2~"Çikolata. Ye, iyi gelir."

2.9K 150 87
                                    

James gözlerini açtığında, diğer Çapulcuların çoktan uyandığını ve hazırlanırken bir şeyler konuştuğunu gördü. Gözlüğünü taktı ve yatakta doğruldu. "Hey, bensiz ne planlıyorsunuz?" dedi uyku mağruru sesiyle.

Sirius "Peter ile Balyumruk'a bir ziyaretin güzel olacağını düşündük." dedi ve göz kırparak güldü. Ancak sonradan somurtarak "Remus ise daha ilk günlerden başımıza iş almamamız gerektiğini söyledi." dedi.

James yüzündeki muzip gülümsemeyle "Bu harika bir fikir!" diye haykırınca, Remus başını onaylamaz bir biçimde iki yana salladı ve kitapları çantasına tıkıştırmaya devam etti.

James cüppesini üzerine geçirirken konuştu. "Geçen sene gittiğimizde o kadar çok şeker almıştık ki, Peter az kalsın şeker komasına girecekti. Hatırlıyor musunuz?" diye sordu heyecanla. Buna Remus bile güldü. O gün kesinlikle muhteşemdi. Tabi Peter'ın kusmasını saymazsak.

Nihayet hazırlanıp Gryffindor ortak salonuna indiklerinde, bir kalabalığın toplanmış olduğunu gördüler. James ve Sirius hemen neler olduğunu görmek için ön taraflara doğru yürüdüler, kalabalığı yararcasına. Gryffindor Quidditch takımının kaptanı Hannah, duyuru yapıyordu. James'i görünce "Ve sen," dedi onu parmağıyla gösterirken. "Sen de seçmelere katılacaksın."

James bunu bir hakaretmişcesine algılayıp "Seçmelere katılmama gerek olduğunu düşünmüyorum." dedi son derece kibirli bir biçimde. Kalabalığın çoğunluğu Potter'ın bu kibrine alışkın bir şekilde gözlerini devirdi. Hannah gayet sert bir sesle "Evet, katılacaksın." dedi ve James'in cevabını beklemeden ortak salondan çıktı.

James'in bozulması, Lily'nin hoşuna gitmiş olacak ki bıyık altından gülerek James'in sırtına babacan bir tavırla vurdu ve "Olsun Potter, bunlar da geçer." diyip gülerek uzaklaştı.

James olayın şokunu atlatmaya çalışırken Sirius'a umutla "Pati, Zambağım az önce benim sırtıma mı vurdu?" diye sordu yüzündeki aptal sırıtış eşliğinde.

Sirius sabır dilercesine yukarıya baktı ve "James, Merlin aşkına! Seninle dalga geçiyordu!" diye haykırdı. James'in yüzü düşünce Remus gülerek cebinden bir parça çikolata çıkarttı ve James'e uzattı. "Çikolata. Ye, iyi gelir."

******

Biçim değiştirme dersindeydiler. Ders Hufflepuff'la ortaktı. Jenny'nin bakışları sürekli Remus'u buluyordu. Ancak ona korkuyla bakmıyordu. Daha çok şefkat ve anlayış gibi iyi niyetli bakışlardı bunlar.

Remus başını önündeki bardaktan kaldırıp Jenny ile göz göze geldi. Jenny, Remus'a samimi bir şekilde gülümseyince, Remus da aynı şekilde karşıladı. Sirius bunu görüp bakışlarını muzipçe Remus'un üzerine dikince, Remus bakışlarını tekrar önündeki bardağa çevirdi.

Yanındaki James'e baktı. Bugün biraz durgun görünüyordu. Gözleri karşıdaki duvara dikilip kalmıştı. McGonagall onun bu halini fark edip "Bay Potter?" diye seslendi. Eline yaslamış olduğu başını yavaşça kaldırdı "Evet, Profesör?" dedi sakin bir sesle. McGonagall kaşlarını çatınca Sirius devreye girdi. "Bu sabaha biraz kötü başladı efendim."

Sabah ortak salonda olan Gryffindorlardan bir kıkırdaşma yükselince McGonagall gözlüğünü zarif bir hareketle geriye doğru ittirdi ve "Anlıyorum." diye mırıldanıp bu işin peşini bıraktı.

Ders nihayet sona erdiğinde, dörtlü bahçeye doğru yol aldılar. Sonbaharln gelmesi ile beraber hafif bulutlu ancak ılık hava vardı. Sirius, James'in kafasını dağıtmak için "Balyumruk planını ne zaman gerçekleştireceğiz?" diye sordu çimenliklerde yürürken.

ÇapulcularHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin