Sesler gitgide artmaya devam etti. Korkmamıza rağmen orada ne olduğunu merak ediyorduk.
İlerlemeye devam ettik. Demir döven biri vardı. İnsanlardan daha büyük ve iriydi ama ona rağmen ihtiyara benziyordu. Ihtiyar bize doğru bağırdi
"Hey siz! Oradakiler ne istiyorsunuz benden ve burada ne işiniz var"
Sesinde öfke vardi. Pek ziyaretçisi olmadığı kesindi. Yanına doğru ilerlemeye başladık.
Ku "Bi~ biz"
Kendini toparladıktan sonra devam etti.
Biz Gardiyanı arıyoruz. Yerini biliyormusun?
Ihtiyar homurdanmaya başladı.
"Gardiyan sadece bir efsane. Boşuna aramayın. O öleli çok oldu.
Ihtiyarın bunu söylemesi umutlarımızı karartmıştı.
Büyük bir öfkeyle
"Sen ne dediğin farkında mısın. O bizim tek umudumuzdu. Buraya kadar onu bulmak için geldik. Seni ihtiyar bunak!"
Ihtiyar demir döğmeyi kesti ve homurdandı sessizce:
Sen bana ne dedin!
"Sen ihtiyar bir bunaksın!"
Dememle birlikte elindeki çekiçle üzerime saldırdı. Karşılık vermeye çalıştım ama çok güçlüydü. Birkaç çekiç darbesiyle yere yığıldım.Kendimi toparlamaya çalışırken heryer karardı. Gözlerimi açmaya çalıştığımda tek ayağıyla üstüme bastığını gördüm. Heryer bulanıktı. Benim arkadaşlarıma bağırıyordu. Kendime gelmeye başladığımda
"Başka sorusu olan! Hmm. Iyi iyi"
Beni bir kenara otutturdular. Demirciye dönüp:
Kimsin sen?
"Benim adım Achi ve bu benim dağım"
İşine geri dönmüstü. Birkaç gün burada kaldık. Ona sorular soruyordum ama hiçbirşey şöylemiyordu. Bir şarkı mırıldanıyordu. Acele etmeli ve Gardiyanı bulmalıydık. Gitmeden önce ondan silah ve zırh istedik.
Gideceğimiz zaman bize küçümser bir bakış attı.Dağdan aşşağıya doğru ilerledik. Dağdan yarım günlük mesafede kamp kurduk. Bir anda hava kararmaya başkadı. Kuzgunlar belirdi gökyüzünde. Karanlık lordun askerleri yakında olmalıydı. Kamptan gerekli eşyaları alıp tek umudumuz olan Achi'ye doğru koştuk.
Dağa varamadan karanlık lordun askerlerin öncü askerleri yolumuzu kesti. Bu yeni silahları denemek için bir fırsattı. Rahatlıkla çoğunu öldürdük ve yola devam ettik ama çok geçti. Onlardan kaçamazdık ve sayıları oldukça fazlaydı.bir çember yaptık ve onların saldırmalarını bekledik. Kılıçların sesi yükseliyordu. Yorulmaya basladık. Burada ölücektik belki. Ku yere yığıldı. Ona yardıma koşarken yandan bir darbe ile yere yığıldım. Kalkmaya çalışırken buz gibi birses "Denemeye bile çalışma" dedi.
Sadece ku ile ben kalmıştım. Diğer dostlarımız ölmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANTİK ZAMANLARDAN KALAN
Ficção AdolescenteBaska bir evrende ve antik bir çağda geçiyor hikayemiz. Karanlık taraf güçleniyor. Güzel günler ezelde kalıyor. Ama bu Herşeyin sonumu. Yoksa herşey yenimi başlıyor. Fantastik hikayemi insanlardan başka ırklarda eşlik ediyor bize