Beklenmeyen Telefon

325 20 0
                                    

Azra, yaşlı adamın odasına doğru yürürken doktoru görünce duraksadı ve yaşlı adamın durumu hakkında konuşmaya başladılar. Azra o kadar odaklanmıştı ki yanından yürüyüp geçen Kenan'ı farketmedi. Kenan yaşlı adamın odasına yaklaştı ve içeri girdi. Yaşlı adam uyuyordu. Kenan adama yaklaştı ve onu sarsarak uyandırdı. Yaşlı adam karşısında Kenan'ı görünce ateş püskürdü adeta.

- Ne işin var senin burada?

- İyi misin diye kontrol etmeye geldim babacım. Niye bu kadar sinirlendin ki?

- Baba deme bana sakın bir daha.

- Hep ilaçlardan oluyor dimi bunlar? Kim bilir ne veriyorlar burada sana.

- Sen hastasın biliyorsun dimi?

- Neyse sen laflarını kendine sakla. Ben şu imzaları hatırlatmaya gelmiştim. Kaç gündür hastaneye kuruldun, yatıyorsun.

Kenan son sözlerini söylemişti kapıyı çarptı ve çıktı. Tam hastane kapısından çıkacakken Azra'yla karşılaştı. Azra, Kenan'ın hala hastanede olmasını garipsemişti. "Siz hala gitmediniz mi?" dedi Azra Kenan'a. Kenan Azra'ya yaklaştı ve "Gitmemiş olmama sevindin heralde." dedi. Azra, Kenan'a cevap vermeden yaşlı adamın odasına doğru yürüdü. Kenan da hastaneden çıktı ve arabasına bindi.

Azra yaşlı adamın odasına girdiğinde adam üzgün duruyordu. Yanındaki koltuğa oturdu ve elini tuttu. "İyi misiniz? Canınızı sıkan bir şey mi oldu?" dedi Azra. Yaşlı adam sessiz kalmayı tercih etti. Azra kendine sinirlendi, okula boşuna gitmişti zaten hiçbir derse de girmemişti. 

- Sizi boş yere yalnız bıraktım. Ben yokken bir şey olmuş belli, lütfen anlatın.

- Bir şey olmadı kızım, iyiyim ben. Eskileri hatırladım, kaybettiklerimi.

Azra bir anda kendi kaybettiklerini hatırladı, duygulandı. "Kaybettikleriniz aileniz mi?" dedi Azra yaşlı adama. Yaşlı adam evet dercesine başını salladı. Azra yaşlı adamın elini bu sefer daha sıkı tuttu ve "Bilirim acısını bende ailemi kaybettim." dedi. Gözyaşları bu sefer hızlıydı, bir anda ağlarken buldu kendini ve dışarı çıktı. 

Kendine gelince odaya geri girdi, yaşlı adamın yanındaki koltuğa tekrar oturdu. Yaşlı adam Azra'ya döndü ve "Belki de birbirimizin ailesi olmak için karşılaştık kızım." dedi. Azra gülümseyerek kafasını salladı ve saate baktı. Yaşlı adamın ilaç saati gelmişti, hemşirenin bıraktığı ilaçları içmesine yardım etti Azra, sonrada yaşlı adamı uyuması için yalnız bıraktı. Koridorda yürürken son günler gözünün önünden geçti. Hayatında ne kadar çok şey değişmişti, hiçbir şey eskisi gibi değildi ve bir daha asla eskisi gibi olmayacaktı. 

Azra koridorun sonuna geldiğinde telefonunu çıkardı ve uğraşmaya başladı. Bu sırada telefonu çaldı, arayan numara görünmüyordu. Azra merakından açtı telefonu. Arayan kişi konuşmaya başladı.

- Telefonu açacağını düşünmemiştim ama açtın, doğru karar Azra.

- Kiminle komuşuyorum acaba, isminizi söyleyecek misiniz?

- Bilmen gereken şeyler ismimden daha önemli. Yarın saat birde çocukken ailenle hep gittiğin parka gel. Hayatın çok değişti Azra, artık yön vermesi gereken kişi sensin, başkaları değil.

AzraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin