burada ne işin var."
"Hadi giyin çıkıyoruz."
"Ya ben uyuyacağım sen git yarın gel o zaman çıkarız okey.
"Okeyine başlatma git giyin ben seni içeride bekliyorum."
"Hııı sen bekle ben gelicem." Tabiki de gelmiyeceğim saçmalamayın sabaha kadar beklesin öküz. Hayallerimi gerçekleştirmeme çok az kaldı; telefonumla evlenip telefonumu yatağımla aldatmak. Evet biliyorum çok masumum. Sen mi masumsun bana uçak bile çarptı sayende hem de kapalı alanda nasıl bir hayal gücüdür anlamıyorum yani. Diyen Dürdaniye haklıydı. Amannn onu takan kim gitsin kendi kendini yesin kendine laf soksun.°•DORUK•°
Heyecandan yerimde duramıyordum. Acaba o da beni seviyor muydu? Ne tepki vericekti? Nehir'in gitmesinden yarım saat geçmişti. Neden gelmemişti? Acaba bir şey mi oldu. Kapıyı tıklatıp
"Nehir iyi misin?"
Ses yok.
"Nehir."
Ses yok
"Kapıyı açıyorum." Kapıyı açtığımda Nehir'i yatakta uyuyor vaziyette buldum. Ne yani ben yarım saattir boşuna mı bekliyordum.
"Nehir kalk."
"Seni döverim."
"Kalk."
"Git."
Uzun uğraşların sonunda Nehir'i yatağından ayırmayı başardım. Sanki yeşil çam filmi çekiyoruz arkadaş. Yatağına duygu dolusu sözcükler yağdırdı. Aşağıya indiğinde gülümsedim. Kısacık şortla gece gece üşümez miydi. Ya senin gece gece zaten burda ne işin var. Dedi Hatçe. Hatçe benim iç sesim herkesin iç sesi cinsiyetiyle aynı benimki kız yani böyle şans olur mu? Arabaya bindik ve sahile doğru yöneldik. İndiğimizde
"Ne işimiz var burada bu saatte."
"Sabret Nehir sabret." Deniz kenarına gittik ve onun ellerini tutarak gözlerine odaklandım.
"Nehir sana bir itirafta bulunmam gerek. Belki önceden fark etmişsindir. Sen tüm kızlardan farklısın seni gördüğüm zaman elim ayağıma karışıyor. Sana söylemek istediğim iki kelime var: seni-" diyordum ki lafımı böldü.
"Evet biliyorum sen beni seviyorsun." Dedi.
"Ama nasıl sen nerden biliryorsun."
"Bunu söylemek için başka zaman mı yoktu söyleyeceģin iki kelime yarın da söyleyebilirdin" diyerek tüm romantizmin içine etti. Bir sus be ne romantizmi ağzına bile yakışmıyor söylerken çarpılmışa benziyorsun neyden bahsediyorsun sen. Dedi Hatçe. Bir sussa olmuyor zaten illaha lafı sokacak bir taraflarıma bir daha konuşursan seni denize atarım. Sonra bana temsili olarak sarıldı ve arabaya binmek için arabaya yöneldi. Aslında beklediğim tepki bu değildi ama böylesi daha iyi oldu.°•NEHİR•°
Eve gittiğimde saatin kaç olduğuna aldırmadan Irmak'a mesaj attım.
Irmak ne oldu biliyor musun?Nerden biliyim kızım. Şu Türklerin huyu bir şeyi söylemeden biliyor musun?diye sorarlar sen söylemezsen nasıl bileyim.
Aaa bu kız bu saatte uyanık mıydı. Ben cevap vermez diye düşünüyordum.Doruk beni sevdiğini söyledi.
°•IRMAK•°
Mesaj geldiğinde telefonuma baktım. Ne böyle bir şey olmuş muydu? Doruk Nehir'i sevdiğini mi söylemişti? Evet Nehir'in Dorukta gözü olduğunu biliyordum ama Doruktan böyle bir şey beklemiyordum.Nehir sen iyi misin? Yine hayal dünyana mı kaptırdın yoksa kendini.
Aşk olsun Irmak ben sevilmeyecek bir kız mıyım? Ben zaten biliyordum sonunda benim olacağını.
Nehir sen ciddisin. Olanlara inanamıyorum.
Sonunda anlayabildin. Bu arada sen bu saatte neden uyanıksın.
Yabancı film izliyordum. Artık sus yat zıbar da ben filmimi izlemeye devam ediyim.
°•NEHİR•°
Okula büyük nir heyecenla gittim. En arka sıraya Doruk'un yanına oturdum.
"Günaydın." Dedi.
"Günaydın" dedim gözlerine bakmamaya çalışarak.Okuduğunuza göre bence yorum yazmanızda ve yıldızıma hafifçe dokunmanızda sakınca yok😂 kendinize iyi bakın sizleri seviyorum.SEVİLİYORSUNUZ...
VOTE+YORUM=İNANILMAZ MUTLULUK💗💗💗💗💗💗💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Allahım Kurtar Beni: Lise
Humor"Ayyy pardon canım ya bilerek oldu"dedi ağzını yaya yaya konuşarak. "yolarım lan seni.O çakma sarışın saçlarını teker teker yolarım"dememle birlikte sırtına atlamam bir oldu.Tabi onun vücudu buna dayanamayıp yere yıkıldı.Bende böylelikle daha kolay...