23.Bölüm; "Cevap"

2.3K 97 81
                                    

Multimedia'da benim yaptığım bir kapak var.

Bir süre sonra mecburen bu hesabı kapatıp başka hesaba geçeceğim. Geçeceğim hesap bu;@_Amour _ileride orada daha sonra yeni kitaplar da yayınlayacağım. Takip ederseniz sevinirim.

İYİ OKUMALAR

Duyduklarımın etkisi ile şaşırmış bir durum da Ege ile dans etmeye devam ederken gelen mırıldanma ile yüzümü kaldırdım.

"Kabul etmezsen eğer, anlarım."

Bunu söylerken kısık ve üzgün çıkan sesi bile bunun gerçek düşüncesi olmadığını ifade ediyordu.

Ben sonuçta 5 yıldır hoşlandığı ama birkaç aydır arkadaş olduğu bir kızdım. Vereceğim cevap olumsuz olursa bu şekilde karşılazdı. Biliyordum çünkü onu tanıyordum.

Onu üzmemek ve kırmamak için sahte bir davranış sergilemek gibi bir aptallık yapmayacaktım. O an aklımdan ve zihnimden ne geçiyorsa onu yansıtacaktım.

Bana baktığını biliyordum ama henüz gözlerimiz buluşmamıştı. Kafamı kaldırdım ve yüzüne bakarak gülümsedim. O da bana buruk bir tebessüm hediye etmişti.

Tebessümü buruktu çünkü vereceğim cevaptan emin değildi.

"Ben o yolda ilk adımı atamam." Dedikten sonra duraksadım. Hala bana bakmaya devam ettiği mısa bir süre bana yeterli gücü vermişti.

"Sen beni severek ve zihnim ile kalbimde bir yer edinmeni sağlayarak ilk adımı attın bile Ege. Benim tek yapacağım şey bunu devam ettirmek olacak ve bunu elbette yapacağım. Çünkü seni seviyorum!"

Buruk tebessümün yerini samimi bir gülümsemeye bıraktığı an patlayan konfetiler ve bitmeye yüz tutan şarkı ile dansımızı bitirmiş ve yerimize geçmiştik.

Bize gülümseyerek bakan Gökyüzü ve Uzay çiftinin yanına giderken elimde hissettiğim sıcaklık ile duraksadıktan sonra o elin Ege'ye ait olduğunu anlamıştım.

Heyecanımı bastırmaya çalışarak masaya geldiğimiz de Gökyüzü sorularına başlamıştı bile.

"Sonuç ne Ege? Çabuk cevap ver bana. Buğlem sen de konuşsana ya! Ay ne susuyorsunuz? Cevap istiyorum ben!"

Gökyüzü'nün soruları durduğun da sanki anlaşmış gibi yavaşca birleşmiş olan ellerimizi havaya kaldırdık.

Daha sonra ise tam olarak şunlar olmuştu.

Sevinçten çığlık atan bir Gökyüzü, yüksek ses müzikten dolayı Gökyüzü'nün çığlını duyman misafirler ve yüksek dozda çığlık dolayısıyla duyma yetisini kaybeden bir ben.

Ne güzel ama değil mi?

"Çok sevindim. Tebrik ederim." Şeklinde neşe ile bizi tebrik eden Gökyüzü'ne teşekkür ettikten sonra Uzay'ın sesi duyuldu.

"Tebrik ederim Ege ve yenge."

Duraksadım ve Uzay'a baktım.

"Yenge mi? Yenge ne alaka?" Dedikten sonra beynimin içinde yankılanan bir ses duydum.

Dört köşeli olan ve biraz geç düşen jetonumun sesiymiş.

Önemli birşey değil yani.

"O sebepten dolayı. Tamam anladım ben yenge meselesini"

Utanınca yanaklarımın kızarmadığına şükretmeliydim sanırım. Aksi takdirde şuan domates olma yolunu aşıp patlıcan olmuştum bile.

"Yengen yoruldu galiba. Biz gitsek iyi olur." Diyen Ege ile ayağa kalkıp Gökyüzü ve Uzay ile vedalaştık.

Anonim ; Stalker   |Texting| Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin