13- "Ruhum Siyah"

451 72 31
                                    

Merhaba 🖐

Arkadaşlar bölümleri hergün yayınlamayı kaldırıcam bunun hakkında lütfen yorum yazın. 🙏

Destekleyenlere sonsuz teşekkürler 🙏♥

Keyifli okumalar.. 😉


Ölümün sıcak nefesini ensemde hissediyordum. Kavrulan tenimi gıdıklıyordu ruhuma susamış gibiydi.

Kanadı kırık bir serçeydim ben, küçük yaşta yok ettiler ruhumu. Önüme koyulan her engeli aşmak istedim.

Yok etmek istedim bedenimi kemiren kuşkuları varlığımı yok sayanları.

İsyanlarımı duymayan bütün kulaklar işitmişti tüm çığlıklarımı. Çırpınan bedenimi ruhuma kutsanan acıları.

Ne çok yaralamışlardı beni, taşıyamıyordum artık yeni darbeleri yeni bir enkazı kaldırıcak gücüm yok.

Oysa babamın sırtıma beş yaşımdan beri yüklediği yüklerle baş etmek zorunda kalmıştım. Beş yaşımda yediğim o tokadın beni bu günlere getiriceğini bilemezdim.

Yıkık dökük kalbimin ağrılarını bir kenara koyup onu bulmam gerekiyordu. Ona acıyor muydum?
Onun için üzülüyor muydum?

Cevabını bilmediğim o kadar soru vardı ki beynimi kemiren bu sorulara bir yanıt bulmak çok zordu.

İçinde kaybolduğum düşünceler beni boğarken salonun kapısında hissetiğim ayak sesleriyle halının desenini incelemeyi bıraktım.

"Gidiyoruz" diye fısıldadı araf nefesi ruhuma çarpmıştı. Nefesim kesildi kalbim sıkıştı o bana baktığında yeniden hayata döndüm sanki.

Usulca ona ayak uydurup oturduğum koltuktan ayaklandım. Çocuklarla kısa bir vedalaşmanın ardından evden ayrılıp arafın arabasına bindik.

Akıp giden yolu takip ederken aklıma sokulan düşünceleri savuşturamıyordum. Hep bir köşede yer alan acılar, ağrılar yerini koruyordu.

Geçmişim bir avcı gibi peşimde dolanırken geleceği göremiyordum. Ben geçmişin o tozlu sayfları arasında sıkışıp kalmıştım.

Duyduğum silah sesleriyle kafamı camdan kaldırıp arkama döndüğümde arkamızda ki arabadan bize doğru ateş edildiğini gördüm.

"Kafanı eğ ahmak" diye bağıran arafı bile duymakta güçlük çekerken kafama elini bastırıp beni yere doğru eğdi.

Hızlanan arabayla sağa sola sallanırken uzaklaşan silah sesleriyle birazda olsa rahatlamıştım. Kafamı hala kaldırmasamda arafın ağzından çıkan küfürlerle hala peşimizde olduklarını anlamıştım.

Uzunca bir müddet kovalamacanın ardından adamlar peşimizi bırakmıştı. Kafamı yerden kaldırıp koltukta geriye yaslandığımda kafamı yana yatırıp arafa baktığımda sıkıca tuttuğu direksiyonla sinirli yeşilleriyle yola bakıyordu.

KİRAZ ÇİÇEĞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin