~BÖLÜM 1~HAPİS~

2.5K 187 237
                                    

Multi media: Aras KOREL

İyi Okumalar!

Yazar'dan:

Siyah'ın annesi Melda Hanım son kez kızının uyuduğunu kontrol edip kapıyı sessizce kapattı ve merdivenlerden aşağı indi. Kocası Ahmet Bey'in onu arabada beklediğini görünce oraya doğru ilerledi ve arabaya bindi. Bugün 8 asosyal çocuk -ki bunların içinde kendi kızları da var- için okulca bir toplantı yapılıp, çözüm aranıcaktı.

Sonunda okula vardıklarında, hızla toplantı yerine çıktılar ve müdürün yanına, diğer asosyal çocukların ailelerinin bulunduğu yere oturdular.
Tüm ailelerin geldiğini gören müdür, giydiği kırmızı pelerini düzeltip, aldığı tokmağı masayı vurdu ve "Sessizlik" diye bağırdı. Diğer lise öğrencileri aralarında kıkırdarlarken, veliler sus pus olmuş müdürü dinliyorlardı.

"Evet, bugün burada toplanma amacımızı herkes biliyor. " diye söze başladı, boğazını temizleyip müdür.

"Evet hakim bey, Allah'ın emri peygamberin kavliylen Ayşe'yi kendime istiyorum. " diye atıldı Ayşe'nin sevdiği ve Ayşe'yi seven çocuk. Ayşe, Siyah'ın arkadaşı ve kuzeniydi bu arada. Tabi birde Ayşe'nin ikizi Feyza vardı.

"Verdim gitti be Yağız enişte. " diye cevap verdi Feyza.

"Düğün de benden olsun bari." diye oyuna katıldı Yağız'ın ikizi Semih.

"Sessizlik!" diyerek tokmağını masaya vurdu müdür yani hakim bey.

"Evet efendim şimdi oylarınıza sunuyorum, bu asosyal çocukları ne yapabiliriz. " diye bir soru attı ortaya hakim bey.

"Arttırıyorum 2000." diye kahkaha atmaya başladı Feyza; Ayşe, Yağız, Semih ve asosyallerimiz hariç -çünkü onlar burada değiller- tüm okul da ona katılırken.

"Tez vurun bu bire gafirin kellesini." Diye osmanlıya bağlamıştı ki, velilerin kınayan bakışlarını görünce boğazını temizleyip yerine geri oturdu hakim bey.

"Efendim, bizim kız yani Naz tam bir sosyal medya bağımlısı ayol. "

"Bizim ki de müzik bağımlısı, yapma etme Aras diyoruz ama yok anacığım, sakalımız yok ki sözümüz dinlensin ayol. "

"Hele bizim ki, sömürdü bizi sömürdü. 7/24 yemek yiyor ayol. Kaç kere hastaneye gittik ama yok. En son patatesli süt içiyordu."
(Ldmdllfl bu fikri deneyen ikizim GeberIns__senden özendim kenka.)

"Bizimki kitaptan başını kaldırmıyor, neymiş okumak güzelmiş, ama yok biz böylemiydik ayol, çık diyorum, gez diyorum, zengin koca bul kendine diyorum ama dinletemiyorum. Tabi Eylül hanımın keyfi yerinde, oh mis valla."

"Ay kız aynı bizim oğlan, git bir gelin bul diyorum ama yok. Anca oturup kitap okusun Ateş efendi. "

"Ay sizin ki yine iyi, benim ki kafayı yedi. Evde küçücük bir toz bulsun söylemediği şey kalmıyor. Diğer kızlar pasaklıdır, bizim ki temizlik hastası. Ah Fatma yavrum benim."

"Ay kız boşver, ne güzel sen otur o çalışsın işte. Bizim ki bilgisayar oyunu bağımlısı. Kafasını kaldırmıyor o bilgisayardan. Neymiş efendim düşman kalesine saldırmış. Sanırsın İstanbul'u fethediyor. "

"Valla bizim ki açıyor son ses müziği, şiir yazıp okuyor. Hadi bu iyi bir şey de, bir insan bu kadar mı çekingen olur. Geçen gün bunu bakkala yolladım. İyi pişmiş ekmek al dedim, geldi çiğ ekmekle. Neymiş söylemeye çekinmiş. Elinde olsa okula da gelmeyecek. Ah Siyah, ah! "

"Öhm öhm! Şimdi efendim, biz de bunun için buradayız ya işte. Bir fikri olan var mı, soralım öğrencilere. "

"Bence bunları yurtdışına yollayalım hakim bey. "

"Bence aç susuz bırakıp tehdit edelim."

"Bence yarışma yapalım, asosyalliği ilk bırakana çikolata. "

"Buldum, buldum hakim bey, vallahi de buldum. " diye atıldı ortaya Semih.

"Söylesene o zaman çocuğum. " diye seslendi hakim bey.

"Bakın şimdi müdürüm bunları aynı eve hapsedelim. Ellerinden de tüm bağımlı oldukları şeyleri alalım. Dersi de, bir odaya projeksiyon koyar oradan izletiriz. "
Bütün okul Semih'in fikrine kahkahalarla gülerken, hakim bey "Kabul edilmiştir!" diye bağırdı. Bütün okul sus pus olup hakim beya bakarken, hakim bey sözü tekrar aldı.

"Okulumuz zaten özel kolej, hepimizin bütçesi de fazlasıyla uygun. Hem bu projeyle okulda ünlenir. Bu 8 çocuğu ailelerin onayıyla bir eve koyup, tüm çıkışları kapatacağız. Ellerinden de her şeylerini alırız. Yemek, giysi gibi şeyleri de arkadaşlarıyla gönderdik mi tamam. "

Herkes onaylamıştı bu fikri, kurbanlarımız hariç tabi. Şimdi kurbanlarımızın önünde çok uzun bir macera vardı.

Hey! Sizde bizim kurbanımızsınız. Kaçmayın bir yere.

EV HAPSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin