Habercilik kariyerimiz yeni başlamıştı,ilk görevimize gitmek için hemen uçağa atladık,yolculuk İzlanda'nın başkenti Reykjavik'ti.
Uçağın kalktığı bir saatten fazla olmuştu,Janison kibar bir beyfendi sesiyle"Rica etsem su getirir misiniz?"
Hostes hanım başıyla onaylarak perdenin arkadasına gitti.Byron arkadaşının gözlerine baktı ve sırıtarak"Heyecanlı mısın?"dedi.
Janison başını olumsuz bir şekilde salladı"Peki ya sen?"
Ufak bir gülümsemenin ardından Elvis,arkadaşından izin isteyerek koltuktan kalktı ve pilot'un yanına gitti."Daha ne kadar yolumuz var."
Pilot az kaldığını söyledi,Byron'da öfleyerek yerine geri döndü.
Aradan onbeş dakika geçti,sonunda azda olsa İzlanda toprakları gözükmeye başladı.Pilot uçağı İzlanda'nın başkentine sürmeye devam ederken,yüksek bir ses meydana geldi.
Aldırış etmeden yoluna devam eden pilot"O sesde neydi!,neyse gök gürüldemiş olabilir."
O sırada uçağın kalktığı havalimanı kulesi,giden uçakla iletişim kurmaya çalıştılar.
Bir görevli kendisinden büyüğünü aceleyle çağırır"Efendim az önceki giden uçağın,ineceği yerde aşırı radyasyon tespit edildi!"
Yetkili adam sert bir tavırla uçağın geri dönmesini emretti,kuledeki görevlide şunu söyledi"Efendim telsiz çekmiyor,o yüzden iletişime geçemiyoruz."
Siniriyle masa vuran yetkili"Allah kahretmesin."
Uçağı süren pilot İzlanda'nın başkentinin üzerine geldi ve izin istedi"Ben pilot Elvis,Amerika New york'tan kalkan 3452 numaralı uçağın inişi için izin istiyorum."
Aradan beş dakika geçti ama ses seda yok,defalarca tekrar etmesine rağmen cevap gelmedi.
Pilot sinirlendi ve inmek için izin vermelerini beklerken,aniden şiddetli yağmur yağmaya başladı.
Daha fazla kızdıktan sonra"Efendim şiddetli yağmur başladı,acil iniş yapıyorum."dedi.
Gitgide havalimanına yaklaşan pilot,bulutların kaybolmasının ardından gördüğü manzaraya inanamadı"Bu şehre ne olmuş!"dedi şaşırarak.
Uçağın tekerlekleri piste sürtü ve güvenli bir şekilde inişlerini yaptılar.
Uçağın üzerindeki radyasyon ölçer kafayı yemişti,pilot ne olduğunu hala anlayamadı"Değerli yolcularımız uçağımız başarılı bir şekilde inişini tamamlamıştır,lakin sizi birazcık uçağın içinde bekleticez."dedi
Yolcular ne olduğunu merak ediyordu,Janison arkadaşına telaşlı bir şekilde döndü"Acaba noldu?"dedi.
Sürekli uçak yolcusu yapan takım elbiseli bir adam bağırarak"Daha önce böyle şeyler olmuyordu,lütfen acele edin işime geç kalıcam."
Pilot çaresizce etrafa bakıyordu"Daha önce hiç bu kadar radyasyon görmedim,acaba yakınlarda Nükleer santral mi var??,Yada nükleer bir patlamamı gerçeklesti."
Tam o sıra uçağın kapısını birşey zorlamaya başladı,güçlü bir şekilde kapıyı açmaya çalışıyordu.
Bir anda kapı içeriye doğru fırladı,kapıda büyük bir yumruk izi vardı.Hemen ardındanda içeriye,1.80 boylarında her tarafı kanla kaplı ve çürümüş etten oluşan bir insanımsı canavar girdi.
Yolcuların korkuyla çıkan çığlık sesleri,canavarı germişti ve kendisine en yakın oturan insanı,bir eliyle omzunu tuttu diğer eliylede saçından tutarak kafasını kopardı.
Yolcular korkuyla uçağın en arka tarafına doğru koşmaya başladı
Pilot telsizi eline aldı"Bütün yolcular lütfen hızlı bir şekilde en arka kapıdan çıkın."dedi.
Eline kimi aldıysa bir bir kafalarını koparmaya devam eden canavar,güçlü olduğu kadarda hızlıydı.
Aradan 10 dakika geçti,neredeyse çoğu insan ölmüştü,çok az bir kısmıda dışarıdaydı ve herkez etrafa dağılmışlardı.
Canavar kafasını dışarı çıkarttı ve kaçan insanlara bir süre baktıktan sonra avını seçti ve yirmili yaşlarda iki adamın peşine düştü.
Hızlıca koşarak avına yaklaşırken,adamlar son sürat koşuyordu.
Anlık bir arkasına bakan Byron,hemen arkasındaki canavarı gördü ve hızını arttırmaya fırsat olmadan omzunda tutulmuştu.
Canavar bir eliyle adamın omzunu bastırdı ve diğer eliyle saçından tutup kaldırıcakken,Janison yerden aldığı tahta parçasıyla canavarın eline vurdu.
Tabikide işlememişti,canavardan gelen sol dirsek Janison'u yere yapıştırdı.
Byron için yolun sonuydu,tekrar omzunu tuttu ve saçından cekmesinin ardından kafasına bir namlu deydi ve sonrasında bir el ateş edildi.
Yerde kafasız bir şekilde yatan canavarı çiğneyerek geçen adam"İyi misiniz beyler?.."dedi.
"THE END"
-----------------------------------------------------------Eski bir kitabim hosunuza gittiyse devam ettirebilirim , bu kitap tamamiyla aklimdan cikmis.
(18 Haziran 2018)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Skepna Virüsü
HorrorDaha yeni habercilik için işe alınan iki genç,kendilerine verilen ilk görev icin İzlanda'nın başketine giderler.Oraya vardıklarında gördükleri manzara şaşırtıcıydı vede korkunç.Hayatta kalan insanlar yardım gelene kadar ölmemeye çalışıyorlardı ama b...