BEFORE | 2.BÖLÜM

610 43 8
                                    

Hatırlatma;

Servise doğru baktığında göz göze geldik.Ama uzun sürmedi. Arkamızdan Amy indiğinde ona baktı. Mal mısın kızım sen? Niye sana baksın? Lily yanıma geldiğinde okul girişine doğru ilerledik. Merakıma yenilerek arkamı döndüm.Amy, Justin'e yalvarıyordu.Etekleri tutuştu tabii. Derse yetişecek olmasam bu sahneyi kaçırmazdım.

2.BÖLÜM-"Nina Jane Carlson"

Sınıfa girdiğimizde herkes sırasına geçmişti. Lily'le her zamanki yerimize oturduk. Kısa bir süre sonra burnundan soluyan Justin'le, eliyle yüzünü tutan Amy geldi arkasından.Amy elini yüzünden çektiğinde donup kaldım. Yanağı kıpkırmızıydı. Justin bunu bir kadına yapmış olamazdı. Öyle değil mi? Lily'nin beni dürtmesiyle ona döndüm.

''Bugün gözlerim bana oyun mu oynuyor? Yoksa bu gördüğüm Amy'nin yüzündeki tokat izi gerçek mi?''

''Sanırım öyle. Justin böyle bir şeyi nasıl yapabilir?''

Gözlerini devirerek ''Onu tanımıyormuş gibi konuşma lütfen'' dedi.Hey! Ne kadar orospu olsa da o bir kadın!

''O bir kadın Lily.'' Tekrar gözleriyle saf olduğum gerçeğini hatırlattı. Yerinden kalktı.

Meraklı tazemiz Lily, işin aslını öğrenmek için servisteki Bruce'un yanına gitti. Çocuk bundan hoşlanıyor ya, kullan bakalım çocuğu. Kısa bir süre sonra ağzı açık bir sekilde geri döndü. Tam yanıma oturmuş, neler olduğunu anlayamadan, öğretmenimiz içeri girdi. Az geç girsen ölürsün zaten. Ama ne olduğunu öğrenmekte kararlıydım. Defterimden bir parça koparıp kalemle not yazmaya başladım.

'Ne olmuş?' yazıp çaktırmadan ona verdim.

Tanrım! Kaçıncı yüzyıldayız ?! Şimdi telefonla mesaj atmaya kalksam ceza yerdim muhtemelen. Okulumuz bu konuda fazla üstümüze düşüyor. Lily kağıdı bana uzattığında açıp çaktırmadan okumaya başladım.

'Tam tahmin ettiğimiz gibi. Justin vurmuş.Erken girmeyip, biraz daha bekleseydik, bizde görebilirdik neler olduğunu? Kıza demediğini bırakmamış. Zor almışlar kızı elinden'

Tam beklediğim gibi bir hareket Justin'den.Hayvan... Kağıdı alıp tekrar yazmaya başladım.

'Hiç şaşırmadım. Kesin ayrılar mı simdi? '

Tekrar kağıdı ona uzattım.Yüzümü  Amy'e çevirdiğimde hala ağlıyordu.Kollarını sıraya koyarak yüzünü içine saklamıştı. Ağladığı, sırtının hızlı inip kalkmasından anlaşılıyordu. Kağıt önüme geldiğinde açıp okumaya başladım.

'Tabii ki ayrılar. Önceden dediğim gibi .Hadi gene iyisin :) Justin'e gidip onu sevdiğini söylemenin tam zamanı Jenny :)'

Düşünmeden kağıda yazmaya başladım.

'Bende sana önceden belirttiğim gibi Justin Amy'den ayrıldığında hemen bana koşmayacak. Lütfen bana umut verme. Onu sevdiğim öğrenilirse s*çarım ben. :/'

Kağıt dolmaya başladığında artık ders dinleme moduna girmenin tam zamanıydı.Ders geometriydi ve en iyi yapabildiğim derslerden biriydi. Bu derse hiç çalışmamama rağmen soruların cevapları sınav esnasında vahiy gibi geliyordu.Lily son olarak kağıdı uzattığında kağıdı açıp okudum.

'Üzgünüm :( '

Kağıdı buruşturup sıranın üzerine koydum. Teneffüste hemen bunu yok etmeliydim. Justin veya ekibinden birinin hatta okuldan biri görürse olacakları düşünemiyorum bile...

Derste olduğumu akıl edip, dersi dinlemeye başladım. Bu hoca beni severdi. Hep yüksek alırdım çünkü. Bende onu severdim. Hep yüksek alırdım çünkü. (paragrafa diyorum...-,-)

'' Bildiğiniz gibi tanjantx,sinüsx ve kosinüsx'e eşittir. Şimdi yazacağım soruyu bize kim yapmak ister.'' Ne düşünüyorsun? Tabii ki ben!

''Bence bu soruyu bize Jane yapsın.Bugün biraz durgun duruyor. Bir sorun mu var Jane? '' Ne dedim size? Ayrıca bu bir sorun olamaz. Onuda burada söyleyemem.Sorun şu ki neden herkes bana bakıyor?!?!

''Hayır Bay Stewart.İzninizle soruyu çözebilir miyim?''

''Tabii tahtaya gel.'' Anfiden aşağı indim ve tahtanın önüne geldim. Tahta kalemi alıp soruyu çözmeye başladım. İlkokul sorusu bu ya. Sorunun cevabı beynime yansırken, çözümü tahtaya yazdım. Bitirdiğimde son kez kontrol edip kalemi bay Stewart'a verdim. Orta yaş sakallarını kaşıyıp cevaba göz gezdirdi.

''Beni şaşırtmadın Jane! Doğru!'' gülümsedim ve yerime geçmek için amfiden çıkmaya başladım.

Aniden ayağımın takılmasıyla yere kapaklandım. Sınıfın gülüşme sesleri beynimde yankılanıyordu. Zorlukla kalkıp üstüme çekidüzen verdim. Herkes beni göstererek gülmeye devam ediyordu. Burada ayağımın amfi merdivenine ayağımın takılması imkansızdı. Yere baktığımda beni düşüren şeyin Amy'nin ayağının ta kendisiydi. Bana çelmek atmıştı. Dolmuş gözlerimi Justin'e çevirdim. O da neredeyse gülmek yerine anırıyor gibiydi. Gözümden akan yaşa engel olamadım. Sınıftakilerin gülmeleri umurumda değildi. Ama Justin'in gülmesi beni en üzen şeydi.

Hızla sırama geçtim. Şu an o kadar sinirliydim ki sıramdaki kitapların hepsini dövercesine çantama tıkıştırıyordum. Şu an az önce Amy için üzüldüğüm için kendimden nefret ediyorum.

Çantamı omuzuma atıp amfiden indim. Şu an içimde şelaleye dönüşmüş yaşları saklamaya çalışıyordum. Sınıfsa hala gülmeye devam ediyordu. Bruce ve Lily dışında hepsi. Öğretmenin yanına gittim. Konuşacak halim yoktu. Bu yüzden ona sadece dolmuş gözlerimle baktım. Durumumu anlamış olacak ki başıyla beni onayladı. Kapıya doğru ilerleyip kolu çevirdim. Tam sınıftan ayrılıyordum ki öğretmenin sesiyle yerimde durdum.

''Jane! Soyadını söyler misin? Not alacağım da!''

Sınıf susmuş özellikle beni dinliyor gibiydi. Çaktırmadan Lily'e baktım. Yüzünde oluşmuş intikam gülümsemesi vardı. Lily'den sonra Amy'ye baktım. Oldukça korkmuştu. Üzgünüm Amy! Artık doğruların zamanı!

"Nina Jane Carlson!" dedim. Şu an tüm sınıfın az özce güldükleri kızın aslında Dünya'nın en zengin şirketlerinden birinin varisi olduğum gerçeği onlara iyi bir kapak olmuştu.

Üzgün LSI San Diego Lisesi! Oyun yeni başlıyor!

Bu bölümü bu hikayeyi devam ettirmemi isteyen kankam İlayda'ya ithaf ediyorum. ❤ Devamını yazmayı düşünüyorum.

Sizi çok seven:

E•E ❤

BEFORE (Justin Bieber FanFiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin