Bölüm 24: Ruh Şehri

2.4K 230 4
                                    

Herkes yemeğin kokusundan dolayı yutkundu. Hayatlarında ilk kez bu kadar harika bir yemek kokusu alıyorlardı.

Mustafa Döner' in eti için boynuzlu tavşan kullanmıştı. Bu dünyada ki en lezzetli et olan boynuzlu tavşana kimse karşı koyamazdı.

Nano robotlar sos ve salatası için doğal enerjisi bol meyveler kullanmıştı. Bu da lezzetine lezzet katıyordu.

" Deniz yemek soğuma dan yiyelim. "

" Tamam "

" Prenses şey... " Daha önce cesaretini toplayıp konuşan kişi tekrar ileri çıktı.

" Ne oldu. "

" Fazla yemek varsa ala bilirmiyiz. "

" Mustafa ? "

" Cesaretini taktir ettim ama ben açgözlü insanları sevmem. Daha önce beni ve Deniz' i öldürmeye kalktığını unutmuş gibi şimdi gelmiş benden yemek mi istiyorsun. "

" Şey.. Efendim. " Adam Mustafa' nın sözlerinin başını duyunca ilk başta yüzünde bir gülümseme oluştu. Ama daha sonraki kelimeleri duyunca tüm bedeni boyunca bir titreme aldı.

" Şimdi hepiniz çekilin. "

~ Whoosh Whoosh Whoosh... ~

İnsanlar Mustafa' nın sözleri üzerine bir saniye bile tereddüt etmeden kaçıp gittiler.

Şu an herkesin aklında ölüm korkusundan çok o enfes ağız sulandırıcı yemeğin tadının nasıl olduğu vardı.

" Baba daha önce Döner' i duydun mu ? " Turan babasının her konuda bilgi ve tecrübesinin çok olduğu için çadırlarına ulaşır ulaşmaz hemen sordu.

Mustafa' nın yanında gereksiz konuşmaya cesaret edemediği için tüm süre boyunca kendini tutmuştu.

" Bilmiyorum. Ama şu ana kadar kokladığım en lezzetli yemek kokusuydu. "

Herkes çadırlarına dağıldıktan sonra Deniz ve Mustafa içeri girdi. Deniz daha önce kapıyı açtığında yemek kokusundan içerinin görünüşüne dikkat edememişti.

Ama şimdi tekrar içeri girdiğinde lüks ve konforlu bir manzara ile karşılaştı.
Burdaki her şey büyüleyici ve inanılmazdı.

Deniz artık bu tür durumlara alışmış gibi bir kaç saniye sonra üzerinde ki şaşırmış ifadeyi yok etti.

" Afiyet olsun. " Mustafa, Deniz' e kendine Döner katıp yemeye başladı.

" Sanada "

Deniz zaten sürekli olarak yemeğin kokusundan dolayı yutkunuyordu. Mustafa yemeği servis edince bir saniye bile durmadan hemen yemeği yemeye başladı.

" Bu çooook lezzetli. Bir tabak daha alabilir miyim ? "

" Tabiki de "

Mustafa ve Deniz karınları top gibi şişene kadar yemeği yediler. Yemek saf doğal enerji ile dolu olduğu için kilo alma korkusu olmadan yemişlerdi.

Yemek bitince her ikiside meditasyon durumuna geçti. Yedikleri yoğun doğal enerjiyi sindirmenin en iyi yolu meditasyon yapmaktı.

***

Sabah vakti grubun tüm üyeleri meditasyon yapıyordu. Bu durum küçüklükten beri edindikleri bir alışkanlıktı.

Sabahları daha yoğun olan doğal enerji sayesinde gelişim hızları artıyordu. Kimse bu değerli zamanı yatarak öldürmek istemiyordu.

Bazıları ne kadar meditasyon yapmaya çalışsada Döner' in kokusu akıllarına gelince bir türlü konsantre olamıyorlardı.

" Kahretsin... Döner den bir parça almak için herşeyimi verirdim. "

Gökyüzü İmparatoruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin