《25》Kaliteli şeker çöpü

4.2K 313 18
                                    

BEDİZ'den :

º•○º•○º•○º•○º•○º•○º•○

Bugünlerde Eftalya olması gerektiğinden daha fazla ağladığı için odaya daha geç girmeye çalışıyordum. Bunun sebebi Atakan gibi aptal bir veledi asla affetmemesi için onu darlamam sonucu bana aldığı cephe de olabilirdi belki.

"Değmez sana değmez aşkın öyle çok büyük ki kim- hey bu yaptığın beni zorbalamak ama!"

Eftalya ona göndermeli şarkılar söylememden hoşlanmamıştı galiba.

"Bediz." dedi sakince. "Bir daha şu konuyu açarsan tüm posterlerini yırtarım."

"Bence bu asrın hatası ol- tamam be sustum."

Eftalya durup durup iç çekiyordu, Zümrüt garip davranıyor, Erva dalıp gidiyor Ahenk ise içinden çıkamadığı sorunları olduğu zaman yaptığı gibi boş zamanlarının tümünde uyuyordu.

Bir de ben vardım işte. Arada onlardan bir tebessüm koparmayı başarsam da o kadar kısa sürüyordu ki hayal ettim sanıyordum.
...

"Ben de tam seni aramıyordum."

Drama salonunun kırmızı kaplamalı koltuğunda uzanan Pars gözlerini açtı beni gördü ve yeniden kapattı.

"Atakan'a öfkeni benden çıkarmaya mı geldin?"
"Ne alaka?"

Cevap vermedi. Omuz silkip çıkmak için arkamı döndüm. "Bediz," dedi kapıyı açmak üzere uzandığım sırada. "Gel otur."

Kapıyı açtım. "Çok ilginçsin." Ayağa kalktı. "Yapmak istediklerin yarattığın profile uymuyor diye böyle isteksiz davranıyorsun ya bayılıyorum."

"Kafanın içinde nasıl şeyler kuruyorsun sen öyle." dedim sadece.

"Etrafımda seni çok sık buluyorum. İçten içe merak ediyorsun çünkü. Ben görüyorsam diğerleri de görebilir mi?"

Kapıya kadar gelip gözlerini yüzüme dikti. "Söyle bana mavi saçlı Bediz, gerçeğini ne kadar daha boyayıp kapatmayı planlıyorsun?"

"Ay ama sen harbi manyadın. Ne bu evrenin sırrını çözmüş gibi tripler? İkimiz de liseli ergenleriz ikinci sınıf Sherlock Holmes draman baydı artık."

Bir şey söylemek için ağzını açtı ama onu itekleyip dışarı çıktım. "Ne boş yaptın be oğlan."

°○°●°○°●°●°○°●°○°●°○°●°○°●°○°

"Şimdi okul kavramı ile ilgili duygu ve düşüncelerinizi paragraf haline getirip okuyacağız."

Sınıf hocaya boş boş bakarken ben de onlara katıldım. Ama ne yazık ki hoca bizi takmayıp saçını savurdu.

"Hadi başlayın."

Zil çalana kadar ben önümdeki boş kağıda yanımda oturan Eftalya ise elinde çevirip durduğu kaleme baktı. Atakan'ın kalemiydi.

Boş kağıdımı öğretmen masasına koyduktan sonra onun kalemi çöpe kadar götürüp geri çantasının en dibine fırlatmasını izledim.

"Bi'kaç eşyan vardı bende öylece kaldı. Yoksun artık yanımda ağlamam za- lan bu sefer acıttın!"

Elimle vurduğu yeri ovuşturup ona ters ters baktım. Karşılığında daha ters baktı ve yenildiğime ikna oldum. "Kalk kantine gidelim bizimkiler oradadır."

Kantine giden merdivenlerden kantin katındaki kalorifere yaslanmış gelen geçeni kesen çocukları görünce onların yanına gittik.

Kızlar yine mi sen bakışı atarken erkekler Allah'ım ne günah işledim bakışı atıyorlardı.

Yatılı OkulHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin