17.BÖLÜM

79 25 100
                                    

Medya: Yelizimmm.😂😂

berilsu14 bu bölüm sana gelsin.

Hastanede çıkma saatimiz gelmiş son hastayıda muayene ettikten sonra ayaklandım. Çantamı elime alarak Uraz Hocaya döndüm.

"Ben çıkıyorum."

Arkamı dönerken bana seslendi

"Hop orada dur. Sabah zaten baya geç geldik. Ne kadar geç geldiysek o kadar geç çıkıcaz."

Gıcıklığına yapmıyorsa. Allahım ya.

"Ya da dur bu geç geldiğimiz vakiti benimle geçirerek değerlendir. Aynn süper fikir. Bekle."

Eline masanın üzerindeki telefonu alarak biriyle konuştu. Dinlememiştim. Lan nereye gidiyoruz? Neden gidiyoruz? En önemlisi niye hastanede çalışmak yerine dışarıyoruz?

Reddetme şansım varken birşey demedim. Nereye gideceğimizi bende merak etmeye başlamıştım.

Elindeki telefonu bırakıp çoktan yanıma gelmiş olan Uraz Hocaya dikkatlice baktım.

"3:30 saat geç kalmışız Yeliz Hanım. Babam tabiki bir şey demedi ama ben sana ceza vermek istiyorum kıymetini bil. Ceza vermemi isteyen ne kadar kız yar peşimde bilmiyorsun tabi. Neyse sen sadece kıymetini bil."

"Ya öküzsün valla."

Bir an ağzımdan çıkanlara ben bile şaşırmıştım. Benim onu içimden geçirmem lazımdı. Kendi iç savaşım olmalıydı. Uraz Hocaya bakınca yüzündeki gülümsemenin çoktan silinmiş olduğunu fark etmem fazla zamanımı almadı neyse ki.

"Ne dedin!"

Sesi fazlasıyla kızgın çıksada normal konuşuyordu. Tabi bu halinden azıcık tırstım yani yalan söylemeye gerek yok.

"Eğer direk gitmek istemiyorum falan deseydin tamam diyip eve götürürdüm seni ama şu andan itibaren 3:30 saat benimlesin."

Ah salak kafam ya. Hayır niye ağzını açıyorsun ki o kendi egosuyla tatmin olsun neden konuşuyorum. Ses tellerimi bir an kopartmak istesemde bunun mümkün olmayacağı kafama dank ettiği için çıktığı kapıdan onu takip ettim.

Klasik bir şekilde merdivenlerden inerken bu sefer ya asansör ya da kapalı alan korkusu olduğu kanısına tamamen vardım. Yani bir insan neden 4 katı merdivenlerden insin ki yani?

Arabasının önüne gelince ben direk ön koltuğa oturmuş onu beklemeden kulaklıklarımı kulağıma takmıştım bile.

Neymiş efendim? Sarkı sevmezmiş. Peh bende çareler tükenmez dostum. Ay baya uçtum yine ben ya.

En sevdiğim şarkılardan birini açıp kafamı cama yasladım. Ne tuhaf hayatım vardı benim ya. Belkide şuanda bazı kişilerde benimle aynı kaderi paylaşiyordur. Hep düşünürdüm acaba benim şuan yaşadıklarımı aynı şekilde yaşıyan insan varmıdır? Sonuçta sayamayacağımız kadar çok insan vardı dünyada.

Kulaklıklarımdan birinin kulağımdan çekilmesiyle bir an irkildim. Az insan ol be. Kafamı ona çevirince sırıttı.

"Geldik kalkmayı düşünüyor musun?"

Kapıyı açmadan önce etrafıma baktım. Nereye geldik cidden?

"Burası enresi?"

"Bilmem yol getirdi bizde geldik."

Bu nasil cevap ya. Öküz diye diye cidden katıksız öküz oldu bu ya.

Arabadan inip etrafıma bakındım. Orman tarzı bir yerdi burası.

Beyaz SırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin