Bu adamdan ciddi anlamda korkuyordum. Dakikalar içinde neyim var neyim yok tüm hayat hikayemi öğrenmiş, ard arda elimdeki tüm kartları açıvermişti. Ancak onun anlattığı şeylerin doğruluğu ise hala bir sırdı.
Onu ne zaman onayladım hiç hatırlamıyorum.
Birden benimle ilgili planlar yapmaya başladı."Şimdi ilk iş yurda gidip eşyalarını toplamak olsun."
"Neden?" diye sordum.
"Benim yanıma taşınıyorsun!" Diye yanıtladı.
"Yok bu olmaz. Aynı evde yaşamak doğru değil. Henüz buna hazır değilim."
Gülümseyerek yanıtladı.
"Sakin ol seni nikahıma almıyorum. Sadece ev arkadaşlığı teklif ediyorum. Evim yeterince büyük ikimize de yeter. Şimdilik idare ederiz daha sonra istersen sana başka bir ev tutabiliriz."
"Yurtta kalmaya neden devam etmiyorum peki."
"Okulu bırakınca zaten seni kovarlarda ondan."
Anlayamıyordum.
"Okulu neden bırakıyorum?"
"Hayalindeki mesleğin dişçilik olmadığını sanıyordum."
"Değil ama brakamam işte."
Biraz düşündü.
"Tamam ozaman. Gündüz okula devam edeceksen kursu geceye ayarlamalı. Ama çok yorulacaksın. Hazır ol!"
"Ne kursu?"
"Aşçılık tiyatro yada tasarım ne istersen. Kendin karar ver!"
"Sen ciddimisin?"
"Evet çok ciddiyim. İstersen pasaportunu aldıktan sonra yurt dışı kursu bile olabilir. Bu sana uyar mı?"
Sevinçten havalara uçuyordum."Tabi ki de uyar." diye yanıtladım.
"O zaman senin benim yanıma taşınman şart işte. Kurs işi gece geç saatlere kadar sürer. Yurda giriş çıkışlar seni engeller."
"Tamam da, aileme ne diyeceğim."
"Gerçeği söylesen. Olmaz mı?"
"Ne diyeceğim? Genç yakışıklı bir milyoner beni himayesi altına aldı diyemem! Yüz yüze görüşmeliyim. Telefonla anlayacaklarını sanmıyorum."
"Doğru söylüyorsun. Bu biraz tuhaf olur. Bir arkadaşınla eve çıkacağını söylersin!"
Umutsuzluk içimi kapladı.
"İzin vermezler ki. Hem parayı nereden bulduğumu soracaklar. "
"Tamam yarın bizim şirketten burs ayarlarım. Yurtta çalışamıyorum falan dersin."
Plan benimde kafama yatmıştı.
"İşe yarayabilir."
Başka bir problem yoksa şimdi gidelim. Birkaç ayarlama yapmalıyım. Seni akşam alırım."
"Yok akşam olmaz birkaç gün ver. Ailemle görüşmeliyim önce."
"Tamam o zaman akşam yemeği için gelir seni alırım. Giriş saatinden önce yurda bırakırım bu olurmu?"
"Tamam!"
Beni yurdun kapısında bırakıp son gaz oradan ayrılırken, "Saat sekizde gelirim." diye hatırlattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutun Bana
Roman d'amourHikayedeki kurgu kişiler, yer, olay ve zaman tamamen hayal ürünüdür. Keyifli okumalar İlk yayın tarihi: 01-10- 2016