4. Bölüm

7 2 2
                                    

acıyla geçtiğim yoldan geçiyorsun
izlerime rastlıyorsun,
bıraktıklarıma,
orada o yolda çekmiştim ruhumu patlatan fitili
benden savrulan parçalar kurusa da,
izleri var hala yolun kenarında.
~~~~

Parçalanan ruhumun beni bir anlığına terk edip giderken bıraktığı izleri görüyorum. Bedenim cesurca izleri takip ediyor. Her bir yürüyüşümde derin iz bırakmış hayaller. Yürümeye bile korkar olmuştum. Çünkü koşmak bana daha çok cesaret veriyordu. Ve yolun sonuna geldiğimde kararmış bir ışık beliriyor gözüme. Sonra kenarda ağlayan bir kalp. Ellerime alıyorum ama kayıp gidiyor yabancı ellere. Bembeyaz olan sadece küçük umut besleyen kirleniyor yabancıların ellerinde. Ve bitiyor ölüyor kalp. Hiç yanmayacak ışığa bırakıyor kendini...
***************************
Bazen isteklerimiz aşıyor bizi. Çok mu şey istemiştim ben. Fazla mı geliyordu. Neden böyleydi. Neden bendim. Neden? Ama tabii onlar için insanların hakkımızda nasıl konuştuklarıydı. Milletten bizeneydi. Neden ben onlar yüzünden kalbimin az kalan umudunu yitirecektim. Kimsenin bir şeyden haberi yoktu. Benim yaşadığım dünya değildi. Cehennemdi. Benim asıl dünyam içimdeydi. Bazen güneş açar, bazen yağmur yağar, parçalı olur bazen de fırtınalar kopardı. Aldığım karar beni değiştirebilirdi.
**************************
3 saat sonra

Annemler işten gelmiş yemeğimizi yemiştik. Şimdi ise kararı mı açıklayacaktım. Doğru zaman geldi de geçiyordu.

"Anne ve baba bugün yeni bir karar aldım artık bende diğer arkadaşlarım gibi gezip göreceğim. Artık eve tıkalı kalmayacağım."dedim sakin bir tonda.

"Kızım sen ne diyorsun! çalışman gerek özellikle bu dönem. Önünde zorlu bir sınav var KPSS sınavına gireceksin. Sen memur olacaksın yani çok çalışman lazım. Diğer arkadaşların zengin aile parası yiyorlar ne diye çalışsınlar ama senin bize ödeyecek borcun var unutma kafandaki oyunculuk hayallerini falanda sil kararından vazgeç."dedi babam kızgın bir halde. Annemin kaşları çatılmıştı.

"Neden böylesiniz benim hayallerim var benim fırtınalar yaşadığım kalbimde küçücük umudum var neden bozuyorsunuz neden benim her gün daha çok ölmeme izin veriyorsunuz."dedim bağırarak ve hızla odama çıktım. Babamın verdiği haşlıkları biriktirmiş olduğum 3000 Tl aldım ve hızlıca aşağı indim. Bayağı sinirlilerdi. Parayı aldım ve masaya sertçe koydum.

"All tek istediğin para olsun hayallerimi geri ver bana küçük kalan umudumu öldürme. Tabii ama sizin için milletin ne dediği önemli dimi. Aman onlar hakkımızda konuşmasın dimi. Öyle dimii."dedim bağırarak. Gözümden yaşlar hızla süzülüyordu. Annemler şaşkındı bana bakıyordu.

Koşarak odama girdim. Kapıyı kilitledim. Gözyaşları mı serbest bıraktım. Ölüyordum. Her geçen gün daha çok ölüyordum. Kimseye anlatamıyordum. Ecem ve onura bile. Kendi dünyamdaydım. Kendi yörümgemden şaşmıyordum.

Ve ben artık bu durumdan sıkılmıştım.

Tek sorun ise yörüngemi unutup yaşadığım cehennemi kasıp kavurmaktı.

Selam. Bence bu bölüm güzel oldu.
O kadar uğraştım ayrıca ufak tefek cinayetleri izleyemedim 😔

Bu yüzden lütfen yorumlayıp oylayın

Gözü Yaşlı HayallerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin