1. Bölüm

5 0 0
                                    

Wattpad kafamı dağıtmak için güzel bir uygulama. Üzüntüde streste herşeyi yazıyorum buraya. İyi geliyor bana.

Sabahın güneş ışınları açık sırtımı yakıp kavuruyordu bir nevi. Hafif esintisiyle yatağa iyice yayılıyorken sucuk kokusu burnumun dibine geldi. Annem anlaşılan, İngiltere' den gelecek olan Yavuz abim için müthiş bir kahvaltı kuruyordu! Onun evine geleceği aklımın ucundan geçiyorken sırtıma atılan terlikle yerimde sıçradım.

"Allah seni kahretmesin emi! Abin geliyor kız, böylemi karşılayacan!"

"Ya bir anne kızını böylemi uyandırır? Anlamadım ölmem mi lazım, geliyorsa gelsin banane."

Gözleri dibine kadar açılıyorken bir terliği daha yememek için pikeyi üstüme çektim. Annem odanın kapısını hızla kapatınca pikeden çıkıp etrafa göz gezdirdim. Saçlarım dağılmış bir vaziyetteyken altımda şort üstümde ise sütyen vardı annem belki de haklıydı abimi böyle karşılayamazdım. Lanetlerim havada coşuyorken dolaba yönelip üstüme elbise giydim ölü bir ruh gibi masadan telefonumu alıp aşağı indim. Ayaklarım merdiveni kırar gibi iniyorken salona gelmiştim. Kendimi koltuğa bırakıp televizyonu açtım.

'Magazin D' yi açıp olan biteni izledim. Mutfağa doğru seslenip "babam nerde?" diye bağırdım. Annem elindekileri bırakıp koltuğa bıraktı kendini ağzından bir 'ohh.'çıkıverdi. Ekrana bakıp iç çekti.

"işi uzamış abinde ilk onun yanına gitti bize gelir şimdi." babamla beraber düzgün bir kahvaltı yapamıyordum ve bu beni oldukça üzüyor, kalbimi yakıyordu. Tıktıklanan kapı sesiyle annem yerinden fırladı "Oğlum!" uykumdan dolayı söylediğim o abuk subuk sözleri geri alıyorum, bende abimi özlemiştim.

Karşımda dimdik duran kas kütlesi mükemmel olan masmavi gözleriyle karşımdaki Alpay Yavuz Çelen' e bakıyordum.

Annem kollarını abimin beline sarmış sanki aradan geçen 6 ayın acısını çıkarır gibi sarılıyordu. O an içimde değişik duygular harakete geçti, yüreğim kabardı gözlerim dolup taştı. Onun gözünde hala ufaktım 18 yaşımı doldurmama rağmen.

'Cimcime, civciv' gibi kelimeleri bana söylüyordu sanki ben 5 yaşındaymışım gibi. Abim annemden sonra kollarını bana açtı, beni o kaslı kollara çağırıyordu. "Abiim beeenimm." kucağındaki yerini alıyorken bacaklarımı beline sardım. Yanaklarımı öpücüğüyle boğuyorken ben boynunu öptüm saçını okşadım.

"Nasılsın prenses?" kucağından inip iyi olduğumu ve onun nasıl olduğunu sordum derken mutfağa geçip kahvaltımızı bitirdik bile. Ayağa kalkıyorken hiçte değişmediğinin farkına vardım!

"Anne bu kız hala çirkin ya"

Sinir, tüm bedenimi sarıp sarmalıyorken parmağımı ona salladım.

"Ya anne şuna bişi de niye susuyorsun?" annem elindeki bıçağı hepimize gösterip "doğrarım sizi!" uyarısını anlayınca susup odama gittim.

Kendimi bir tuhaf hissediyordum bilmiyorum belki de yarın okulların açılacak olacağıydı. Arkadaşsızdım o okulda bu yüzden annem okulu değiştirdi. Doğan Koleji'ne gidecektim ve beni asıl geren şey o okulda bir kız lavaboda bileği kesik bulunmuştu anneme bunu söylemek istiyordum ama o lanet dilim susup kalıyordu! Yanağımdan alınan makasla abime döndüm. Ona anlatacaktım!

"Abi?" sesimin tedirginliği ona yansımıştı.

"Hayırdır, ne kadar çirkin olduğunumu söyleyeceksin?" garip bir gülme ile koluna yumruk attım fakat aklıma kolej gelince yüzüm düştü.

"Abi ben koleje gitmek istemiyorum, o kolej tehlikeli! İnan bana," kollarını belime dolayıp kaşlarını çattı.

"Imm nasıl bir tehlike bu?" iyice sokuldum ona abim bu hayatta babamdan önceki kurtarıcımdı. Babam bana aşırı ilgi göstermedi bu zamana kadar. "Ya şimdi kızın birini lavaboya koyup sıkıştırmış erkekler, bana da Yasin söyledi-"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 28, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Lise DevrimiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin