Gidiyorum,gidiyorum ve gidiyorum...Sahil uzun...Düşünceleri kafamdan atmaya çalışırken onlar beni daha çok boğuyor.Denizden yardım istiyorum ama bana cevap vermeyeceğini de bilerek. Sonbahar ayındayken deniz daha da bir cellallenmiş daha çok kızmış bir şeylere.
Sonunda bir kaya görüyorum ve oturmaya karar veriyorum.Deniz o anda gözüme daha bir mavi daha bir yüce gelmeye başlıyor. Tam düşüncelerin beni bıraktığını sanarken tekrar geri geliyorlar.Peki o zaman biraz düşünelim hem de kendimden bahsedeyim.
İsmim Duru.Duru'nun anlamı saf,temiz demek fakat maalesef artık o kadar saf kaldığımı düşünmüyorum.Sonuçta yaşamış olduğumuz olaylar bizi olgunlaştırıyor ve yaşın pek de bir önemi olmadığını zamanı gelince anlıyoruz.Bu yıl onsekizinci yaşıma basacağım.Ama bir şeylerin değişmeyeceğini de biliyorum çünkü sekiz yıldır minik kekimin üzerine konan muma üflerken aynı şeyi diliyorum.
Ailemden bahsedecek olursak.Annem ve babam ressamdı.En azından annem bu dünyayı bırakmadan,babamsa başka biriyle evlenene kadar.Sanırım sonradan başkasının yerine gelenler gerçekten kabul görmüyor.Belki babamın eşi iyi bir insan olabilir ama ben onunla pek diyaloğa girmiyorum.Kabul edememenin nedeni annemi çok sevmemdi hatta hala da sevmem.O göğüs kanserine yakalanmıştı.Birçok iyi doktora götürdük,birçok tedavi yöntemi aradık fakat bir sabah onu uyandıramayınca öldüğünü anladık.Gözlerimin önünde üç yıl önce bana ne bir şey söyleyebildi ne de manevi bir şey bırakabildi.Sadece gitti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİLİNMEYEN MİRAS
Short StoryAnnesi ölen bir kızın yaşadıkları ve diğer yarısını bulma hikayesi anlatılmaktadır.
