Uyandığında telefonumda 48 yeni mesaj 16 cevapsız arama vardı. Mesajlardan bir tanesini okuyup diğerlerini sildim. Büyük ihtimalle Emre nin boş mesajlarıydı. Emre yi aradım.
"Noldu aşkım aramışsın?"
"Bugün bi planın var mı meleğim?"
"Hayır, yok."
"Benim aklımda var bir şey"
"Dinliyorum"
"Söylemem. Saat 14.00 da spor bi şeyler giy. Seni evinin önünden alacağım."
"Tamam öyle olsun."
"Nefesimsin"
"Nefesimsin"
Vakit geldiğinde aşağı indim.
"Nereye gideceğiz Emre. Sırtındaki çanta ne?
"Bi şey sorma prenses görürsün"
Hep yokuş yukarı çıkıyorduk. Yokuş bittikten sonra bir dağın yamacına geldik.
"Ee yol bitti Emre?"
"Ne bitmesi yeni başladık."
" Ne yani dağa mı tırmanacağız?"
"Evet"
"Ben yokum"
" Hani nereye gitsem benimle gelecektin?"
Dedi ve gözlerimin içine baktı. Doğru söylüyor, birbirimize söz vermiştik.
Çantasından uzun bir ip çıkardı.İpi hem benim beline hem de kendi beline bağladı.Tırmamaya başladık. Pek dik sayılmazdı.İpin çengelini 2 adımda bir dağa geçiriyordu.
"Neden ip fatazisi kurduk ki yürüyerek de çıkardık?"
"Bu şekilde sen düşersen bende düşerim ama diğer türlü içimde, kırıklarıdan daha büyük yaralar açılır" dedi.
Ona bakarak gülümsedim.Bazen çok romantik oluyor bu çocuk. Saymadım ama belki de bu ona 1000 . aşık oluşumdur.
20 dk lık bir tırmanıştan sonra dağın tepesindeydik. Manzara harikaydı. Önümüzde deniz,etrafımızda yemyeşil ağaçlar..
"Nasıl beğendin mi bebeğim?"
"Gerçekten çok güzel"
dedim ve onun sonsuz mavi gözlerine bakarak güldüm. Emre bağırmaya başladı.
"Eceeee! Seni seviyorum! Benimle çıkar mısın?"
Ben gayet normal bir sesle
"Zaten çıkıyoruz Emre"
"Cevabı duyamadııııım" diye bağırmaya devam etti.
"Eveeeet çılgın çocuk" diye bende bağırdım."
Güldük. Sonra emre bana dönerek bir açıklama yapma gereğinde bulundu.
"Sana sade bir teklif yapmıştım bu da telafisi" dedi ve göz kırptı.
" Bazen beni şaşırtıyorsun emre"
"Hadi çılgınlar gibi bağıralım!!:
"Seni seviyoruuuum ! Seni aşığım!"
Emre kısık bir sesle
"Seni aşığım mı?"
"Ya heyecandan o. Biliyorsun herseyi elime yüzüme bulaştırıyorum."
" Ben o eli de yüzüde yerim. " dedi.
Güldük. BAğırıp çığırdıktan sonra sıra aşağı inmeye geldi.
"Aha da boku yedik. Nasıl incez?" Dedim
"Sevgilim, düşündüğün şeye bak. Tabiki çok kolay bir yolu var"
Cevap bekleyen gözlerle baktım.
"Bak sevgilim buradan aşağı yardırıyosun 1 dakikada aşağıdayız."
Emre haklıydı 1 dk da aşağı indik. Bana yine sımsıkı sarıldı.
Saat 18.00 da eve dödüm. akşamda dışarı çıkmadık.Ailemle vakit geçirdim. Ailem Emreyle arkadaş olduğumuzu biliyordu ama sevgili olduğumuzu söylemedim.
Sonraki gün emrenin ablasının doğum günü varmış çağırdı ama gitmedim.Nedenini bilmiyorum. Ondan sonraki günde bizim evde temizlik vardı, anneme yardım ettim.Öyle böyle derken 3 gün buluşmadık. Oysaki evlerimiz çok yakındı.
Onu nasıl özledim.
Ertesi gün evde kitap okuyordum. Aradı, meşgule attım. Bi daha aradı, bi daha attım. Kitabın en heyecanlı yerindeydim çünkü. Israrlı aramalarına karşılık açtım.
"Efendim aşkım?"
VOTE VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ILK GÖRÜŞTE AŞK'A INANIR MISIN?
Romanceİlk görüşte aşk yaşanabilir mi? Yoksa bu sadece bir hevesten mi ibaret?