1- "Ruhum Kayıp"

1.2K 171 90
                                    


                    -BİRİNCİ BÖLÜM-

Acıları uyuttuğum koynumda bir melodi yükseldi,hızlı nefes alışverişlerim gecenin ayazına karıştı. Aldığım hızlı nefesler ciğerimi yaktı geçti. İçim üşüdü ben üşüdüm ama pes etmeden koşmaya devam ettim. Dermanı çekilen ayaklarım beni nereye götürdüğünü bilmeden sadece koştum.

Issız ve sessiz sokaklar nefes alışverişime ev sahipliği yaparken gördüğüm harabe evle durdum. Saklanmak için güzel bir yere benziyordu. Adımlarım hızlandı tahta çürümüş kapıyı araladım içerisi rutubet ve küf kokuyordu.
Çürümüş bir koltuk ve masadan başka bişey yoktu. En azından dışarıdan daha güvenliydi benim için. Koltuğa kendimi bıraktım başımı kolçağına yasladım ve bir saniye de olsa gözlerimi kapattım. Dermanı çekilen ayaklarım bayram ediyordu.

Nesfesim düzene girdiğinde gözlerim açıldı,beyazdan sarıya çalan tavana baktım bir süre;beni bulmaları an meselesiydi ama ben burda durmuş hayatımın neden bu raddeye geldiğini sorguluyordum.

şardan gelen seslerle gözlerimi  tavandan çekip dışarıya baktım. Buğulu camdan bişey görünmüyordu,galiba beni bulmuşlardı.Sessizce ayaklandım koltuğun arkasına saklandım. Nefesimi tutup ciğerlerime hapsettim. Beni bulmaları demek ölmem demekki. Ve ben ölmek için daha çok gençtim.

Sesler giderek arttı ve evin kapısında durdu. Korku bir yılan gibi kıvrıldı boynuma. Sırtımdan akan ter beni ürperti. Soğuk hiç bu kadar yakıcı olmamıştı. Kapı gıcırtıyla açıldı hızla duvara çarptı. Adım sesleri içeriye ilerledi, gelen kişi celladım dı biliyordum. Bu gece bu harabe yerde bu küf kokusuna karışacaktı kanım. Ama ben zerre korkmuyordum ölmekten,içimde büyük bir yangın vardı. Bu yangın beni her an öldürmek için hazırda beklerken şimdi bir yabancının kollarında  can vermek ti beni korkutan.

Ben Ezra Sönmez

On sekiz yıllık hayatım bu gece son buluyor. Bu beni üzmüyor çünkü biliyorum annem beni bekliyor. Anneme kavuşacağım, kollarını açmış beni bekleyen meleğime. Canımdan can gitse ne olur. Beni merak edecek benim için endişe duyacak kimsem yok. Yapayalnız,çaresiz, savunmasız bir kızım sadece. Burada ölsem bile kimsenin haberi olmaz. Kimse arkamdan yas tutmaz.

Zaten yaşarken ölmüş bir insanı bedenen öldürecekler. Bu bir ölüm değil yalnızca bir var oluştur.

Adım sesleri beni ölümün koynundan çekti aldı. Tuttuğum nefesim ciğerlerimi yaktı. Gözlerimi sımsıkı kapadım. Ve ölümün beni almasını beklemeye başladım. İçeri ye düşen adım seslerine başka bir adım sesi eklendi.

"Abi dışarısı temiz,burda değildir"

"Burası da temiz gidelim" ve ayak sesleri uzaklaştı. Tuttuğum nefesi sessizce verdim. Hızla ayaklandım. Temkinli adımlarla dışarıya çıktım. Hızlıca sokağı taradım boştu.Adımlarımı geldiğim yöne çevirdim ve koşmaya başladım. On dakika sonra nefesim artık bütün bedenimi yakmaya başladı ama aldırmadan koştum. Arkamdan gelen ayak sesleriyle arkama bakma gafletinde bulundum. Arkamdan koşan adamları gördüğümde daha da hızlandım. Isssız sokaklarda son sürat koşarken önümü bile göremediğim o anda bişey oldu. Bir bedene çarptım çok sert ve kaya gibi olan bu bedenden yayılan tarçın kokusu beni dumura uğrattı. Kafamı kaldırdım bir saniye de gördüğüm o zehir yeşili gözlerle kalakaldım.

KİRAZ ÇİÇEĞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin