KEŞKE

3. bölüm ~Kuzenim Deniz~

Multimedia = Deniz Akarsu

Kafamı serseriye çevirdiğim de onun da bana baktığını gördüm. Birbirimize  bakmaya devam ederken yine karşımıza daki konuşmaya başladı.

" Gayeee?"

Kafamı yine karşımızdakine çevirdiğinde  bana sinirli sinirli baktığını gördüm. Offf ya bu nerden çıktı??
     Karşımızdaki yani benim  kuzenim Deniz. Bana doğru geldi ve kolumu tuttup  sıkmaya başladı. Kolumun  acısı gittikçe artmaya başlatmıştı. Elini kolumdan iterek konuşmaya başladım.

"Naptığını sanıyorsun sen Deniz. Kendine gel!!"

Deniz ise dişlerinin arasından tıslayarak

"Asıl sen kendine gel! Napıyordun sen az önce "dedi ve eliyle serseriyi gösterip sözüne devam etti. "Bununla???"

Sinirden gözlerim büyürken savunma konuşmasını yapmaya başladım.

"Ben bir kere hiçbir şey yapmadım. Bu serseri sadece beni sıkıştırıp korkutmaya çalışıyordu "
Dediğimde  Deniz serseriye güzel bir yumruk attı. Tek yumrukla kas yığını yani serseriyi yere yapıştırmıştı. Ben ona hayretle bakarken serseri hemen sinirle ayağa kalktı ve Deniz'e yumruk attı. Deniz'de yere yapışınca serseri hemen onun üzerine çıktı ve yumruk atmaya başladı. Bende dayanamadım ve serseriyi omzundan tutarak çekmeye çalıştım. Hem çekmeye  hemde konuşmaya çalışıyordum.

"Yaa bırakın birbirinizi! "

O anda benim kas yığını  kuzenim serserinin üzerine çıktı ve bu sefer o yumruk atmaya başladı. Ben hala "bırakın"diye bağırırken  deniz bana döndü ve tehdit edercesine

"Sen karışma! Seninle sonra görüşeceğiz."

Dedikten sonra koridordan sabah dövdüğüm çocuklar geldi ve Deniz'i serserinin üzerinden aldılar. Bende kuzenimin yanına geçtim. Kuzen de sinirli bir şekilde hesap sormayı da eksik etmiyor.

"Seni öldürürüm!!! Sen kimsin de benim kuzenimi sıkıştırıp öpmeye kalkarsın."

Kollarını tutan çocuklara döndü ve sinirli bir şekilde bağırmaya başladı.

"Bırakın lan !! Bırakmassanız bunun yanında sizi de öldürürüm."

Çocuklar  korktukları için hemn ellerini bıraktılar. Kuzenimin  gözlerinden ateş çıktığı için  korkmuşlardı kesin. Ben olsam bende korkardım yani...

Deniz kollarını tutanlardan kurtulduğunda serseri de kurtulmuştu. Tam birbirlerine dalacakları anda koridorun diğer tarafından müdürün sesi duyuldu.

"Napıyorsunuz siz!!!"

Müdür kızgın bir şekilde bizim yanımıza geldi. Deniz'i süzdü ve kaşları çatık bir şekilde konuşmaya başladı.

"Sen kimsin, bildiğim kadarıyla bu okulda okumuyorsun."

"Ben kuzenimi almaya gelmiştim."

Eliyle beni göstermişti. Müdür bana baktı sonra da serseriye dönüp

"Senin ne alakan var bu olayla"

Serseri cevap vermedi ve bana bakmaya başladı. Müdür de bana baktığını farkedince tam birşey diyecek ti ki Serseri ellerini saçlarına götürdü ve önemsemez bir şekilde

"Boşver ya önemli birşey yok "

Dedi. Sonra da arkasını dönüp yürümeye başladı. Müdür ise arkasından

"Alas buraya g...

Daha cümlesini tamamlayamadan bayıldı. Ben de hemen yanına oturdum ve yanaklarını küçük küçük tokat atmaya başladım. Sabah müdürün odasına girdiğimde ismini de öğrenmiştim. Adı Seda Akbulut'du. Bende küçük küçük tokatlar atarken adıyla seslenmeye başladım.

"Seda Hanım açın gözlerinizi!Seda Hanım.."

Elerimin üstüne el değince kafamı kaldırdım. Serseri endişeli gözlerle bana bakıyordu. Sonra da endişeli sesiyle konuşmaya başladı.

"Doktoru çağırdım,annemi  eve götüreceğim."

Oha artık kadın annesi çıktı. Ben...

İç ses:"Sen neler düşünmüştün. Manitası falan haniii

Ben nerden bilebilirdim ki yani annesi olduğunu. Ben sadece tahminde bulundum..
  Serseriye baktığımda bana baktığını gördüm. Gözlerine baktığımda korktuğunu anladım.
Kadının belki yardıma ihtiyacı olabilirdi. O yüzden den bende 

"Tamam bende geliyorum. Belki yardımım dokunur "

Dedim. O da endişeli ve bir o kadar da şaşkın bir ifadeyle cevap verdi.

"Sen bilirsin."

Dedi ve annesini kucağına aldı. Bende Seda hanımın  yerdeki çantasını ve dosyasını aldım. Tam peşinden gideceğim anda aklıma arkamda kalan kuzenim geldi. Hemen arkamı döndüm. Masum ve ikna edici bakışlarımı kullanarak hızlı bir şekilde konuştum.

"Kuzen lütfen olay  çıkarma. Seda hanımın bana ihtiyacı olabilir. Ben akşam eve gelirim. Anneme  de birşey söyleme"

Dedim ve koşarak serserinin peşine takıldım. Arkama kısa  bi  bakış attığımda Deniz'in bana kızgın bir şekilde baktığını gördüm. Ama yani sonuçta kadın gözümün önünde bayıldı. Belki yardıma ihtiyacı olacak. Benim kuzen de hiç halden anlamıyor ki odun.
Aslında odunluk bütün erkeklerin geninde var ...
  Serserinin arabasının yanına geldiğimizde arka kapıyı açtı ve annesini arkaya yavaşça yatırdı. Bende arkaya bindim ve annesinin kafasını yavaşça kaldırarak dizimin üstüne yerleştirdim. Serseri de hemen sürücü koltuğuna geçti ve bana kolonya uzattı. Kolonyayı biraz elime döktüm ve yüzüne sürdüm.  Daha sonra da koklatmaya başladım.
Araba durduğunda seda hanım da hafif hafif uyanmaya başlamıştı. Gözlerini hafif hafif açtı ve sayıklamaya başladı.

"Alas.. Alas ..ner..dee??

"Merak etmeyin seda hanım Alas  burada"

Dediğimde Serseri  kapıyı açtı. Annesinin yüzünü elleriyle sardı .

"Buradayım annecim. Sen iyi misin?"

"İyiyim oğlum iyiyim. Sadece başım biraz ağrıyor. "

Oha ya serserilikten eser kalmadı resmen. Serseri serserilikten çıkmış yavru kediye dönmüştü resmen. Kesin bütün annelerin özel güçleri var . Yani bu serserilik abidesi ni  bile yavru kediye dönüştürebiliyorsa ..
   Düşüncelerimden   kurtulduğum da serseri annesini kucağına almıştı. Arabanın önünde durmuş beni bekliyordu. Hemen dosyayı  ve çantayı alarak arabadan indim. Serseri  yürümeye başladığında onu takip etmek için arkamı döndüğümde büyük bir şokla karşılaştım.

"Ama.. ama burası...????"

Yeni bölümü beğenmişsinizdir umarım.
Voltletinizi ve yorumlarınızı bekliyorum.

Ilknur_akca