PLATONİK

PLATONİK▶SEVİYORUM

Biraz daha oturduktan sonra derse dönmüştüm..Şu anda dünyanın en mutlu insanı olabilirdim..Aliymiş...İsmi Aliymiş..İsimlerimiz de çok yakışıyordu hani...Eylül...Ali...Ben mi yakıştırıyordum ki?Yani ilk önce sosyal medya hesabını mı bulsaydım acaba?Fotoğrafına bakabilirdim bu sayede..Of Eylül!!Yine ne saçmalıyorsun sen acaba?Bunları düşünürken herkesin çıktığını görmüştüm..Yine mi bu kadar uzun süre onu düşünmüştüm yani?Ne dertler açtın kızım başına..Onu düşünmekten dersi bile dinleyemiyordum ki..Belki de en doğrusu unutmaktı..Ama onu severken nasıl unutabilirdim ki?Yani platonik de olsa seviyorum işte..Ne yapabilirim?O sırada Cemre aramıştı..Kantine çağırıyordu...Tamam diyerek kapatmıştım telefonu...Sınıftan çıkıp kantine gitmiştim..Önce etrafa bakınmıştım..Ali var mı diye..Biraz etrafı süzdükten sonra olmadığını anlayıp kızların yanına gitmişti...

Songül:Ne oldu Eylül?

Meral:Ay işte A-

Meral'in Ali demesine izin vermeden hemen lafa atlayıp:

-Ayna...Ayna arıyorum..

Cemre:Ne aynası?

Kader:Lavaboya gitseydin ya...Bulamadın mı?

Eylül:Aman kızlar...Tamam boşverin..

Meral:Çay alayım mı?

Songül: Kızım paramız
mı var sanki?

Eylül:Of ya..

Kader:İstediğimiz hiçbir şeyi alamıyoruz ki...

Songül:Kızım dert yanmayın boşuna..

Cemre:Baksana Songül çay bile alamadık..

Eylül:En iyisi çıkışta iş bulmak..

Kader:Aynen..Ama derslerimizi aksatmayacak part-time bir iş bulmamız gerek..

Meral:Ben sokakta şarkı mı söylesem?

Songül:Kızım sokakta şarkı söyleyerek ne kadar kazanabilirsin ki..

Cemre:Olsun...Yani en azından doğru düzgün bir iş bulana kadar az da kazansa mantıklı...

Eylül:Kızlar diyorum ki ben de yemek yapıp satsam..Hani böyle internet siteleri falan oluyor ya..