Merhabaaa :D Bu bölüm biraz kısa olabilir ama ilerleyen bölümlerde daha uzun yazmaya çalışacağım :D
*** **** *** **** ***
O sabah kalktığımda basit bir güne daha uyandığımın farkındaydım.Ancak diğer günlerin aksine bugün mutluydum.Ben her zaman mutlu olan bir insan da değilimdir hani.Yinede bu nadiren gerçekleşen durumun beni kandırmasına izin vermedim ve bugünün sonunda berbat bir şeyin beni beklediğine inanmayı tercih ettim.Küçük odamda tepinerek yataktan kalktım ve bir o kadar küçük dolabımı açtım.Kırmızı kazağımı ve gri eşofmanı aldım.Üzerime kolayca geçirip saçımı at kuyruğu yaptım.Ben rahatına düşkün bir insandım.Her zaman kısacık kestirmek istediğim ancak ailem izin vermediğinden kestiremediğim uzun ve gür saçlarımı genelde topluyor ve örüyordum.Böylece kendimce ailemi protesto ediyordum.Odamdan çıktım ve ayaklarımı yere sürterek ince koridordan oturma odasına ilerledim.Köşedeki yemek masamıza oturdum.Annemin hazırladığı bir kaç parça kahvaltılığa baktım.Pek iştah açıcı değildi doğrusu.Ağzıma bir kaç parça bir şey atıp iri dudaklarımı yaladım ve masadan kalktım.Annem ve kız kardeşimle vedalaştım.Kırmızı Vans'larımı giydim ve yola düştüm.Okula fazla bir yol yoktu.Çok geçmeden okulun kapısına gelmiştim.Derin bir nefes aldım ve bahçeye girdim.Binaya bir çırpıda dalıp sınıfa yürümeye başladım.Okul konusu benim açımdan fazla barizdi.
Arkadaş=0,Dersler=0,sosyal aktivite? aaaaa 0.
Yani varlığım yokluğum bir gibi bir şey. Bu aslında iyiydi.Okulda fazla zorba vardı ve görünmez kız olmak beni koruyordu.Belaya girmek isteyecek son insandım şu ara.Tek istediğim şu okulu bitirmek ve sonsuza dek uyumaktı.Hatta uykuyla evlenip rüya çocuklar bile yapabilirdim.Okulu sevmiyordum.Ön yargılı sürtükleri sevmiyordum.Ego tatmini için bizi aşağılayan hocaları sevmiyordum.Bu lanet yer benim için gençliğimi çalan bir cehennemden farksızdı.Sınıfa geçip oturdum.Kulaklığımı takıp saçlarımla kamufle ettim.Herkes geldikten bayan Rosalinda sınıfa geldi.Beni severdi kendisi.Tatlı bir kadındı da.Ancak aramızda bir sorun vardı. Koskocaman bir sorun.Anlattığı ders.Aramızdaki tek sorun matematik hocası olmasıydı ve bu onun dersini dinlememem için oldukça geçerli bir sebepti.Bayan Rosalinda en tatlı gülümsemesiyle ve tatlı gamzeleriyle bir şeyler anlatırken ben kulağında çalan Lost İn The Echo ve hardrock melodisiyle kendimden geçmeme rağmen ona gülümsedim.Bir şeyler söylüyordu ama ne olduğunu anlayamıyordum.En sonunda yanıma geldi ve kulaklığı kulağımdan çekti.İşte o an benimle konuştuğunu ve sınıfın kocaman gözlerle bana baktığını anladım." Sorunun ne brooklyn!? Sorunun ne?"
Ah harika! Bana tam adımla hitap ediyordu! Lanet olsun isim koyma özürlüsü büyükbabalar!
" Be-ben üzgünüm efendim ancak dersiniz miğdemi bulandırıyor."
Gözleri hayretle açıldı.Ne dediğimin farkına yeni varıyordum ve tüm kan kulaklarımda pompalanıyordu.Bayan Rosalinda ilk kez kaşlarını çatmıştı.İşaret parmağını göz temasını bozmadan kapıya uzattı.
" Müdür odasına küçük hanım! Hemen! "
Yerimden hızla kalktım ve müdürün odasına geçip oturdum.Müdür henüz odaya gelmemişti.O sırada yine aynısı oldu.Louis olduğunu söyleyen o çocuk karşı sandalyede belirdi.Masmavi gözleri, kirli sakalları,alaycı gülümsemesi ve delici bakışları vardı.
" Harika.yine hayaller görmeye başladım " diye homurdandım
" Ah hadi ama Boo." dedi ve dudaklarını yaladı. " Biliyorsun.Bu asi kız hallerine bayılıyorum.Aferin benim kızıma"
" Cidden mi lou! Ben ceza almak üzereyim ve bana Aferin mi diyorsun!? "
Küçük bir kahkaha attı.
" Ne diyebilirim ki.Uslu bir çocuk değilim."
" Loeh! "
O sırada müdür kapıyı şaşkın bakışlarla açtı.
" Kiminle konuşuyordun? "
Odayı süzüp boş olduğundan emin oldu.
" Hiç.Kendi kendime söyleniyordum "
Bu kez odada bir çocuk var benimle konuşuyor diye bağarmaya hiç niyetim yoktu.Anneme yaptığımda deli olduğumu düşünmüştü. Louisi bir tek ben görebiliyordum. Tabi o isteyince.Müdür yavaş adımlarla masasına yürüdü ve oturdu.
" Pekala Brooklyn gelelim öğretmenlerinle konuşma tarzına."
Yutkundum.
" Biliyorsun bu yaptığın çok kaba ve saygısızca "
Başımı sallamakla yetindim.
" Bu seferlik öğretmenin seni affetmemi rica etti.Ancak bu tekrarlanırsa son uyarını alıp kovulursun."
Gülümsedim.
" Çok sağolun bay Pannock! "
Başını salladı ve evrakları kurcalarken tek elini kaldırıp ileri geri salladı.Çantamı alıp apar topar odadan çıktım.Çantamı sırtlayıp yürümeye başladım.Harika! Ben halüsinasyonlar gören ve hayal dünyasında yarattığı adama aşık olmuş bir manyaktım.Ve birde okuldan atılabilme ihtimalim vardı.Babam bundan hiç hoşlanmayacaktı.Hem de hiç.
" Ben seni korurum Boo"
Yanımda yürüyen Louise baktım.Gülümsedim.
" Aptal herif."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOST MY GHOST
DiversosBu bir armağandı.Kendimi bilmeden iki dünya arasında bir adamın kollarında bulmuştum.Bizim aşkımız araftaydı.Ne soğuktu ne sıcak.Ne tam anlamıyla vardık ne de yok.O ne tam anlamıyla bana aitti ne bir başkasına.Tek bildiğim şey onun için ölmeyi göze...