-1-

503 6 3
                                    


"Sadece bir gece için lütfen ne kadar önemli olduğunu bilmiyorsun." diye ısrar etsemde babamın izin vermeyeceğini biliyordum. Ne var yani ehliyetim yoksa ve sadece bir gece için babamın daha iki ay önce aldığı arabayı kullanmak istiyorsam? 

"Biraz daha ısrar edersen yılbaşı partisine otobüsle gitmek zorunda kalırsın ve eminim o topuklular ve o elbiseyle senin için hiç iyi olmaz." deyip gülümsedi. Bu tehditi duymamla birlikte babamın çalışma odasından çıkmam bir oldu çünkü yapacak dediyse yapardı. 

Akşam yılbaşı balosu vardı ve ben hala terzinin kıyafetimi kusursuzlaştırmasını bekliyordum, tamam belki ben biraz huysuzluk yapıp son dakika kıyafeti değiştirmek istemiş olabilirdim ama içime sinmemişti ne yapabilirim?

Tam kendimi yatağa atmış snapchatte saçmalarken İrem'in aramasıyla ayağa kalkıp odayı turlamaya başladım. "Aloo yaa Alya bu elbise bacaklarımı kalın gösterdi gibi sana fotoğraf attım baksana ama gerçeği söyle acaba ben baloya gelmesem mi ama son dakika Mete'ye gelemem diyemem ki acaba şu halamın düğününde giydiğim tulumu mu giysem-" başımın şiştiğini farkettiğimde onu susturmaya karar verdim. "İrem baloya Naz da geliyormuş." Bunun onu baloya getireceğini bildiğimden başka bişey söylemeye gerek duymadım Naz, İrem'in sevgilisine yani Mete'ye türlü türlü yaklaşmaya çalışan bir kız haliyle İrem'in baş düşmanı denilebilir. "İrem şimdi benim yemek yemem lazım kapatıyorumm." deyip cevap vermesini beklemeden kapattım. 

İrem en yakınım olsa da çok konuştuğunda dayanamıyordum. Babamın beni endişeli yada çözemediğim bir şekilde değişik bir ses tonuyla çağırmasıyla aşağı indim.

Tabii karşımda annemi görmeyi beklemiyordum 5-6 yıldır görüşmüyorduk arada bir babamı para istemek için beni de "ben iyi bir anneyim bak seni arayıp soruyorum" görüntüsü vermek için üç ayda bir arıyordu. Babama "bu kadın ne ayak" bakışı attım babamda mesajı almış olacak ki konuşmaya başladı. 

"Alya anneni buraya ben çağırdım gel otur konuşmamız gerek kızım." deyip oturmam için elini koltuğa hafifçe vurdu. Konuşmamız gerek deyince tedirgin olsamda telefonumu sessize alıp oturdum. Babam yanımda annemse karşımızdaki tekli koltukta oturuyordu. Ortamın gerildiğini farkedince gülerek "ee konu ne?" dedim ama kimsenin yüzünde mimik kıpırdamayınca ben de aşırı gerilmeye başlamıştım ki babam konuşmaya başladı.

"Sana Almanya'dan bir iş teklifi aldığımı söylemiştim hatırlıyor musun?" deyince başımı olumlu anlamda salladım. "Direk konuya giriyorum ben Almanya'da işleri yoluna koyana kadar annenle Ankara'da kalman lazım." dediği an gözlerim fal taşı gibi açıldı ve kendimi tutamayıp güldüm "güzel şaka." deyip daha çok gülsemde şaka olmadığını biliyordum. İkiside pek şakacı tipler değildirler. 

"Sanki git elin evinde kal dedi benim evimde kalacaksın işte en fazla 3-4 ay." dedi karşımdaki tekli koltukta oturan ve bana benzeyen kadın. "Elin evinde kalsam daha iyi olurdu emin ol." dedim sessizce. "Baba farkındaysan bana fikrimi bile sormadın konuşmadan etmeden kadını pardon annemi çağırıp beni yollatıyorsun şimdi bir de sen bugün gidiyorsun desen şaşırmam." dememle annemin "biletleri bugüne aldım zaten." demesi bir oldu. 

Annemle senelerdir hiç iyi anlaşmasakda evliyken babam bir şekilde aramızı iyi tutuyordu ama babamı aldattıktan sonra aramız eskisinden de kötü oldu. Ben küçükken bana bakamaması için hiçbir sebep olmamasına rağmen bakıcı tutup kendiside alışveriş, komşu falan gezermiş. Anlayacağınız üzere pek anne kız ilişkimiz yok. Hatta ortaokulda bir olay yüzünde eve ağlayarak gelmiştim ve yüzüme bakıp başını çevirmişti gerçi ben çok şaşırmamıştım normalde de böyledir kendisi. 

Bunları düşünürken son cümlesini biraz geç algıladım ve "NE?" diye bağırdım. Babamın sinir olmaya başladığını hissediyordum ama pek umrumda değildi açıkcası "Bu akşam balo var ben aylardır bu baloyu bekliyorum ben gelmiyorum sen git." dedim. Babam "gidiyorsun konu burda kapandı kaydını çoktan  aldırdım orda özel bir okula gideceksin, konuyu uzatmanın bir anlamı yok benim içinde kolay değil ama ne kadar uzatırsan o kadar zorlaşacak." bu kadar duygusuz ve net konuşması sinirimi bozsada babama karşı gelerek bencillik yapacağımı düşündüğüm için "dört aydan fazla kalmam." deyip arkamı döndüm ve hızlıca basamaklara doğru yürümeye başladım. Arkamdan annemin "şuna bak-" tam cümlesini bitirecekken babam araya girip "valiz falan hazırlama herşeyini yeni alman için sana para vereceğim" dedi. Sevinmedim desem yalan olur.

Sırt çantama telefonumu, kulaklığımı, bilgisayaramı, şarj aletlerini, 1-2 sevdiğim kitabı ve ihtiyacım olabilecek birkaç eşya koydum. Sıcaktan bayılmamak için siyah kısa tulum giydim makyaj falan yapma gereği duymadan sadece saçlarımı saçma bir model yapıp aşağı indim. Arkadaşlarıma haber vermek istemiyordum bu akşam geçsin sonra söylerim diye düşünerek babamların yanına geldim. "Uçak saat kaçta?" dedim "3 saat sonra" dedi annem. Havaalanı uzak olduğundan evden çıktık zaten x-ray falan derken zaman hızlı geçiyordu.

Babam valizleri içeri taşıdıktan sonra vedalaşmamız gerektiğini anladım 3-4 ay hiç görüşmemek zor gelecekti biliyorum aslında hala aklımda almıyor aniden babamız 3-4 ay sonra Almanya'ya taşınacağınızı söylese ne yapardınız ki? Az tepki verdiğimin farkındayım ama güzel olacağını düşündüğümden olabilir.

Babamla uzun ve bol gözyaşlı vedadan sonra sonunda uçağa binebildik. Sol yanımda annemsi bir kadın sağ yanımda uçaktan korktuğu için oturalı 5 dakika olmasına rağmen bir kilo ter döküp söylenmeden duramayan bir adam ve ortada babasından kısa süreliğine olsada ayrıldığı için gözyaşlarından yüzü ıslanmış ben harika bir ekip olduk. 

Annemle gidene kadar hatta mümkünse dört ay konuşmamayı umut ediyorum. Ama imkansız olduğunu biliyorum o yüzden en azından yolculuk boyunca konuşmayalım yeter diye düşünerek gözlerimi kapattım.


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 31, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Just Be HopefulHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin