Merhaba Hazel bu senin için .. Sen istersinde ben yapmazmıyım :D Beğenmen dileğiyle...
Masmavi gökyüzü,rengiyle onu aratmayan deniz,kıyıya çarpan dalgaların sesi ve yanında olduğunda size mutluluk,güven,huzur veren en önemliside bu serin havada sizi ısıtan sevdiğiniz adam huzurun diğer adı olmalı.Oturduğumuz bankta Zayn'e sokuldum oda memnuniyetle beni kollarının arasına aldı.Her şey ne kadarda değişmişti.Önceden monoton bir hayatım vardı.Hayatımda hep birazda olsun farklılıklar olamsını isterdim ama fosforlu kalemle altını çizmek isterim ki BİRAZ.Fakat evren bana bir oyun oynadı ve hayatımı alt üst etti .Bundan rahatsız mıydım?Hayır.Bana Zayn'i verdi.Peki Will'e ne olmuştu,deliler gibi sevdiğim adama ne olmuştu?Aslında cevap basitti.Einstein'ında açıkladığı gibi;Aşk ani ve şiddetli olmalıydı.Ben Will'e aşıktım onu her gördüğümde elim ayağıma dolanıyor,kalp atışım değişiyor ve sabah ne yediğimi bile unutıyordum.Ama aşktan daha önemli bir şey var :sevgi.Aşk geçici olabilirdi ama sevgi öyle değildi.Sevgi;hayatını bir kişiye adamayı istemek gibi bir şey.Güveni,huzuru,sadakati,sevgiyi en içten şekilde yaşattıran şey.Aşk heyecandı ama sevgi dinginlik.Sevdiğin kişi senin çınar ağacın gibi,dünyadaki her şeye karşın onun gölgesinde sığınmayı istemek gibi.Zayn benim için sevginin tarifi gibiydi.Beni kötülüklerden korumak için kollarını bana sardı.Will'i kaybettiğimde çöküş içerisindeydim ama hayat bana gerçek sevgiyi sunmuştu.Ve bunu yaşadıklarımızla anlamıştım.Annem bir yabancıymış gibi gelip gittiğinde o hep yanımdaydı.Başkasını seveceğim düşüncesi onu çıldırtmış en yakın arkadaşına zarar vermişti.(bu zarar olayı her ne kadar hoşuma gitmemiş olsada olmuştu bir kere)Beni Michael'ın yanından aldığında sımsıkı sarmıştı ve''Wendy ,senin sevgine ihtiyacım var.Yaşamak için sana ihtiyacım var.'' demişti. İşte o an anlamıştım ki Zayn benim çınar ağacımdı bense onun suyu.Kuru çınar ağacı suya muhtaçtı.
Serin rüzgarın esmesiyle bir titreme yaşadım.
''Üşüdüysen gideli sevgilim?'' istemiyordum bu anı bozmak hiç niyetim değildi.Başımı iki yana sallarken ona daha çok sokuldum yine o yüzünde muhteşem duran sırıtışı güneşi kıskandıracak şekilde ortaya çıkmıştı
* * * * * * *
(Bir hafta önce)
Zayn beni michael'ın yanından almasının üzerinden 3 gün geçmişti.O gün neden bir şey söylemeden iş bahanesiyle gittiğini Ted söyledi.Bu düşündüğü çok saçmaydı.Eğer ben Will'i görmek isteseydim bunu yapabilirdim.Clair'le buluştuğumda,kaptan karasakal'ın yanına gittiğimde,çörek almaya gittiğimde onunla görüşebilirdim.Üstelik yılbaşında ona beni terk etmemesini söylemişken.O hala bana karşı güvensizdi.Ted'in yanından ayrılıp Zayn'i aramaya başladım onu Dorian'la birlikte bahçede otururken buldum.
'Zayn konuşmamız gerekiyor.' Ciddiliğimi gören Zayn kafasını sallayarak yanıma geldi.Beraber odaya çıktık.İçeri girdiğimizde
'Hala bana karşı günesizsin değil mi Zayn?' kafası karışık görünüyordu.
'Hala seni bırakıp giceğimi düşünüyorsun.'yüzünde anlayamadığım duyguları barındırıyordu.
'Eğer o gün saçma düşüncelere inanmasaydın ben oraya gitmezdim ve Michael'da beni almazdı.'konuşmuyordu sanki dili mühürlenmişti.
'Sana söylediğim şeylere rağmen hala seni bırakacağımdan korkuyorsun öyle değil mi?'
'Ben ... kafa karışıklığı içerisindeydim onu korumak için yaptığını düşündüm.'
Ellerimle yanaklarını tutarak suratını benimkine hizaladım.
'Söylediklerimi onu korumak için söylediğimi farz et Zayn.'yüzü hayalkırıklığına uğramış gibiydi.