Gece hiç uyuyamadım. Hala da uykum yok ve buna rağmen dimdik ayaktayım. Kendimi dinç hissediyorum. Acıkmamıştım. Bu yüzden kahvaltı yapmadan Kevin'in gelmesini bekledim. Bu sırada Angela'nın alt katta bişeyler yediğini duyabiliyordum. Bu nasıl oluyordu anlamıyordum. Çok saçma. Onun çiğneme sesini bile duyuyordum. Ve garip kokuyordu. Ama kötü kokmuyordu. Parfümünden kaynaklanacağını sanmıyordum. Daha önce böyle bi parfüm kokusu görmemiştim.
''Kız arkadaşımı almaya gidiyorum baba. Bugünkü toplantıya katılamayabilirim. Fakat yeni ortaklarınla daha sonra tanışabilirim.'' Kevin'in sesiydi bu. Odaya bakındım. Kapıyı açtım ve koridora baktım. Kevin daha gelmemişti. Pencereye gittiğimde beyaz spor arabayı görmemle ağzımın açık kalması bir oldu. Kevin daha yeni geliyordu ve az önce duyduğum ses? Bu imkansızdı değil mi?
''Önemli değil Kevin. Onlar hep bizimle olacaklar. Uygun fırsatta tanıştırırım.'' Yuh. Babasının telefondan gelen sesi değil mi bu? Kafayı mı yedim ben ya?
''Akşama görüşürüz.'' Kevin kapıyı açtı ve arabadan indi. Pencereden el salladım ve Kevin'in kokusu burnuma kadar geldi. Bu parfüm çok değişikti. Parfümün arasında dolaşan koku hastanedeki çocuğun kokusuyla neredeyse aynı gibiydi.
5 saniyede aşağı indim. Aptal aşık gibiyim.
''Hoşgeldin Kevin.'' Sarıldım.
''Hoşbulduk melek.'' Sağ yanağıma öpücük kondurdu. Angela yanımızda bitti ve Kevin'in boynuna atladı.
''Merhaba Kevin.''
''Merhaba küçük hanım.'' Onu da öptü. İkisinden gelen koku beni sarhoş ediyor gibiydi. Herkes bugün parfümünü mü değiştirmişti?
''Maria gözlerin?'' Kevin bana ağzı açık şekilde bakıyordu.
''Nolmuş?'' Kevin'in bu tepkisiyle birlikte korku ve heyecan duygusunu aynı anda yaşadım.
Bana yaklaştı. Baş parmağını çeneme getirip kafamı sağa sola çevirerek gözlerimi inceledi. Angela da o sırada şaşkınlıkla bizi izliyordu.
''Nolmuş dedim?'' Kevin ellerini indirdiğinde bana kuşkuyla baktı.
''Gözlerindeki bu kırmızılıklar da neyin nesi?''
''Çok mu fazla?'' Kevin'den bakışlarımı kaçırdım.
''Çok fazla.''
''Bilmiyorum. Kazadan sonra uyandığımda ben de farkettim. Kırmızılık o gün çok azdı. Fazlalaşmış olması beni şaşırtıyor.'' Yere bakıyordum.
(Hiii matematik ödevim.)
''Ne?'' Angela ya döndüm. Angela bana baktı.
''Ne ne?''
''Ne matematiği?'' Gözlerimi kıstım.
''Ne matematiği olcak abla kafayı mı yedin yaa.'' Sesi titredi.
''Az önce söyledinya kafayı mı yedin be?'' cıks sesi çıkardım. Kafamı öbür yana çevirip tekrar Angela'ya baktım.
''Öyle bişey demedim.'' Angela bana baktı. Kevin'e döndüm. ''Söylemedi mi?'' diye sorarcasına bakış attım.
''Demedi.'' Kevin bi Angela'ya bi bana bakıyordu.
''Matematik ödevini yaptın mı küçük hanım?'' Hergün beşer test çözerdi. Matematiği kötüydü. Keşke biraz ablana çekseydin bebeğim.
''Şeyy. Yaptım heralde..'' Dudağını ısırdı.
''Getir.''
(...)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampirlikle İmtihan
VampirosMaria sessiz ve sakin bir kız. Anne ve babası da tıpkı onun gibidir fakat onların gerçek yüzünü Maria da dahil kimse bilmiyor. Onlar dünyanın en tehlikeli iki vampiri. Maria bazı anormallikleri farketse de annesi ve babasının vampir olabileceği düşü...