Cansu hazırlanmayı tamamladıktan sonra pencerenin önünde onu bekliyordu. Hala kafasında aynı soru vardı. En son ne zaman görmüştü?
Annesi bir gün onu ve annesini eve davet etmişti. Akşam üzeri pencerede onları bekliyordu. Uzun uzun beklemişti ama o gün gelmemişlerdi. Daha sonra onu hiç görmemişti.1 ay sonra da babasının tayini yüzünden İzmir e taşınmışlardı. Böylece bağlantıları kopmuştu.
Düşüncelerden sıyrılıp saate baktığında buluşma saatinin çoktan geçmiş olduğunu gördü.
Gelmemişti..
Gene o korkunç karanlık,içine hapsolduğu bir türlü kurtuluşu bulamadığı karanlık. Odaya adımını atar atmaz ışık huzmesi içine almıştı onu. Hiç bu kadar uzun sürmezdi bu rüya. Yoğun ışık gözlerini yormaya başlamıştı. Uzaktan çok uzaktan alarm sesini duyuyordu ama uyanamıyordu rüyadan. Açamıyordu gözlerini..
6 numaralı odada bir telaş vardı. Koridor bi anda doktor ve hemşireler ile dolmuştu. Hastanın beyin ölümü gerçekleşmişti. Yıllar önce verdiği karar birçok insanın hayatını kurtaracaktı. Yapılacak en önemli şey organlarının nakli için uygun koşulları yaratmaktı.
Asistan doktordan bilgileri almak için sormaya başladı.
- Dalak fonksiyonları nakil için uygun mu?
- Uygun.
- Karaciğer?
- Uygun.
- Kalp?
- Uygun.
- Gözler?
- Malesef. 6 yaşında geçirdiği kazadan dolayı görme yetilerini kaybetmişler..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGELER
Короткий рассказRüyalar aleminde.. Keşkelerin yanılsamasında.. Gerçeğe kavuşma umudu.. Peki ya gerçeklerle yüzleşecek cesaretin yoksa?