Gelmeyecek bir gideni, olmayacak bir nedeni beklediniz mi hiç?
Ben acıyı sevmezdim önceden insanların acılarını dinlerdim sadece kendi acımı bilmezdim. Sevmek istemişimdir hep mutlu olmak. Mutluluğu unuttum şimdi, mutlu olanları mutsuzluğu tattırmak istiyorum onların da benim gibi acı çekmesini en sevdiğini kaybetmesini istiyorum.
Bu yola çıktım tekim sanıyordum ama tek değilmişim.
Yeni bir ev tutmuştum kendime, herşeyin kusursuz ilerlemesi gerekiyordu.
Kapının çalmasıyla elimde duran bestenin fotoğrafını masaya koyup,
Ömer: Barış
Barış: Hayırdır nerden buldun beni
Ömer: beni dinlemen lâzım
Ömer içeri geçti,
Barış: dinliyorum
Ömer heyecanlıydı, nasıl başlayacağını bilmiyor gibiydi. Ömer ile o kadar yakin değildik bana hep yabanci gelirdi. Beste sayesinde tanımıştım onları.
Ömer: Defne 1 aydır bir işin peşindeymiş ve benim de bugün haberim oldu.
Elleriyle oynuyordu.
Ömer: Barış biz seninle, offf
Barış: Ömer seni dinliyorum
Ömer: Biz kardeşiz.
Kardeşiz! Gözlerim büyümüştü, yerimden fırladım.
Barış: Ne saçmalıyorsun sen
Ömer: Annenin adı ne
Barış: Handan Buka
Ömer: Handan, o benim de annem. Bak sana şuan çok garip geliyor ama biz kardeşiz. Ben sizin abinizim.
Benim bir abim var. Annem, iyi de bu nasıl olabilir.
( medyadaki gerilim müziği ile okursanız 🙏)
Ömer: Ferman HaznedarKarşıya bakan yüzüm bir anda Ömer'e döndü.
Ömer: Beste'nin katili. Senin müvekkili olduğun Selim Bayraktar'ın eski ortağı, mafya lideri.
Defne'nin Ağzından
Aklim hala Ömerdeydi. Bu yaşadıklarımız hepsi bir oyunmuş gibi geliyor. Ama gerçek.
Beste'nin abisi Ömer. En acısı da ben kocamı bu kadar severken onun bir mafya babasi olduğunu öğrenmem ve bu evliliğimizi oyuna döndürmem. Allahım yardım et.
Müdür: Defne odama
Defne: Müdürüm
Müdür: Ömer İplikçi ile ilgili olan gerçekleri öğrenmişsin, sana engel olmaya çalıştım kızım ama izin vermedin, şimdi ne yapacaksın.