Bölümde geçen yabancı kelimelerin ne anlama geldiğini bölüm sonuna yazacağım oradan bakabilirsiniz ✅✅✅ Zaten (*) işareti ile belirttim.
Jikook yazmayı çok seviyorum yaw 🌹
~~~~~~~~~~~~~~~~~
" Tanrı aşkına Taehyung, çekil şuradan hiç birşey göremiyorum. !"
Jin yapay bir sinirle bağırıp iki saattir önünde dikilen donsaeng'ini ittirdi. Herkes Yen'i gelen Peri yi görmek için sıraya girmişti.
Yuvaya ilk defa dışarıdan bir Peri geliyordu. *Serentopia'da* dışarıdan gelen melezler e pek sıcak bakılmazdı. Ancak ilk defa böylesine küçük bir melez görüyorlardı.
" Hey şunun saçlarına bakın, o kesinlikle bir *Giger* olacak."
Namjoon, minik bedenin turuncu saçlarını göstererek sevinçle söylendiğinde, Yoongi sertçe omuzuna vurdu.
" Boşuna umutlanmayın beyler, asil bir duruşu var. Kesinlikle bir * Vidia* olacak, aynı benim gibi."
Yoongi göğsünü kabartarak Hoseok'a yaslandığında, en küçükleri olan Taehyung, ikilinin bacaklarını aralayarak beyaz bir kadife ye sarılmış olan küçük Peri'ye doğru yaklaştı.
" Üzgünüm Hyung'larım ama, o bir * Silvermist* gibi duruyor. Şunun suratına bir bakın ! Çok saf."
Taehyung neşeyle ellerini çırpıp etrafında bir tur döndü. Bu dördünü de gülümsetmişti. Jin olduğu yerden bir iki adım atıp Taehyung'un saçlarını karıştırdı.
" Bırakalım da buna zaman karar versin,Hm?"
Herkes kafası ile en büyük Hyung'u onayladıklarında, Jin ağırca yürüyerek yeni gelen bedeni kucağına aldı. Etrafını iyice kontrol edip kendisi gibi minik olan burnuna küçük bir öpücük kondurdu ve tebessüm etti.
Yoongi ve Namjoon'un gözleri şaşkınlıkla açılırken Hoseok ise Taehyung'un arkasına geçerek iki eli ile küçük olanın gözlerini kapattı.
" Hyung bu yaptığın yasak!" Hoseok şaşkınlık ile homurdandığında, Jin onu kale almadı ve gözlerini kucağındaki güzellikte gezdirmeye devam etti. Gerçekten büyüleyici bir periydi.
Eğer Jin onun bu yuvaya Tanrı tarafından bizzat gönderildiğine gerçekten inanmasaydı, onun bir *Sirin*olduğunu düşünebilirdi.
Kucağındaki kusursuz periyi izlemeye devam edeceği sırada yaklaşan adım sesleri ile olabildiğince hızlı bir şekilde küçük bedeni aldığı yere bıraktı.
Kim olduğunu anlamıştı ki diğerleri gibi kafasını yere eğip altın Peri tozundan yapılan ayakkabılar ın çıkardığı sesin sona ermesini bekledi.
Kraliçe'nin geçişi bitene kadar bütün periler kafalarını ve bakışlarını yerde tutmak zorundalar dı. Çünkü Kraliçe'ye bakmak yasaktı.
Hurafeye göre her kim olur da Kraliçe ile göz göze gelirse, kız erkek farketmeksizin ona bağlanır ve gözü ondan başkasını görmezmiş. Adeta dermansız bir hastalığa tutulur, yataklara düşermiş.
Bu da yuvanın sonunu getireceği için Kraliyetin kuruluşundan beri soylu ailelerin güzel kızları başlarında peçeler ile gezermiş. Aslında bu birtek Jin,Yoongi,Namjoon ve Hoseok'a saçma gelirdi çünkü Jungkook kraliçe ile yüz yüze konuşabiliyordu, buna rağmen aşık olamamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kiss me,on my heart|Jikook•
Fanfiction{ Sen benimsin,Jimin. Benim minik perimsin.} • Jikook smut fanfic. • Her bölüm smut içermez. •Tinkerbell den uyarlama yapılmıştır ama konusu tamamen farklıdır. • Jikook dışında shipler değişebilir. • Kitap kapağı için @deservemin ❤️ e çok teşekkür e...