Deniz Kabukları

687 9 0
                                    

Arkadaslar 1.bolumu şimdi yazıyorum. Umarım beğenirsiniz.

1. bölüm: Sonrası İyilik Güzellik

    Babamı çok özledim. Onunla birlikte piyano çalmayı, sohbet etmeyi, dertleşmeyi.. Ama o yok artık. Annemle yaşıyorum. Şu annem varya, dünyadan bi haber. Onun tek derdi para. Ondan nefret ediyorum. Babamla birlikte deniz kabuğu koleksiyonu yapardık. Kumsala gidip deniz kabuğu toplardık. Babamın ölüp ölmediği kesin değil ki hem. Babam kaybolmuş. Cesetini bulmuşlar gûya. Ben inanmıyorum öldüğüne. O dönecek.

   Yıllardır şu kalp yetmezliği hastalığıyla uğraşıyorum. Bir şeyim yok benim. Annem sürekli doktorlara götürüyor beni. Sanki hastaymışım gibi. Çok abartıyorlar.

   O gün ablam Caroline, kolunu kırdığı için onun yerine tiyatroda piyonoyu ben çaldım. Bittikten sonra perdeler kapandı. Ablam hemen yanıma geldi.

Dedi ki; " Çok teşekkür ederim. Sen olmasan nasıl yapardım bilemiyorum."dedi. Ben soğuk bir tavırla; " Önemli değil. Koluna dikkat et sende." dedim. Ablam gülümsedi. Kulisten eşyalarımı topladım ve koridorda yürüdüm. Annem çıktı karşıma; " Kızım harikaydın! Tebrikler. " dedi. Ama ben hiçbirşey demeden gözlerimi devirdim ve dışarı çıktım. Taksi görünce hemen " Taksiii! " diye bağırdım. Koşmaya başladım. Bir baktım ki arkasına bakarak yürüyen salak bi çocuk. Ben hızlı koştuğum icin tabi haliyle hastalığımdan dolayı nefes nefese kalmıştım. Hızımı alamayınca çocuğa çarptım. Çantam yere düştü. Çocuğa; " Dikkatli olsana lan! " diye bağırınca çocuk; " Iııı, çok pardon ya." dedi ve yerdeki çantamı alıp bana verdi. Ama gerçekten çok yakışıklı bir çocuktu. Ben hızlı koştuğum için derin derin nefes alıp veriyordum. Kalbime dokunup çok hızlı bir şekilde nefes alıp verdim. Bayılacak gibiydim. Çocuk beni tutup; " İyi misin? İyi misin? Yapabileceğim bir şey varmı?" Ben; " Hayır yok teşekkürler." Çocuk çok telaşlanmıştı. Ben; " İyiyim, iyiyim. " dedim başımı tutarak. " Taksi bekliyor. " dedim. Çocuk beni kucağına aldı. Ben; " Napıyosun ya bırak! " dedim. Beni taksiye kadar götürüp bindirdi. Ben; " Hadi sen git. Teşekkür ederim ederim. " dedim. Çocuk; " Önemli değil. " dedi. Ve yandan gülümsedi. Bir gülümseme, bir insana bu kadar mı yakışırdı ya? Taksiye evin adresini söyledim. Ve eve gittim.

Deniz KabuklarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin