Gözlerini açtığında zifiri bir karanlığın içinde buldu kendini. Karanlıktan kendini bildi bileli nefret ederdi.
Deli gibi sağa sola çırpınmaya başladı. Eline çarpan kapı kolunu can havliyle hızlıca çevirdi. Kapı açılmasına rağmen hala karanlıktı. Bir çıkış yolu bulması lazımdı. Karanlık düşünmesine engel oluyordu. Hızlıca odaya adımını attı. İçeri girer girmez bir ışık huzmesi girdap halinde içine çekti onu..
Saat 6.30..
Alarm sesi onu bu kabusun içerisinden çekip çıkardı. Gözlerini yavaşça araladı. Penceresinden masmavi gökyüzünün ışıkları odasına doluyordu.
Bu rüyaları görmeye başladığından beri uyumadan önce perdelerini kapatmıyordu eskisi gibi.
Sürekli bu düşünce beynindeydi. Neden karanlık?
Hızlıca çıktı yatağından ve işe gitmek için hazırlanmaya başladı. Her gün yaptığı rutin şeylerdi bunlar. Duş aldı sonrasında özenle tıraş oldu.
Dolabının önünde durdu ve yeşil renkli gömleğini seçti. Gördüğü kabuslardan beri siyah hiçbir şey giymiyordu. Belki böyle içini bir nebze rahatlatmaya çalışıyordu ama bir faydasını göremedi henüz.
Kahvaltısını yaptı, kapı kilidini 6 kez kontrol ettikten sonra durağa doğru yürümeye başladı.
6 sayısı..
Bu onun en büyük takıntısıydı. Önemli şeyleri 6 kez yapardı her zaman. Bu alışkanlığı ne zamandır uyguluyordu hatırlamıyordu. Saatini kontrol etti 7.15di. Mesainin başlamasına daha 15 dk vardı.
İş yerine vardığında kendine bir kahve koydu ve masasına yöneldi. Bu sabah bir değişiklik vardı büroda. Tanıdık duygular içerisindeydi yıllar öncesinden bildiği duygular. Kapıdan giren yeni bir çalışan mıydı? Yoksa o saçları bahar kokan kız mıydı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGELER
NouvellesRüyalar aleminde.. Keşkelerin yanılsamasında.. Gerçeğe kavuşma umudu.. Peki ya gerçeklerle yüzleşecek cesaretin yoksa?