Adrien ve Merinette

Bölüm 7

6-cı bölümden:

Adrien su içmek için mutfağa gider. Tam bu sırada da Merinette müşterilere kahvaltılarını götürmek için mutfaktan çıkar.

İkisi de önüne bakmaz ve çarpışırlar. Tepsideki yemekler Adrienin üzerine dökülür.

Bakışlar kilitlenir......

Adrien hafifçe gülümser, Merinette şaşkınlık içinde baka kalır....

....Ve...bu güzel anı Chloe böler(kadın sinirden köpürdü resmen).

Chloe: Merinette!!!

Merinette Chloenin bağırmasıyla aniden "uyanır", bakışlarını Adrienden çeker.

Merinette: A-afedersiniz efendim. Şimdi temizlerim.

Chloe Merinetteye sinirle yaklaşır.

Chloe: Merinette!!! Seni beceriksiz!-diyerek elini kaldırır, tam Merinetteye vurucakken...Adrien bileyinden tutar, ona engel olur.

Chloe Bay Adrienin ona engel olduğunu görünce şaşkına döner.(Merinette de şaşkınlık ve korku içindedir)

Chloe: a-ama efendim?

Adrien(sinirli): Büyütülecek bir şey yok, bayan Chloe! Sadece çarpıştık ve tepsideki yemekler üzerime döküldü!

Merinette: Ö-özür dilerim, hemen temizlerim.

Adrien: Gerek yok, ben temizlerim:). Hem o kadar da önemli bir sey değil, alttarafı bir kaç küçük leke. :)

Merinette Adrienin dediklerine hem şaşırır, hem de hoşgörüsü için mutlu olur. Ama tabi bu durum Chloenin hiç hoşuna gitmez. Yine Merinetteyi bu konuda azarlıyıcakken, Adrien üstünü temizlemek için dışarı çıkar. Chloe de büyütmenin anlamsız olduğunu anlar ve Merinetteye sadece "Bundan sonra dikkatli ol! Kör gibi işini yapma!" der.

Bu arada Nino olanlara bi hayli şaşkındır. En çok ta Adrien'in değişen davranışlarına. Eskiden serseri gibi olan arkadaşının, ormanda dalga geçmek için yaklaştığı bir kıza bu kadar nazik davranması ona tuhaf gelir.

Adrien üstünü temizler ve kahvaltı ederler. Kahvaltıdan sonra hesabı ödeyip, otelden ayrılırlar. Gidecekleri yol birazcık uzundur, önlerinde köylerine varan koca bir orman vardır.

Yürürken sohbet etdikleri sırada, Nino konuya girer.

Nino: Şey, Adrien, sana bir soru sorucağım, ama dürüst ol, dostum.

Adrien: tamam sor

Nino: son günlerde sende bir değişiklik var, yani..nasıl desəm..
Adrien: anlamadım, Nino, açık konuş

Nino: yani karakterinde değişiklik var, sanki daha hoşgörülü olmaya başladın, yani yanlış anlama ama, bir kaç gün öncesine kadar sen bir serseriydin.

   Adrienin yüzü biraz asılır.
Nino: özür dilerim, öyle demek istemedim, yani şey...

Adrien: demek istediğin şeyi cok iyi anladım, Nino, ve haklısın, ben bir serseriyim, şımarık zengin çocuğuyum..
Nino: hayır dostum, aslında öyle değil

Adrien: ya nasıl? Öyle işte, önceden insanlara karşı davranışlarıma, konuşma biçimime bakılırsa gerçekten bir serseriymişim. Hatta Merinetteye karşı da...(

Nino: sorum da bu

Adrien: ?

Nino: yani tüm bunlar Merinetteyle karşılaşdıktan sonra oldu. Kısa süre sonra iyi birine dönüşmeye başladın. Tam iyi biri misin, bilmiyorum, amma atrık o serseriliği görmüyorum sende. Bu harika, dostum

Adrien: teşekkürler, dostum, bu kendimi iyi hiss etdirdi. Aslında değişmek istiyorum, o kimseyi umursamaz, kendini beğenmiş, serseri gibi ortalıkda boş gezen aptal biri olmak istemiyorum. Sanırım...artık hayatımda düzen istiyorum...

Nino: biliyormusun, dostum, verdiğin bu karara çok sevindim. Harikasın!

Nino: bu arada bir sorum daha var, dostum, şu hizmetçi kız..

Adrien: adı Merinette

Nino: evet Merinette, şey ... yani..ondan hoşlanıyormusun diye sorucaktım.

Adrien: niye bunu sordun dostum?

Nino: ona karşı tuhafsın, yani tuhaf bakıyorsun ona

Adrien(gülümser): hmm, hayır hoşlanmıyorum

Nino: tamam dostum, sadece bir soruydu.
                          ....
Nino: dostum, ormana girdik, köye az kaldı.