I'm Falling

36 2 0
                                    

Ellerim düşüyor ellerine. En ufak bir dokunuş, bir film sahnesindeymişçesine büyülü. Arkada Oasis-Wonderwall çalıyor. Evet! Görüyorum kafamın içinde gitar çalıp, şarkı söyleyen adamı. Sonra yağmurlar yağıyor ellerimize, nehirler geçiyor. 'Merak etme, bir daha kavuşacağız.' dercesine veda ediyorlar birbirlerine. Sonra gözlerin gözlerime tutunuyor. 'Dur biraz! Biraz daha eşitle göz bebeklerini benimkilerle! Hayır gitme! Ah Tanrı'm...' dercesine göremediğin sol kıyımdan, gülümsemek zorunda kalıyorum. Sonra beynim 'Uh, zor atlattık! Neyse ki yalnızca kalp hızlandı. Efendim? Ah! Haklısın dostum. Kalp Hanım, duru kanınızdan bir yudum daha alın ve sakinleşin lütfen.' diyor her sabah kanayan kafamın içindeki. Sonra dilin işi kavrıyor. Bir şeyler söylüyorsun. Yemin ederim duymuyorum. Cevap veriyorum belki ama, şu an başka şeylerle ilgileniyorum. Tutmaya çalıştığım ciyaklama hissi ve koşup açıkta kalan yerlerini küçük küçük öperek sarılma arzumu dizginlemeye çalışıyorum. Sonra her kıpırdanışında, herkesin gördüğünden farklı gördüğüm saçların salınıyor. Kafanı koparıp eve götürmek ve yatağıma yatırmak istiyorum. Konuşuruz biraz. Ha bir de ellerin, tutuşuruz biraz. Ah, belin de var sarılırız biraz... Tüm bedenin burada olsun! Sadece bunu istiyorum. Bizi nasıl etkiler bilmiyorum ama, sana kızarım. "Neredeydin bunca zaman?! Salak kız!" derdim. Kıkırdar mıydın? Yada yine, hiç düşünmeden bir şey mi söylerdin? Yapmayı istediğim şeyler var. Sen tam karşımda dururken, piyano tuşlarıyla seni anlatırım. Akşama kadar sürer evden gelen piyano sesleri. Öyle uzun olur notalar. Sonra kalkarım başucundan. Radyoyu açarım. O çok sevdiğim şarkı çalmaya başlar. Toto Cutugno ~ L'Italiano. Yanına gelirim, belki dizlerine yatarım. Parmaklarımı dizlerine vurarak ritim tutarım. Güzel şarkının, farklı yerlere götüren melodisini mırıldanırım. Nakarat kısmı gelir, yıllarca dinlediğimden, ezberimde kalan kısımları söylerim. Kıkırdadığını duyarım. Utanmadan devam ederim bir şeyler uydurup, mırıldanmaya. Kalkarım dizlerinden yavaşça. Ellerimi boynuna götürür, gözlerine bakarım yine utanmadan. Yüzümü yüzüne yaklaştırırım. Gözlerimi kapatır, biraz daha yaklaşırım. Yüzünün kutsal kısımları benimkine değer belki. Alnını alnıma yaslar, hep öyle kalmayı dilersin belki. Küçük kanatlarım açılır gibi olur. Seni öpmem, hiç öpmem o an. Öpmekten daha güzel olur yanaklarını yeniden yanaklarıma bastırman. Gözlerimiz kapalı, dans eder gibi olur her şey. Radyo hareketlenip, piyanoyla dans eder. Duvardaki kağıtlar, birbirlerine sarılıp öpüşürler. Tuvaller, paletler ve fırçalar bir olur sevişir. Duvarlar salınır. Yalnız biz sabit kalırız. Diğerlerine göre duygusuzca gelen o şeyi yaparız. Hiç uzaklaşmadan bakarız birbirimize.

"Yine aynı rüya."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 22, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

So LieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin