Hiç bıkmadan kapıya vurmaya devam ediyordu. Gözyaşlarım ile karışan yağmurun sesi onu duymamı engelliyordu. Ne zaman duracak diye düşünürken, birden ses kesildi ve daha yüksek sesle konuşmaya başladı
-Hoşgeldin hayatım. Günün nasıl geçti?
Eve annem gelmişti. Göz yaşlarımı silerek kapıyı araladım ve sağa sola baktım. Hiç kimse yoktu. Ben de oturma odasına gittim, ve arkamdan gelen ses ile nefesim kesilmişti
-Benden kurtulabileceğini mi zannettin küçük kız?
Ve o kısık sesli gülüşünü sundu. Yanılmıştım, annem eve gelmemişti. Sadece beni dışarıya çıkarabilmek için bir yalandı... Gözyaşlarım dökülmeye tekrar başlamıştı... Yanıma yaklaşıyordu. O her yaklaştığında adımlarımı geriye doğru atıyordum... Ve gözüm kapıya ilişti. Yavaş adımlarımı durdurup kapıya doğru koşmaya başladım. Ve kapıyı açtığımda, karşımda bana şaşkınca bakan annemi gördüm. Annem içeri geçtiğinde her günkü gibi olanları anlatsam da bana inanmıyordu, ve kızıyordu. Benim o vicdansızı kıskandığımı söyleyip duruyordu. Koşarak odama girdim ve kapıyı kitledim. Yatağıma girerek uyumaya çalıştım. Ah baba seni gerçekten özledim...***
Sabah erkenden kalkıp üstümü giyindim ve dışarı çıktım. Her zaman ki gittiğim parka gidip, bir bankta oturdum. Yaprakların arasından geçen rüzgarın çıkarttığı ses ile ağlama sesim birbirine karışıyordu. Ve yanıma birinin oturduğunu fark ettim. Ağlamayı bırakıp o yöne baktım. Hoş sesiyle
-Neden ağlıyorsun?
Ben de olanları bir yabancı olduğunu unutarak anlattım. Güvenilir bir insana benziyordu. Umarım düşüncelerim beni yanıltmaz...Merhaba.
İlk defa böyle bir kitap yazdığım için biraz zorlandım.
Umarım güzel bir bölüm olmuştur.
Kendinize iyi bakın.❤❤❤
YOU ARE READING
Park
FanfictionNeden her gün bunları yaşamak zorundayım? Gerçekten babamı özledim...