39.Bölüm

34.1K 1.1K 139
                                    


Çok uzun aralardan sonra tekrar bir aradayız. Üniversite ve yerleşme sorunları derken uygun fırsatı yakalayamadım. Sizden bunun için özür dilerim. Evet, uzun aradan sonra bir araya geldiğimize göre yorumlarınızı enn bol şekilde bekliyorum.

Murat elini yüzünü ovduktan sonra sakinleştiğine kanaat getirmiş olacaktı ki son kez uyarı amaçlı bana bakıp kapıyı açtı. Açtığı anda neredeyse tüm aile odaya doluştu. Annesi başta olmak üzere hepsi telaşla odayı inceledi. Aradıkları hedefi bulunca derin nefes alıp rahatladılar.

"Ne oldu oğlum? Bir sorun mu var?" Murat'ın babası Fahri Bey aralarındaki en sakin üyeydi. Ne olduğunu sormayı da ilk o akıl etmişti.

"Yok baba,"

"Niye bağırıyordun?" Annesi oğlunu sıkıştırırken keyifle Murat'ı izliyordum. Sakin gözükse de aklından ne yalan söyleyeceğim diye düşünüyordu.

"Basit bir anlaşmazlık çıktı aramızda. Ama sorun yok," annesinin belinden tuttu ve kapıya yönlendirdi.

"Boşu boşuna ayaklandınız sizde. Yatın hadi,"

"Tamam, hadi herkes odasına gitsin. İyi geceler kızım," Fahri bey bana gülümsedikten sonra odadan çıktı. Bu adamı cidden sevmiştim. Oğlundan önce beni düşünmesi ayrı kibarlıktı. El evindeymiş gibi hissettirmiyordu.

İkizler ve annesi odadan çıktıktan sonra Murat yatağa oturdu.

Elleriyle saçlarını taradı ve ensesini ovmaya başladı.

"Yoruyorsun beni Beril,"

Alayla güldüm. Gülünmeyecek gibi değildi. Yaşanan olumsuzluklara rağmen hayatın kolay olacağını ona kim söylemişti ki? Bana kimse böyle bir şeyden bahsetmemişti.

"Hayat bazen yorar. Ne yaparsın insanoğluna da alışmak kalıyor,"

"Alışmaya çalışıyorum, deniyorum... Ama zorlama... Lütfen,"

Omuzlarımı silktim ve gülümsedim.

"Zor olan ben değilim Murat. Yaşam kaliten ve kuralların zor. Kolay yaşamak istiyorsan kurallarını esnetmelisin," deyip göz kırptım.

"Peki! Onu da deneyeceğim. Yeter ki memnun ol, "

"Memnun olmam bir sözüne bakıyor. Yani denerken kendini çok zorlama. Sonuca geç ulaşırız sonra," koltuktan yanlardan destek alarak kalktım.

"İyi geceler Beril," yataktan kalkıp banyoya girdi. Uyuyana kadar da çıkmadı. Onu beklemiyordum. Uykum gelene kadar kendime meşgale arıyordum sadece.

*****************

Omzumdan sarsan kişi her kimse onu rüyamda pek iyi anmıyordum. Uykuyla uyanıklık arasında sıkışmış zihnim yataktan kalkmak ve başımdaki kişiye söylenmek istemiyordu. Mırıltılı sesler çıkartıp omzumu oynattım. Bu kalkmayacağım demek oluyordu. Git başımdan anlamı da taşıyordu.

"Beril kalk!"

Mırıltılı mesajımı algılamayan Murat uzun süre omuzlarımı sarsmaya devam etti. Tamamen uyanan zihnim yüzünden gözlerimi açıp sırt üstü yatar hale geldim. Bulanık olan Murat başımda dikilmiş ters ters bakıyordu.

Esneme hareketlerimi ayılmaya çalıştığım sürece yaptım. Esnerken üzerimdeki örtü ayaklarıma toplandı. Esneyerek kalkmaya çalıştığımda havaya kalkan tek şey ayaklarım ve kollarım olmuştu. Göbeğim olduğu gibi duruyordu. Yan dönüp kalkacakken Murat gülerek havadaki ellerimden tuttu.

"Üç deyince!"

"Bir, iki, üç! Hop!"

Ne yalan söyleyeyim her sabah böyle kalksam keşke. Yan dönüp yuvarlandıktan sonra kalkmak çok zahmetli oluyordu. İlk defa Murat'a müteşekkir olmuştum.

Şehvetin EsiriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin