Gözümü araladığımda yanımda Dae yi gördüm. Anlaşılan uyuya kalmışız. Film de bitmiş. Saate baktığımda saat 04.12 yi gösteriyordu. Telefonumu elime aldım ve 28 cevapsız arama vardı. Hepsi de Jungkookdandı. Bende okulda ne söyleyecekse söyler diye geri aramadım. Çok uykum vardı. Direkt olarak yattım.
Sabah yüzüme buz gibi bi suyun dökülmesiyle gözlerimi açtım.
Eda: Hey..!! Sen..! Ne.!! Saat kaç.!? Dae: Geç kalıyoruz çabuk olalım Eda.. Eda: Aishh.. Tamam hadi hazırlan..
Odama çıktım.. Aceleyle gardrobumu açtım.. Bi kaç bişey seçip giyindim..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saçımı dalgalıydı zaten sadece taradım. Hafif bi makyaj yaptıktan sonra.. Acele ile evden çıktık.. Okulun kapısından girmemle Jungkooku karşımda görmem bir oldu.. Kaş göz hareketleriyle Dae ye sınıfa gitmesini söyledim. O gittikten sonra Jungkooka döndüm.. İlkten bi sessizlik oluştu.. Konuşmayacağını düşündüm ve sessizliği bozan taraf ben oldum..
Eda: Gece gece neden aradığınızı sorabilir miyim Jungkook bey..? Jungkook: Bey mi? Eda son bi kaç gündür sana noluyo.? Neden böyle davranıyosun ? Eda: Siz daha iyi bilirsiniz. Jungkook: Eda.. Eda: Evet..?! Jungkook: Ben.. Eda: Senn.? Jungkook: Beyle vaziyetin içine soxam..(Türklük is caming) Eda: Aishh..!
Sınıfa doğru giderken koridorda birinin Shin diye seslendiğini duydum.. Korkuyla hemen arkamı döndüm.. Ama kimse yoktu.. Ya ben göremedim ya da cidden delirmeye başlıyorum..
Sınıfa girdim istemeye istemeye yerime geçtim. Hoca geldiğinde yanında da birini getirmişti. Çok tatlı bi çocuktu uzun saçları vardı ve bu onu daha tatlı yapıyordu. Adı da Shin miş.. Ne.. Bir dakika.. Öncelikle dediklerimin hepsini geri alıyorum.. Ve şaşırıyorum.. Oha Ya.. Yuh.. Ee peki şimdi ne olucak.? Jungkooka baktığımda kızgın ve şaşırmış bir Şekilde Shin e bakıyordu. Shin Jungkook ve benim hemen arkamdaki sıraya oturdu.. Ona baktığımda bana bi gülümseme atmıştı.. Önüme döndüm.. Bana 100 yıl gibi gelen 40 dakika sonunda bitmişti..
Dae ile birlikte kantine indik.. Bi yandan da Shin ile ilgili konuşuyorduk.. Çikolatalı süt alıp masaya oturduk.. Bi kaç dakika sonra yanımıza Shin in gelmesiyle çikolatalı sütü üstüne püskürttüm..
Eda: Aah. B-ben ö-özür dilerim.. Çok özür dilerim birden şey oldu.. Shin: Sorun değil.. (Tebessüm ederek) Eda: Peki.. Sen üstünü değiştir daha sonra konuşuruz.. Hani buraya geldin ya.. Büyük ihtimalle bir şey diyecektin.. Herhalde.. Shin: E-evet sonra konuşuruz ben gidiyim..
O gittikten sonra saniyesinde yanıma Jungkook geldi..
Eda: Ne.? Jungkook: ..... Eda: Sadece üstüne süt döktüm.. Jungkook: ..... Eda: Hey ben sana neden açıklama yapmak zorundayım ki..?! Jungkook: Shin'i nerden tanıyorsun..? Eda: Tanımıyorum.. Jungkook: Emin misinn..? Eda: Sana TA-NI-MI-YO-RUM dedim.. Ama belki sen tanıyosundur.. Bak ulaştın sonunda ona artık benimle uğraşmak veya ilgilenmek zorunda değilsin..
Bişey demesine izin vermeden oradan uzaklaştım.. Kötü hissediyodum.. İnşallah vicdan azabından geberirsin.. (töbe dhdjd)
8 ders geldii geçtiii.. Ölüm gibiydiiğ.
Okuldan çıktım eve gidicektim.. Dae ile birlikte yürüyorduk.. Yanıma Shin geldi ve bana birşey vermek istediğini söyledi.. Kolye.. Evet bi kolyeydi bu.. Kolyeyi aldım incelemeye başladım.. Tekrar kafamı kaldırdığımda Shin yoktu.. Garip.. Evimin önüne geldik.. Dae ile vedalaşıp içeri girdim.. Üstümü değişip evi temizlemeye başladım.. Evet yarın annem gelicekti..
Saat 18:17 Evi anca temizlemiştim.. O kadar yorgundum ki anlatamam.. Duşumu da aldıktan sonra guruldayan karnıma baktım.. Acıkmışım.. Dolabı açtım. Ama dolap boştu.. Markete gitmeye karar verdim.. Ceketimi alıp çıktım.. Markete girdim.. Tanıdık bi ses duyuyordum. Baktığımda Jungkook olduğunu gördüm.. Yanıma geldi..
Jungkook: A sende mi buradaydın.. Eda: Hayır ben burada değilim.. Jungkook: Herneyse.. Bugün bana söylediklerin de neyin nesiydi? Eda: Duydum Jungkook.. Seni Tae ile konuşurken duydum.. Jungkook: Ş-şey b-ben özür dilerim.. Aslında.. Eda: Ah unut gitsin..
Alışverişe devam ettim. Ama Jungkook peşimden ayrılmıyordu. Sevimli duruyodu aslında.. Poşetleri eve kadar taşımama yardım etti.. *Yardım etsin bi zahmet o kaslar ne güne duruyo* Aishh iç ses biraz susarmısın. Ayrıca sana ne onun kaslarından. *Tamam ya yemedik* Yanımda olsan seni döverdim.. *Bu kendine vurmak gibi bişey olurdu..* Ahh..! Sus Aptal.. Evin önüne gelmiştik..
Eda: Teşekkür ederim.. Jungkook: Rica ederim. Umarım affetmişsindir.. Eda: O kadar kolay değil.. Jungkook: Peki.. Yarın okul yok bişeyler yapalım mı..? Tabi istersen eğer..? Eda: Imm şey. Olabilirdi ama yarın annem geliyor.. Belki sonra.. Jungkook: Taamam görüşürüz..
Yanağından öptüm ve eve girdim.. Bi dakika bi dakika ben onu ayy öptüğğm.. Aissh.. Sıcak bastı.. *aslında ev serin ama neyse* Ahh 😒
Aldıklarımı yerleştirdim.. Yeterince yorulmuştum hiiç yemek yapmakla uğraşamazdım.. Pizza söyledim.. O sırada bende koltuğa uzandım.. Birden elektrikler gitti.. Karanlıktan korkuyordum.. Canım sıkılmıştı.. Telefonuma gelen mesaj sesi ile irkildim..
Kapıyı açtım.. Pizzacıydı. Hemen aldım.. İçeceğimi de aldım ve oturup yerken Jungkooka cevap verdim..
Yemek yiyorum.. Sussan da yesem..
Gönderen: Yakışıklı Jungkook Ahh aklıma nasıl ayı gibi yemek yediğingedi de ..😂😂
Ihh.!! Ukala.!
Telefonu kapattıp fırlattım.. Bana ayı demesinden nefret ediyodum.. Saat geç olmuştu.. Odama çıktım.. Birden elektrikler geldi. Aslında hiç uykum yoktu.. Canım sıkılıyordu. Saat de gecenin biriydi. Daeyi aradım. 7 kere aramama rağmen açmamıştı.. Jungkooku aramaya karar verdim..
