Siz hiç doğduğunuz da annenizi öldürmek zorunda kaldınız mı?
Yaşamı doğduğu günden beri berbat olan bir kızın hikayesi. Babasız büyüyen bir kızın hikayesi...
Biliyorum çok kısa bir bölüm oldu ama Kerem yokken yazacak bişey bulamadım. Ve haklısınız bu kurgu bana ait ama aklım şuanda ygs de o yüzden bölümü bitirmeden yayımlıyorum. Bu arada vote ve yorum atmayı lütfen unutmayın...
Sabah
Güne telefonumun çalması ile uyandım. Biraz yatakta hareketlenip telefonu açtım.
K" Güzelim. "
" Aşkım. "
K" Zeynep sevgilim, uyandırdım mı? "
" Yok aşkım. Bende uyanıcaktım zaten sorun değil. "
K" Orda saat kaç ki aşkım? "
" Beş buçuk canım. "
K" Ya Zeynep özür dilerim. "
" Sorun değil bitanem. Hem kalktım şimdi. "
K" Peki napıyorsun, nasıl gidiyor? "
" İyi sevgilim. Herşey yolunda. Sen napıyorsun? "
K" Hiç şimdi yemeğe inicez. Daha sonra da sıkıcı bir toplantı. "
" İyi bakalım. Sana kolay gelsin ben şimdi bi hazırlanıyım daha sonra da spora gidicem. "
K" İyi bakalım ama dikkat et kendine tamam mı? "
" Tamam canım. "
Dedim ve daha fazla konuşmadan telefonu kapatıp önce mutfağa geçip su içtim daha sonra da kıyafetlerimi giydim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Evde daha fazla oyalanmadan dışarı attım kendimi. Hızlı bir sürede sahile gelip tempolu bir şekilde koşmaya başladım. Uzun süre hızlı bir şekilde koşup kendimi eve attım. Eve girer girmez kısa bir duş alıp üzerime rahat birşeyler geçirdim. Daha sonra Merveyi kontrol ettim ama ben gelmeden gittiğini fark edince kendime kahvaltı hazırlayıp evden çıktım. Kerem gitmeden önce arabasını bana verdiği için arabaya binip caddeye indim. Kısa bir etrafı turlayıp hoşuma giden ilk gelinlikçiye girdim. Fikir alacağım kimse olmadığı için kısa sürede gelinlik işini halledip davetiye örnekleri için bir mekana gittim beğendiğim bir kaç davetiyeyi Kereme mesaj ayıp ortak bir karar verdik. Davetiyeciden çıkıp eve geldim.
Kendimi daha fazla yormadan atıştırmalık birşeyler hazırladım. Daha sonra da televizyonu açıp birşeyler izlemeye başladım. Akşam hava kararınca kendimş balkona atıp kitap okumaya başladım....
Dört gün sonra
Sabah erkenden kalkıp hızlı bir şekilde hazırlanıp evden çıktım. Bu dört gün içinde o kadar çok şey yaptım ki. Önce Keremle bir mekan kararlaştırıp o mekanı ayarladık. Yani anlıycağınız sadece nikah gününü almamız kaldı. Şimdi de arabaya binip Keremi hava alanından alıcam.
Yarım saatlik bir sürede hava alanına geldim. Biraz bekledikten sonra Kerem ve Güneşi gördüm. Hızlıca Kereme sarıldım.
K' Güzelim seni çok özledim. '
' Bende seni çok özledim. '
G' Vay yenge ya beni. '
' Seni de özledim ama Keremi daha çok tabi. '
G' Öyle olsun. "
K' Ya hadi artık eve gidelim. Ben evimi çok özledim.'
' Tamam o zaman ben arabayla geldim hadi gidelim.'
