''Merhaba"

155 5 0
                                    

"ARYAA!!" diye bir çığlık sesiyle uyaniyordum her sabah ki gibi, alışkanlık haline gelen bu kabus artık benden bir parça haline gelmişti ama bu sabah hissettirdikleri çok farklıydı...yatagımla doğruldum ve karışan saçlarını elimle geriye doğru düzelttim uykuya aşık bir insan olmama rağmen son 4aydır gördüğüm korku senaryoları yüzünden uykudan soğumuştum...

Ayaklarını soğuk zemine degdirdiğimde biraz ürpermiştim..Gece yağmur yağmıştı ve mis gibi yağmur kokusu odamı dolduruyordu aynı kabusumdaki gibi diye geçirdim içimden.Balkona doğru yürüdüm, biraz temiz hava almak kabusumda adımı haykıran kadından uzaklaştırırdı belki beni...Sonra birden ayagima yumuşak birşeylerin değdiğini hissettim tabiki marstı her sabah olduğu gibi "hadi benimle ilgilen" bakışını takınmış güzel yüzüne bakıyordum şu küçücük şey beni nasılda mutlu ediyordu.

1yıldır benimleydi ve en kötü günlerimde karşıma çıkmıştı yağmurlu bir havada sırılsıklam olmuş minik bir köpeğin hikayesi değildi onun ki,o beni bulmuştu evet ilginç bir tanışma hikayemiz vardı evden ayrılacagım gün kapının önünde beni bekliyordu ve bavullarıma gözlerini sabitlenmiş benimkiler nerde dercesine bakıyordu işte o gün hayatıma girdi ve hayatımın odak noktası olmayı başardı.

Adından da belli olacağı gibi çok soğuk kanlı şımarık bir kızdı "Mars" adını aldığı gezegenin prensesi gibi davranmayı severdi bide sabah yürüyüşlerini tabi.Hemen eşofmanlarımı giyip kahve termosumu aldım 4ay önce buraya taşınmıştım ve hergün aynı sabah yürüyüşlerini yapardık,sakin bir kasabaydı ya da her ne deniyorsa tam anlamıyla bir şehir diyemem buraya küçük sevimli bir ilçe gibi ama daha çok the vampire diaries senaristlerinin kurguladıgı köklü bir kasaba havası var buradan önce büyük bir şehirde yaşıyordum ve buraya taşınmak hayatımı tamamen değiştirdi.

Mars hızlı yürümeyi sevmeyen miskin bir köpekti ama bugün pek bir neşeliydi ve koştururken kahvemi çimenlerin de tatmasının güzel bir fikir olacağını düşünerek termosumu düşürdü...yürümeye devam ettik,bilmediğim ara sokaklardan geçtik ve sonra köşe başında küçük bir pastane gördüm kahve olması umuduyla içeriye girdim sevimli renkli kurabiyelerin ve taze poğaçaların kokusu her tarafı sarmıştı.

İstemsizce gözlerimi yumup gülümsedim.Sonra sipariş vermek için kasaya doğru ilerledim ve kasaya arkası dönük olan kişiye "merhabaa" diye seslendim...Yaka kartında Çağın yazan genç bana doğru döndü ve hafif bir gülümsemeyle "merhaba" dedi...inanamıyordum bu oydu....

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 17, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşk-ı DüşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin